Arama

İhtişam kokan rayiha: Gül Camii

İstanbul'daki devşirme yapılarından biri olan Gül Camii, beş yüz yılı aşkın süredir ayakta olan çok eski bir eserdir. Osmanlı'nın uzun yıllar başkentliğini yapmış güzide kentinin kuzeyinde, Haliç kıyısında Balat semtini süsleyen eser, II. Selim döneminde Hasan Paşa tarafından camiye dönüştürülür. İsminin nereden geldiğine dair farklı rivayetler bulunan cami, Osmanlı vakıf sistemi tarafından pek çok defa onarıma uğrar ve bu sayede günümüze ulaşmayı başarır.

🔸 Osmanlı vakıf sistemi Gül Camii'nde, yapısal onarımların yanı sıra hünkar mahfili, son cemaat mahalli, su yolları, helalar, şadırvan, çeşme gibi iç bölümlerde de önemli onarımlarda bulunur.

🔸 Arşiv belgeleri yapının hem dış hem iç bölümlerine ait onarımların, gerekli görüldükçe ihtiyaç hissedilen mahallerde sıklıkla tekrarlandığını gösterir.

Vakıf kültürünü Anadolu'ya taşıyan medeniyet: Selçuklu

🔸 Gül Camii'nin onarıma dair 1755 tarihli hünkar mahfilinin onarımından bahseden bir "irad ve masarıfat" defteri yer alır.

🔸 Defter onarımlarında demir, kurşun, pirinç gibi metallerin kullanıldığı; bağlayıcı malzeme olarak horasan harcının uygulandığı bilgisini içerir.

Osmanlı'daki ilginç vakıflar

  • 10
  • 10
Melchior Lorichs’in tablosunda Gül Camii
Melchior Lorichs’in tablosunda Gül Camii

🔸 Onaltıncı yüzyılda yaşamış olan Danimarkalı ressam Melchior Lorichs, Kutsal Roma Germen İmparatoru'nun elçisiyle birlikte 1555-1559 yılları arasında İstanbul'a gelir.

🔸 Osmanlı topraklarında gözlemlediği insanları, yapıları, araç - gereç ve hayvanları albümünde resmeden Lorichs, içerisinde Gül Camii'nin de bulunduğu eşsiz İstanbul manzaralarını kağıda aktarır.

Batıya Osmanlının kalbini gösteren ressam

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN