Geçmişten günümüze Türklerin çorba kültürü🍵
Soğuk havalarda dumanı üstünde tüten sıcacık çorba hemen içimizi ısıtıverir. Bir evde "çorba kaynaması"nın kültürümüzde aile ortamını, birlik ve beraberliği, samimiyeti ve pek çok değeri çağrıştıran metaforik anlamları vardır. Hal böyle iken kültürümüzde kadim dönemlerden itibaren öğün sınırlarını aşan çorbalar kaynamaktadır. Peki, severek içtiğimiz çorbaların; Orta Asya, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerindeki konumuna, kısaca geçmişten günümüze gelen serüvenine ne kadar hakimiz?
Giriş Tarihi: 27.01.2021
17:03
Güncelleme Tarihi: 25.09.2024
08:38
Sesli dinlemek için tıklayınız.
ÇORBANIN SOSYAL HAYATTAKİ ROLÜ
Günümüzde hala sosyal hayatın bir parçası olma rolünü üstlenen çorbalar, Anadolu ve geleneksel kültürümüzde önemli bir yere sahiptir.
📌Çorbanın besleyici ve ekonomik olmasının toplumun her kesimi tarafından sevilen bir yiyecek olmasına zemin hazırladı. Tarih boyunca toplumun en alt kesiminden en elit kesimine kadar tüketilen çorba, toplumsal sınıfların ötesinde bir yiyecektir.
📌Anadolu'da kışa hazırlık olarak tarhanaların yapılması, çorba kültürünün sosyal hayatın içindeki rolünü ve konumunu tam olarak göstermektedir. Tarhana, genellikle köy ve kırsal bölgelerde kadınların birbirlerine yardım etmesi sonucunda sosyal yaşamda "kaynaştırıcı " bir özelliğe sahip olmuştur.
📌Aynı zamanda özellikle Anadolu'da tanıdık veya tanımadık misafirlere çorba ikram edilmesi de toplumsal dayanışmanın bir göstergesi olarak karşımızda durur.
MANİ, ATASÖZÜ VE DEYİMLERDE ÇORBALAR
📌Çorba, geçmişten günümüzde halk kültüründe birtakım yöresel mani ve atasözlerini de ortaya çıkarmıştır.
"Arnavut'musun Tatat'mısın Ekşili çorba yapar mısın Sana davul çalıyorum amma Acaba sen oruç tutar mısın"
"Tarhana tartar garnımı yırtar baklava gardaş gel beni gurtar"
📌"El ağzı ile çorba içilmez", "Tekkeyi bekleyen çorba içer", "Çorba etmek", "Çorbada tuzu bulunmak", bu kadim yiyeceğimiz hakkında ortaya koyduğumuz atasözü ve deyimlerden bazılarıdır.
📌Günümüzde de çorba kültürü devam etmekte ve onlarca çeşidiyle Türk mutfağını zenginleştirmektedir. Orta Asya'dan sofralarımıza ulaşan bu lezzet, yüzyıllar boyunca damaklarımızı şenlendirmeye devam ediyor. Günümüzde çeşit çeşit çorbaların yer aldığı çorbacılar, toplumun her kesimi tarafından gidilen uğrak mekanlardan biri..
📌Bütün bilgilerden sonra bu soğuk kış gününde akşam yemeği için yiyeceğiniz sıcacık çorbanız için şimdiden afiyet olsun… Damağınızda çorbanın tadı, zihninizde bilgiler kalsın.🍵🍲
MALZEMELER
Yarım su bardağı nohut 1 su bardağı aşurelik buğday Yeteri kadar su 3 çorba kaşığı un 1 su bardağı yoğurt 2 çorba kaşığı tereyağı 1 tatlı kaşığı kuru nane Bir tutam toz kırmızıbiber, tuz
YAPILIŞI
Nohut ve buğdayı bir gece önceden ayrı kaplarda ıslatın. Ertesi gün sularını süzüp yine ayrı kaplarda yumuşayana dek haşlayın. 5 su bardağı suyu bir tencereye alın. Üzerine nohut ve buğdayı ilave edip kaynamaya bırakın. Un ve yoğurdu bir tencereye alın. Üzerine yarım su bardağı ılık su ekleyip karıştırın. Daha sonra azar azar ve sürekli karıştırarak nohudun üzerine ilave edin. Tuzunu ayarlayın ve 10 dakika pişirin. Tereyağını bir tavada eritin. Üzerine nane ve toz kırmızıbiber ekleyip, hafifçe kavurun. Pişen çorbanın üzerine gezdirip servis yapın.
Kaynak: Sofra
MALZEMELER
Yarım su bardağı aşurelik buğday Yarım su bardağı nohut Yeteri kadar su 600 gram kemikli koyun eti 4 çorba kaşığı tereyağı 3 adet orta boy soğan 2 adet yumurtanın sarısı 1 çorba kaşığı un 1 adet limonun suyu Tuz, karabiber
YAPILIŞI
Aşurelik buğday ve nohudu akşamdan ayrı kaplarda ıslatın. Ertesi gün süzüp, yine ayrı kaplara alın. Üzerlerine 5'er su bardağı su ekleyip, yumuşayana dek haşlayın.Diğer taraftan 6 su bardağı suyu bir tencereye alıp et, 1 adet temizlenmiş bütün soğan ve tuzu ekleyip, et yumuşayana dek pişirin. Eti sudan alıp kemiğinden ayırın ve didikleyin. Et suyunu süzüp bir tencereye aktarın. Üzerine didiklediğiniz eti, buğday ve nohudu kalan suları ile birlikte ilave edip pişmeye bırakın. Tereyağını bir tavada eritip yemeklik doğranmış 2 adet soğanı iyice kavurun. Ocakta kaynamakta olan çorba 45 dakika piştiğinde, kavrulmuş soğanı üzerine ekleyin ve 15 dakika birlikte pişirin.Terbiye için yumurta sarısı ve unu küçük bir kasede çırpın. Üzerine limon suyu ekleyin. Kaynamakta olan çorbanın suyundan birkaç kaşık alıp terbiyeye katın. Sürekli karıştırarak azar azar çorbaya ilave edin. Tuzunu ve karabiberini ayarlayıp, 5 dakika daha kaynatın. Ocaktan alıp, servis yapın.