Gıyaseddin Cemşid Kaşi kimdir?
Simon Stefan, Newton, Kepler gibi birçok bilim adamına atfedilen çalışmanın asıl sahibi olan Gıyasettin Cemşid, astronomi, trigonometri, matematik ve makine bilimi gibi pek çok bilim alanında değerli çalışmaları kaleme aldı. Pi sayısının hesaplanması, binom açılımı, gök cisimlerinin şekillerinin keşfi gibi birçok ilke imza attı. Peki, bu önemli İslam alimi Cemşid, Uluğ Bey'in rasathanesinin gelişmesine nasıl katkıda bulundu?
Giriş Tarihi: 03.10.2019
15:04
Güncelleme Tarihi: 22.06.2021
09:29
Pİ SAYISININ GERÇEK DEĞERİNİ HESAPLADI
Cemşîd, trigonometri üzerinde yaptığı çalışmalar sonucu sinüs cetvellerini hazırladı ve bunu üçüncü dereceden trigonometrik denklemlerin çözümünde kullandı. Düzlem trigonometrinin temel formüllerinden olan; sin3A=3sinA-4sin3A formülünün adı birçok trigonometri kitaplarında Cemşîd-ül-Kâşî eşitliği olarak belirtilir.
Trigonometri alanında diğer bir başarısı da "pi" sayısının gerçek değerini çok hassas bir şekilde hesaplamış olmasıdır. Gıyaseddin Cemşid, Semerkant'ta bu başarılı çalışmalarına ek olarak üç sene boyunca ay tutulmalarını çok hassas bir ölçüyle hesapladı. Aynı zamanda yüksek dereceli denklemlerin çözümlerine yönelik yöntemler geliştirdi.
ONDALIK KESİRLERİN ASIL KÂŞİFİ
Gıyâseddîn Kâşî, ilmî çalışmalarını astronominin yanında matematik alanında da yoğunlaştırdı. Ondalık kesirleri ilk defa kullandı . Simon Stefan'a atfedilen ondalık kesirlerin keşfi, aslında Gıyaseddîn Kâşî'ye aitti.
1948 senesinde Alman bilim tarihçisi Pouluckey yaptığı araştırmalar sonucu, ondalık kesirlerin asıl kaşifinin Gıyaseddin Cemşîd olduğunu ispatlandı ve ilim âlemine kabul ettirdi.
Simon Stefan'dan yüz altmış sene önce yaşayan Cemşid, ondalık sayılar üzerinde dört işlemi uyguladı. Avrupa'da ise, bu sistem ancak 16. asırdan sonra kullanılabildi. Bu konudan bahseden Risâlet-ül-Muhîtiyye adlı eserinde, daire çevresi ile yarıçap arasındaki oranı çok açık bir şekilde göstermişti.
Ondalık sayılarda virgül işareti kullanmadan, sayının tam kısmı üzerine tam sayı kelimesini koymak suretiyle sayının tam kısmının, ondalık kısmından ayrıldığı ilk defa bu eserde görülür. Onun bulduğu bu değer, kendinden önceki matematikçilerin bulduğu değerden daha doğrudur. Ticari hesaba dair eserinde ise ondalık kesirlerde o, sıhâh tabirleri yerine virgül kullandı.
Cemşîd, 1427 senesinde tamamlayıp Uluğ Bey'e sunduğu Miftâh-ül-Hesâb adlı eserinde herhangi bir dereceden kök alma yollarını hesapladı. Binom açılımı olarak matematikte bilinen formülden istifade edilerek gerçekleştirdiği bu kök alma işlemlerinin keşfi, Batı'da Newton'a atfediliyorsa da bunu Newton'dan üç asır önce Cemşid'in buldu.
Binomal açılımlar konusunda bu çalışmaların ilk olarak Cemşid tarafından yapıldığını Derek Stewart adlı bilim adamının yaptığı çalışmada doğrulandı ve "Sources of Mathematics" adlı eserinde de bu çalışmaya yer verildi.
Simon Stefan, Newton, Kepler gibi birçok bilim adamına atfedilen çalışmanın asıl sahibi olan Gıyasettin Cemşid, astronomi, trigonometri, matematik ve makine bilimi gibi pek çok bilim alanında değerli çalışmalar kaleme alan 1437 yılında Semerkant'ta vefat etti.
BİLİMİN TEMELLERİNİ ATAN ALİMİN ESERLERİ
Gıyâseddîn Cemşîd, matematik ve astronomi alanında birçok eser yazdı. Yazdığı kitaplar, bilhassa 16. ve 17. asırda devrin ünlü ilim adamları tarafından incelendi. Haklarında uzun makâleler yazıldı. Bunun yanında eserleri, ilim adamları tarafından uzun seneler temel mürâcaat kitabı olarak kullanıldı. Eserlerinden bilinenleri şunlardır:
Risâlet-ül-Muhîtiyye: Ondalık sayılarla ilgili kurallara ve pi sayısının değerine bu eserinde yer verdi. Arapça yazılan eser, İstanbul ve dünyânın birçok kütüphânesinde mevcuttur. Çeşitli yabancı dillere tercüme edilmiştir.
Kitâbu Miftâh-il-Hisâb (Hesap Anahtarı): Bir mukaddime ile beş bölümden meydana gelen eserin, birinci bölümünde tam sayılarla hesaplama, ikinci bölümünde kesirli sayılarla hesaplar, üçüncü bölümünde astronomide kullanılan hesaplar, dördüncü bölümünde topoğrafik alan hesapları, beşinci bölümünde ise bilinmeyenli hesaplar anlatılmaktadır.
Risâlet-ül-Kemâliyye veya Süllem-üs-Sem'a (Göğün Dereceleri): Gök cisimlerinin dünyadan uzaklığı, büyüklükleri ve boyutlarından bahseden bu eser, Mustafa Zeki tarafından Türkçeye tercüme edilmiştir. Yazma nüshaları İstanbul ve Avrupa kütüphanelerinde bulunmaktadır.