Dünyada bir ilki gerçekleştiren Osmanlı fabrikası; Zeytinburnu Demir Çelik Fabrikası
Osmanlı sanayileşme tarihinde çok önemli bir yere sahip olan Zeytinburnu Demir Çelik Fabrikası, birçok yeni teknolojinin ilk defa kullanıldığı kuruluşlardan biriydi. Dünyada bir ilk olan seri atışlı havan topunun ilk kez üretildiği bu fabrika, o dönem en büyük Osmanlı yatırımlarından biri olarak kabul edildi. Yerli ve yabancı birçok meraklı tarafından ziyaret edilen bu kuruluşun serüvenini sizlerle buluşturuyoruz.
Giriş Tarihi: 19.09.2019
14:39
Güncelleme Tarihi: 19.09.2019
15:03
1843 yılında inşasında başlanan fabrika, 1846- 1847 yıllarında en önemli bölümünü teşkil eden izabe (eritme) fırını faaliyete geçecek şekilde bitirildi.
Böylece bir yandan yapımı, diğer yandan üretimi sürdü. Hatta fabrika kendi bünyesinde bulunan çilingirhane, haddehane gibi bölümlerin ihtiyaç duyduğu parçaları da üretildi.
1847 yılında yapımı biten büyük ocağın faaliyete geçmesiyle birlikte usta, memur ve ameleden müteşekkil elliden fazla kişi fabrikada işbaşı yaptı. 1850 yılı başlarında ise çalışan sayısı dört yüzü buldu. Çalışanların bir kısmını ise Avrupalı ustalar oluşturdu. O dönem en büyük Osmanlı yatırımlarından biri olarak kabul edilen ve "Osmanlı'nın Manchester'ı" diye anılan fabrika, yerli ve yabancı birçok kişi tarafından ziyaret edildi.
Fabrikanın bu ilk yıllarında fabrika bacalarından biri çalışan işçilerin üzerine düştü. Bir grup işçi bu kazadan hayatını kaybederken, bir kısmı da yaralandı. Padişah tarafından kaza mağdurlarına 30.000 kuruş verildi.
O yıllarda fabrika çilingirhane, yüksek fırın, haddehane, tesviyehane, demirhane, dökümhane, buhur makineleri, modelhane, dinkhane, mancınık, üç adet baca, fabrika yönetim binası, bir iskelet ve bir vinçten müteşekkildi.
Tesis 3.000 işçi kapasiteli olarak tasarlanmış ancak hiçbir zaman bu kapasiteye ulaşamadı. Ayrıca fabrikada top, kılıç, süngü gibi savaş aletlerinden başka çelik yay, çift pulluğu, bağ-bahçe aletleri, koşum takımları gibi pek çok ürün de üretildi. Ayrıca İstanbul'un sokaklarının asılacağı özel direkler de bu tesiste yapıldı.
Demir fabrikasının en önemli ihtiyacı olan demir madeni ise Büyükada'dan temin edildi. Kayıklarla adadan getirilen hammadde deniz kenarındaki fabrika iskelesinin üzerinde döşeli demiryolu vasıtasıyla iç kısma ulaştırıldı.
Tesisin üretime geçmesinden bir süre sonra yakınındaki bir arsa satın alınarak fabrikanın arazisi geliştirildi.
1849 yılında ise fabrika tam kapasite üretime geçme aşamasındayken, Hazine-i Hassa'ya olan borçları nedeniyle idari olarak Tophane-i Âmire'ye devredildi. Tophane idaresine geçtikten sonra 1900-1901 yıllarında fabrika tamamen bir mühimmat fabrikasına dönüştü. Fabrikanın kurulduğu alan, bugün de orduya aittir.