Egemen güç olmanın sembolü: Osmanlı'da sikke
Para hiçbir zaman salt bir ekonomik değer unsuru olmamıştır. Kültürün, inancın, gücün, savaşın ve barışın, birliğin ve ayrılığın ifade edildiği bir mecra olmuştur. Kısacası para, aslında onun dilini bilenlerle konuşur. Osmanlı'nın ekonomik durumunun yanında mimarisi, sosyal ve kültürel yapısı hakkında bilgi edinmenizi sağlayacak sikkeler hakkında merak edilenleri derledik.
Giriş Tarihi: 02.05.2020
14:40
Güncelleme Tarihi: 02.05.2020
15:34
SULTAN II. ABDÜLHAMİD DEVRİ SİKKELERİ
Tahta çıktığı ilk yıllarda adına basılan sikkelerde tuğralı yüzün kenarında bitki motifi kullanan Sultan II. Abdülhamid, İstanbul baskılı sikkelerinde saltanatının altıncı yılından itibaren Rusya Savaşı nedeniyle dönemin Şeyhülislamı Hasan Hayrullah Efendi'den fetva alarak el-gazi unvanını kullanmaya başlamıştır. Kanuni Sultan Süleyman'ın ardından en uzun süre padişahlık yapan Sultan II. Abdülhamid, devrinin en önemli siyaset ve devlet adamlarından biridir.
Otuz üç yıl gibi oldukça uzun bir süre devleti idare eden bu sultanın sikkeleri, bu uzun hükümdarlık yıllarıyla doğru orantılı olarak bol miktarda üretilmiştir. Buna karşın Sultan II. Abdülhamid'in saltanatının özellikle ilk altı yılında bastırdığı sikkelere ulaşmak zordur diğer taraftan taht yılında bastırdığı sikkelere ulaşmak daha kolaydır. Bunun en önemli nedeni mali buhranlar ve Rusya'yla yaşanan uzun savaşlardır. Sultan II. Abdülhamid döneminde altın, gümüş ve bakır sikkelerin alım güçleri arasında çok ciddi farklar oluşmuştur.
Sikkenin ön yüz üst kısmında yedi adet yıldız motifi, alt kısımında ise bitki motifleri ve defne dallarıyla süslenmiş ''el-gazi'' unvanlı Sultan II. Abdülhamid tuğrası yer almaktadır. Tuğra altında, sikkenin otuz birinci cülus yılında basıldığını gösteren ''Sene 31'' ibaresi vardır. Çelenk süslemesi altında sikkenin birimini gösteren rakamla 500 ibaresi görülmektedir. Sikkenin arka yüzüne ise üstte, ortada bir adet yıldız ve defne çelengi içerisinde ''Azze nasruhu duribe fi Kostantiniyye 1293'' ibaresi bulunmaktadır.
Günümüz Türkçesi ile: Allah'ın yardımıyla aziz olsun. 1293 yılında Kostantiniyye'de basıldı.
Sikkenin ön yüzünde yıldızlar ve çiçek bezemeli bitki bordürü içerisinde II. Abdülhamid tuğrası bulunmaktadır. Tuğranın sağında bir çiçek motifine yer verilmiştir.
Sultan II. Abülhamid, 93 Harbi adıyla da bilinen Osmanlı-Rus Savaşı öncesinde bastırdığı sikkelerde tuğrasının yanında çiçek motifi kullanmıştır. Bu savaşla birlikte II. Abdülhamid, "Bir gaziyi donatan, cihada katılmış gibidir" hadisine dayanılarak verilen fetva ile "el-gazi" unvanını almış ve bu fetvanın ardından bastırdı sikkelerde tuğranın yanında el-gazi unvanını kullanmaya başlamıştır.
Sikkenin ön yüzünde ortada yıldızlardan oluşan bordür içerisinde "el-Gazi" unvanlı Sultan II. Abdülhamid tuğrası ve tuğranın altında sikkenin otuz dördüncü cülus yılında basıldığını gösteren "Sene 34" ibaresi görülmektedir.
Tuğra etrafında yıldızlı bordürün dışında devren "El müstenid bi tevfikatir Rabbaniye Melik-ül Devlet-il Osmaniye" ibaresine yer verilmiştir.
Sikkenin ön yüzünde yıldızlarla bezeli bitki motifli bordür, ortasında Osmanlı devlet arması bulunur. Armanın üst kısmındaki ışın demetinin ortasında "el-gazi" unvanlı Sultan II. Abdülhamid tuğrasına yer verilmiştir.
Alt kısmında sikkenin yirmi altıncı cülus yılında basıldığını gösteren "Sene 26" ibaresi yer almaktadır.