İbn Haldun’a göre ideal eğitim 📚
İbn Haldun, İslam uygarlığının en parlak döneminin sonlarında yaşayan, medeniyetin kültür ve birikiminin mirası ile yetişen bir alimdi. Ömrünün ilk 20 yılını Tunus'ta, 26 yılını Cezayir, Fas ve Endülüs'te, 4 yılını yine Tunus'ta, son 24 yılını da Kahire'de geçiren İbn Haldun iyi bir eğitim gördü; küçük yaştan itibaren ilim ve fikir hayatına ilgi duydu. Farklı coğrafyalarda ve kurumlarda ilim öğrenmesi, onun eğitim anlayışını da etkiledi. Peki, İbn Haldun'a göre ideal eğitim nasıl olmalıydı?
Giriş Tarihi: 05.10.2020
16:31
Güncelleme Tarihi: 24.01.2022
13:47
TUNUS’A GELEN ÂLİMLERDEN İLİM ÖĞRENDİ
İbn Haldun bu âlimlerden hadis, siyer, kıraat, fıkıh, kelam, mantık, felsefe ve matematik dersleri aldı. Fahreddin er-Râzî'nin kelâm ilmindeki usulünü öğrendi.
Hocalarıyla beraber Fas'a gidip öğrenimine orada devam etmeye karar veren İbn Haldun'u ağabeyi Muhammed bu fikirden vazgeçirdi. Ancak Tunus'ta iktidarın tekrar el değiştirmesi sonrası İbn Haldun Fas'a gitti.
ENDÜLÜSLÜ ÂLİMLERDEN İSTİFADE ETTİ
Bir yıl sonra da kâtiplik ve mühürdarlık görevine getirdi.
İbn Haldun bu sırada Fas'taki kütüphanelerde çalışmalar yaptı. Endülüs'ten buraya göç eden âlimlerden de faydalanarak bilgisini genişletti.
FAS’TAN AYRILIP ENDÜLÜS’E YERLEŞTİ
Bu husustaki çabaları sonuç vermeyince vezirle arası açıldı ve görevini bıraktı. Endülüs'e gitmeye karar verdi ve 1362'de Gırnata'ya ulaştı.
İbn Haldun burada büyük itibar gördü. Gırnata'da bir süre refah içinde yaşadıysa da bu durum çok sürmedi.
İbn Haldun'un Mukaddime eserine göre devletlerin bekası
ÖMRÜ FARKLI ÜLKELERDE YAŞAYARAK GEÇTİ
Hayatının ilk 20 yılını Tunus'ta, 26 yılını Cezayir, Fas ve Endülüs'te, 4 yılını yine Tunus'ta, son 24 yılını da Kahire'de geçiren İbn Haldun iyi bir eğitim gördü, küçük yaştan itibaren ilim ve fikir hayatına ilgi duydu, ancak siyasetin cazibesinden kurtulamadı.
Sıkıntılı bazı dönemleri olmakla birlikte genellikle saray ve konaklarda refah içinde itibarlı bir hayat sürdü. Sık sık kabileler arasında dolaşarak bedevî kabile hayatını yakından tanıdı, fırsat buldukça da ilim ve öğretimle meşgul oldu. Ünlü Muḳaddime 'sini böyle bir bilgi ve deney birikimiyle kaleme aldı.
MUKADDİME’DE ÖĞRENME VE ÖĞRETMEYE DEĞİNDİ
Kendine özgü fikirleriyle gelecek nesiller üzerinde büyük bir etki bırakan İbn Haldun, eserin altıncı bölümünde ise bilimlerin sınıflandırılması ve öğrenme ve öğretme yöntemlerine yer verdi.