Arama

İlk İslam Üniversitesi'ne ev sahipliği yapan Harran

Yağmur yağdığında evlerinden ve sokaklarından etrafa gül kokuları yayıldığı bilinen Harran, köklü geçmişe sahip bölgelerimizden biri. Tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış, kültürü ise bu medeniyetlerin sentezi ile harmanlanmış. Aynı zamanda ilk İslam Üniversitesi'ne ev sahipliği yapmasıyla da ön planda. İlim başkenti Harran hakkındaki bilgileri maddeler halinde derledik.

İslam'ın ortaya çıkışı sırasında ise Harran Sâsânîler'in elindeymiş ancak 627 yılında Herakleios Sâsânîler'i yenerek bölgeyi Bizans'a bağlayınca Müslüman fâtihler bölgeye geldiklerinde şehir Bizans hâkimiyetinde bulunuyormuş.

Harran, 640 yılında Hz. Ömer devrinde İyâz b. Ganm tarafından fethedilmiş ve şehrin putperestlere ait Sin Mâbedi hemen camiye çevrilmiş. Harran idarî bakımdan el-Cezîre valiliğine bağlanmış ve Emevî Halifesi I. Velîd kardeşi Mesleme'yi Kınnesrîn - el-Cezîre valiliğine getirmiş. Daha sonra ise bölgeye Mervan tayin edilmiş.

Müslümanların, putperestlerin ve Hıristiyanların karışık olarak yaşadıkları bu şehirde Mervân, 10 milyon dirhem sarf ederek bir valilik sarayı yaptırmış. Şehrin günümüzde harabeleri halen mevut olan büyük camiini yeniletmiş.

Harran'ın Türklerin eline geçmesi ise 1235'ten sonra olmuş. Anadolu Selçukluları'nın 1235'te hâkim oldukları şehir bir yıl sonra tekrar Eyyûbîler'in eline geçmiş. Haçlı Seferleri sırasında büyük zararlar görmüş şehir, Zengiler ve Eyyubi dönemlerinde eski günlerine tekrar kavuşmuş.

1260 yılında Hülâgû Harran'ı kuşatmış ve şehrin eman dilemesi üzerine teslim almış. Şehre Ali es-Savrânî'yi vali tayin etti. Moğollar Aynicâlût'ta Memlükler'e yenilince Harran'ın siyasî durumunda bazı değişiklikler olmuş. Şehre daha çok Memlükler ve kısa aralıklarla da İlhanlılar hüküm sürmüş.

Harran, XIII-XIV. yüzyıllarda etraftaki göçebeler tarafından işgal edilip bir köy haline getirilmiş. 1516 yılında Osmanlılar Mercidâbık Muharebesi'nden sonra bölgeyi Memlükler'den almış.

XVII. yüzyılın ikinci yarısında buraya uğrayan Evliya Çelebi, şehrin harabelerinin göçebe Araplar tarafından kışlak olarak kullanıldığını söyler. Yalnız kalenin usta elinden yeni çıkmış gibi sağlam olduğunu kaydeder.

Harran'ın en dikkat çekici özelliği Orta Çağ'da İslam'ın bilim ve düşünce merkezi hâline gelmiş olması. Buradan yetişen matematikçiler, filozoflar, tabipler, astronomlar, Abbâsîler'in ilk döneminde tercüme ve telif hareketinde önemli rol oynamışlar. Pek çok eseri Yunanca ve Süryânîceden Arapçaya çevirmişler, yeni kitaplar yazmışlar. Bu âlimler arasında bilhassa Sâbit b. Kurre ile oğlu Sinân, torunu İbrâhim ve Bettânî'nin adlarını burada zikretmek gerekir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN