Hz. Ömer nasıl şehit edildi?
Hz. Ömer, İslam'ın ikinci halifesi, müminlerin emiri ve tüm dünya için adaletin kapısı… Uzun boyu, sert mizacı ve güçlü fizik yapısının yanında iyi bir konuşmacıydı. Onun Müslüman olması İslam'ı kuvvetlendirmiş, öyle ki Resul-i Ekrem Efendimiz "Allah'ın emirleri konusunda ümmetimin en kuvvetlisi Ömer'dir" demişti. Gerçekleştirdiği fetihlerle birçok toprak ve kabileyi İslam'a kazandıran Hz. Ömer, sabah namazını eda ederken hain bir hançerin saldırısıyla şehit edildi.
Giriş Tarihi: 05.11.2019
15:14
Güncelleme Tarihi: 03.11.2021
09:04
ÖMER NASIL MÜSLÜMAN OLDU?
Kureyş'in bazı ileri gelenleri gibi putperestliğe bağlı kalarak önceleri Hz. Peygamber'e ve İslâmiyet'e karşı düşmanlık gösteren, bilhassa kabilesinden Müslüman olanlara işkence yapan Ömer, 616 yılında Müslüman oldu.
Onun Müslüman oluşuna dair kaynaklarda iki rivayet bulunuyor. Meşhur rivayete göre, Hamza'nın İslâm'ı kabulünden sonra Ömer, Hz. Peygamber'i öldürmek üzere yola çıkmış, yolda kız kardeşi Fâtıma ile kocası Saîd bin Zeyd'in Müslüman olduğunu öğrenince, onların evine gitmiştir.
PEYGAMBER EFENDİMİZE BİAT ETTİ
Onları Tâhâ suresini okurken bulmuş, okuduklarını kendisine vermelerini istemiş, ancak bu isteği reddedilince kız kardeşini ve eniştesini dövmüş, kardeşi kendilerine Kur'an öğreten ve Ömer'den saklanan Habbâb bin Eret'i de çağırarak Müslüman olduklarını Ömer'in yüzüne karşı söylemiştir.
Bunun üzerine yumuşayan Ömer, Müslüman olmaya karar vermiş, Habbâb'dan Resûlullah'ın Erkam bin Ebü'l-Erkam'ın evinde olduğunu öğrenip oraya gitmiş ve kendisine biat ederek Müslüman olmuştur.
Hz. Ömer'in Müslüman oluşunun Resûl-i Ekrem'in, "Yâ rabbi! İslâmiyet'i Ömer b. Hattâb veya Amr b. Hişâm (Ebû Cehil) ile teyit et" duasının bir tezahürü olduğu belirtilir.
Hz. Ömer Müslüman olduğu gece Ebû Cehil'in evine giderek İslâm'ı kabul ettiğini bildirmiş; ayrıca ertesi gün Müslüman olduğunu bütün Kureyşlilere ilân ettirmiştir. Onun İslâmiyet'e girmesinden sonra Müslümanlar ilk defa Kâbe'de toplu olarak namaz kılmışlardır.
RESUL-İ EKREM'İN YANINDAN HİÇ AYRILMADI
Katıldığı seriyyeler dışında Resûl-i Ekrem'in yanından hiç ayrılmayan Hz. Ömer kumandanlığını Resûlullah'ın yaptığı bütün savaşlarda, Hudeybiye Antlaşması, Umretü'l-Kazâ ile Vedâ Haccında bulundu.
Resûlullah, Hayber'in fethinden sonra 7'inci yılın Şâban ayında (Aralık 628) Hevâzinliler'e karşı gönderdiği otuz kişilik müfrezenin başına Hz. Ömer'i kumandan tayin etti. Hz. Ömer, 9 (630) yılında Tebük Gazvesi öncesinde ordunun teçhizi için malının yarısını bağışladı.
PEYGAMBERİMİZ NAMAZI HZ. EBU BEKİR’İN KILDIRMASINI EMRETTİ
Peygamberimiz, rahatsızlığı sırasında oluşturduğu orduya Üsâme bin Zeyd'i kumandan tayin etti ve Ömer'i onun emrinde görevlendirdi. 11'inci yılın Safer ayının son haftasında (Mayıs 632) namaza çıkamayacak kadar rahatsızlığı artınca namazı Hz. Ebû Bekir'in kıldırmasını emretti.
Bir rivayete göre Hz. Âişe, babasının zayıf sesli ve çok hassas olup Kur'an okurken ağladığını söyleyerek namazı Hz. Ömer'in kıldırmasını istemiş, hatta bunu Ömer'e söylemiş, o da namaz kıldırmaya başlamış, ancak Resûl-i Ekrem buna engel olmuştu.