Descartes hakkında ilginç bilgiler
Rene Descartes 31 Mart 1596 doğumlu Fransız filozof, matematikçi ve yazardır. "Düşünüyorum öyleyse varım" cümlesiyle zihinlere kazınan Descartes, felsefede yepyeni bir çığır açtı. İnsanlık tarihinin en önemli isimlerinden biri olan ve yüzyıllar önce bugün vefat eden Descartes'ın hayatı, felsefesi ve eserleri hakkında ilginç bilgileri siz Fikriyat okurları için derledik.
Giriş Tarihi: 11.02.2020
10:20
Güncelleme Tarihi: 11.02.2020
17:45
Her şeyden şüphe etme” temeliyle başladı
Descartes'ın felsefi yöntemi her şeyle ilgili metafiziksel bir şüphe duymakla ve "her şeyden şüphe etme" temeliyle başlar, doğruluğunu kanıtlayabileceği şeyleri doğru olarak görür. Şüpheden yola çıkan Descartes, emin olabileceği tek şeyin kendi düşünceleri olduğu çıkarımına vardı. Eğer o şüphe duyuyorsa, o zaman ortada şüphelenme işini gerçekleştiren biri de olmalıydı. Ve bu görüş Descartes'ın ünlü "Cogito Er Sum" (Düşünüyorum, o halde varım.) vecizesinin oluşmasını sağladı. Descartes güvenilir olan tek şeyin kendi düşünme ve tümdengelim kabiliyeti olduğunu düşünüyor, sezgilere güvenmenin şüpheye açık olduğuna inanıyordu.
Dünya kitabını incelemeyi ve kendi benliğini araştırmayı hedefledi
Descartes'ın müziğe olan tutkusu tamamen matematik kökenlidir. Ünlü matematikçi, müziğin de bir matematiksel sistem olduğunun ilk farkına varan bilim adamlarından biridir. Descartes sadece beste yapmaya kalkmayıp, müziğin teorisiyle de ilgilenmişti. Compendium Musicae (Müziğin Özeti) adlı eserinde şöyle diyordu: "Müziğin konusu sestir, amacı hoşa gitmek ve bizde çeşitli tutkular uyandırmaktır."
1616'da Poitiers Üniversitesi'ne den hukuk diploması aldı. Ama babasının isteğinin tersini, aile geleneğinden koparak yazarlığı ve felsefeyi seçti. Genç yaşta verdiği bu kararın amacı, "dünya kitabını incelemek " ve "kendi benliğini araştırmak"tı.
Kendisinden önceki filozofların otoritesini reddetti
Descartes, savaşlara katılıp bedava yolculuklar yapan bir adamdı. "hayvanların ruhu yoktur, onlar otomattır, kesip atabilirsin, acı çekmezler..." demiştir.
Kendisinden önceki filozofların otoritesini ve kendi algılarının kesinliğini kabul etmeyi reddetti bu sebeple kendi fikirlerini öncüllerininkinden ayrı tuttu.
"Kendi içimdeki ve dünyanın büyük kitabındaki bilgiyi.. aradım"
"Metot üzerine Konuşma" isimli kitabında, "Harfler üzerine çalışmayı tamamen bıraktım. Sadece kendi içimdeki ve dünyanın büyük kitabındaki bilgiyi, gençliğimin kalanında gezerek, mahkemeleri ve orduları ziyaret ederek, farklı mizaç ve rütbelerdeki insanların arasına karışarak, kaderin karşıma çıkardığı durumlarda kendimi test ederek ve her zaman karşıma çıkan şeyden bir çıkarsama elde etmeye çalışarak aradım." cümlelerini kurar.
Kendisini "bilge değil, cahil bir kişi" sayıyordu
Descartes Galileo Roma Katolik Kilisesi tarafından suçlanmış, mahkûm edilmişti ve bu sebeple Descartes dört yıldır üzerinde çalıştığı "Treatise on the World"ün basım planlarını erteledi ve bu çalışmanın bir kısmını 1637'de üç makale halinde yayınladı: Meteorlar , Diyoptrikler ve Geometri ve Metot Üzerine Konuşma . Metot Üzerine Konuşma 'da Descartes bilginin sağlam bir temele oturması için gereken düşüncenin dört kuralını yazdı.
Gördüğü eğitim sonucunda kendisini "bilge değil, cahil bir kişi" sayıyor, dolayısıyla "doğruyu yanlıştan ayırma" tutkusuna kulak veriyordu.