Dinmeyen acı: Çerkes Sürgünü
1864 yılında Rusya, stratejik önemi nedeniyle Çerkesya'yı boşaltma kararı almış, burada yaşayan Müslüman halkı sürgüne zorlamıştı. Osmanlı topraklarına sürgün edilen Çerkesler, kıyılarda süngülerle bekleyen Rus askerlerinin zoruyla gemilere zorla bindirilmiş, büyük çoğunluğu açlık, susuzluk ve salgın hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmişti. Öyle ki, yolculuk sırasında hastalık belirtileri gösterenler gemiden aşağı atılır hale gelmişti. Çarlık Rusyası'nın, 21 Mayıs 1864'te topraklarını işgal edip Çerkes halkını sürgüne göndermesinin üzerinden 159 yıl geçti.
Giriş Tarihi: 21.05.2019
16:23
Güncelleme Tarihi: 21.05.2023
14:11
ETNİK TEMİZLİK
◾ Ruslar, göçü teşvik için bazı ajan ve derebeylerine gizlice para da veriyordu. Kabartayların öncülüğünde başlatılmış olan bu göç olayına, daha sonraları "İstanbul'a Göç", "İstanbul Yolculuğu" anlamına gelen "İstambulak'o" adı verilmiştir.
İNSANLIK SUÇLARI
◾ Kabartay ve Müslüman Oset göçlerinin başlatılmasının bir başka nedeni de daha batıdaki Adige nüfusuna yönelik "etnik temizlik" ve "dış sürgün" olayını kamuoyundan gizleme ve olası tepkileri geçiştirme kaygısıydı. Irkçı ve yayılmacı Rus yönetimi , insanlığa karşı bir suç işlemekte olduğunun bilincindeydi.
Unutulmaz bir mücadelenin ismi: 'Kafkas Kartalı' Şeyh Şamil
RUS VİCDANSIZLIĞI
◾ Daha sonra yirmi iki bin Çeçen ve onlarla birlikte yine bazı Müslüman Osetler de Türkiye'ye gönderildiler. Bu tür yöresel, kısmi ve etnik coğrafyayı kökten yok etmeyen göçler , belli aralıklarla 20. yüzyıl başlarına dek sürdü.
◾ Çerkes Sürgünü sırasında Rus politikası tamamen, Çerkes nüfusunu en kısa sürede Rusya sınırları dışına göndermek ve onlardan ebedi olarak kurtulmak biçiminde kurgulanmıştı.
GEMİLER YOLA ÇIKMADAN BATTI
◾ Karadeniz kıyısına yığılan sivil nüfus, Rus askerlerinin süngü ve dipçik darbeleriyle de zorlanarak, bazı durumlarda oturmaya bile yer kalmayacak biçimde ve yığınlar halinde gemilere dolduruldu.
◾ Bu ve benzeri nedenlerle göç yolu bir ölüm yolu haline gelmiş; zayiat bir hayli büyük olmuştu. Modern tarihin en büyük kitlesel nüfus hareketlerinden biri olan Çerkes Sürgünü sırasında, deniz gibi kan rengine döndü.
GÖÇ YOLUNDA VEFAT
◾ Rus askerlerinin süngülerinden kurtulmak ve gemiye binmek için aç bir şekilde kıyıda, yağmur çamur içinde, ölüm iniltileriyle bekleşenler, yanaşan gemiye üşüşüp, kapasitesiyi fazlaca aşıyorlardı.
◾ Gemi sahipleri de daha fazla para alabilmek için çok yolcu alıyor , bu yüzden süreç içinde fazla yol almadan batan gemilere sık rastlanıyordu.
DENİZE ATILMA TEHLİKESİ
◾ Sürgün yolunda çekilen çileler , yolda telef olanların feci durumları, o dönemde Trabzon'daki Rus konsolosu nun, tehcir işlerini idare etmekte olan General Katraçef' e yazdığı raporda şöyle anlatılır:
"Türkiye'ye gitmek üzere Batum'a 70 bin Çerkes geldi. Bunlardan vasati olarak günde 7 kişi ölüyor. Trabzon'a çıkarılan 24 bin 700 kişiden şimdiye kadar 19 bin kişi ölmüştür. Şimdi orada bulunan 63 bin 900 kişiden her gün 180-250 kişi ölmektedir. Samsun civarındaki 110 bin kişi arasında her gün vasati 200 kişi can veriyor. Trabzon, Varna ve İstanbul'a götürülen 4 bin 650 kişiden de günde 40-60 kişinin öldüğünü haber aldım."