İngilizlerin Türk ordusu karşısındaki çırpınışları…
Kût'ül-Amâre zaferi, Birinci Dünya Savaşı'nın Irak Cephesi'nde, İtilaf Devletleri ile İttifak Devletleri arasında gerçekleşmiş bir kuşatma muharebesi olarak bilinir. Osmanlı'nın Birinci Dünya Savaşı sırasında kenarda kalmış, unutulmaya yüz tutmuş ünlü bir zaferidir. Osmanlı'nın bu zaferi, dönemin İngiliz basınında "Britanya tarihinin en aşağılık şartlı teslimi" olarak yer almıştı…
"Mehmetçik Kut'ül-Amare" isimli dizinin ekranlarda yer alacağı duyurulduğunda, bu şanlı zaferin de ismi tekrar gündeme geldi. Peki, neydi Kût'ül-Amâre ve Osmanlı için ne gibi bir öneme sahipti?
Giriş Tarihi: 18.01.2018
18:02
Güncelleme Tarihi: 19.01.2018
18:27
İngilizlerin Türk ordusu karşısında çırpınışları…
Bölgenin Osmanlı idaresine girmesi Kanûnî Sultan Süleyman zamanında (1520-1566) Bağdat'ın fethi sırasında gerçekleşir. Kût'ül-Amâre, İran Şahı I. Abbas'ın Bağdat'ı ele geçirmesiyle (1032/1623) bir ara elden çıktıysa da IV. Murad'ın Bağdat'ı yeniden fethi (1048/1638) üzerine tekrar Osmanlı Devleti sınırları içine girdi.
İngilizlerin Türk ordusu karşısında çırpınışları…
BÖLGEDE BULUNAN PETROL YATAKLARI
İdarî taksimatta Bağdat vilâyeti merkez sancağına bağlı bir kaza merkezi olan Kût'ül-Amâre'de, Dicle'de buharlı gemilerin çalışması ve Lynch Şirketi'nin burada kömür depoları ve yakıt istasyonları kurması üzerine büyük bir hareketlilik başladı. Çünkü 1869'da İngiliz Lynch Şirketi, Osmanlı Devleti'nden Bağdat ile Basra arasında vapur işletme imtiyazı almış ve arada kalan Kûtül'amâre'yi bir istasyon olarak belirlemişti.
İngilizlerin Türk ordusu karşısında çırpınışları…
Bölgede bulunan petrol yatakları sebebiyle İngiltere'nin hedefi haline gelen Irak, Osmanlı İmparatorluğu'nun Birinci Dünya Savaşı'nda savunma yapmak durumunda kaldığı cephelerden biri oldu. İşgal hazırlıklarına Eylül 1914'te başlayan İngiltere, Bahreyn adalarında topladığı Hintli ve İngilizlerden müteşekkil Irak Sefer Kuvvetleri'yle 22 Kasım 1914'te Basra'yı işgal etti. General John Nixon komutasındaki bu kuvvetlerin saldırısıyla, yaklaşık dört yüz yıl Osmanlı hâkimiyetinde kalan Irak'ta planlı bir şekilde ilerlemeye başlayan İngiliz-Hint birliklerini durdurmak için Süleyman Askeri Bey görevlendirildi.
İngilizlerin Türk ordusu karşısında çırpınışları…
Yeterli miktarda askerin bulunmadığı cephede, Trablusgarp'ta olduğu gibi yerli Arap milislerle örgütlenmeye çalışan Süleyman Askeri Bey, Basra'ya yapılan Şuaybe hücumunda mağlup olunca intihar etti. Bu sırada Nasıriye ve Amare'yi ele geçiren İngilizlerin başında, gelecekte Mondros Mütarekesi için İngiltere ile Osmanlı Devleti arasında arabuluculuk yapacak olan General Charles Townshend vardı.
İngilizlerin Türk ordusu karşısında çırpınışları…
BÖLGE İNGİLİZ-HİNT ORDUSU İÇİN ADETA BİR KAPANDI
Kendisi ilerlemeyi tehlikeli görmesine rağmen bir an önce Bağdat'ın ele geçirilmesini lüzumlu gören üstlerinin emriyle harekâta devam eden General Townshend, 29 Eylül 1915'te Kutü'l-Amare'ye girdi. Osmanlı kuvvetleri ise geri çekilerek Albay Sakallı Nurettin Bey komutasında "Selman-ı Pak"ı tahkim etmeye başladı. Tahkimat sürerken cepheye Enver Paşa'nın amcası Mirliva Halil Paşa'nın bir kolorduyla gelmesi, kötü gidişatı tersine çevirdi ve General Townshend, 4 bin 500'den fazla kayıp vererek Kutü'l-Amare'ye ricat etti.