İstanbul'daki Mimar Sinan camileri
Osmanlı'ya özgü mimari kimlik oluşturan Mimar Sinan, gelenekleri yadsımayan bir yenilikçi, dahice sentezler üreten bir mimardı. Sinan, Osmanlı mimarisinin klasik çağını kurup imparatorluğa özgü bir mimari kimlik oluşturdu. Sadece yaşadığı dönemi değiştirmekle kalmayıp vizyonu ve dehasıyla çağlar ötesine ulaştı. Bütün dünyanın ustalığını kabul ettiği Mimar Sinan'ın, İstanbul'u süslediği camilerini sizleri için derledik.
Giriş Tarihi: 16.06.2020
08:57
Güncelleme Tarihi: 16.06.2021
09:29
Kılıç Ali Paşa Camii Kaptan-ı Derya Kılıç Ali'nin Mimar Sinan'a yaptırdığı İstanbul'un Tophane semtinde bulunan camidir.
Kubbenin iki yanındaki yarım kubbeler, diğer iki yanındaki kemerler ve destek duvarlarıyla cami Ayasofya'nın küçük boyutta bir kopyasıdır. Mihrap tarafındaki çiniler İznik'in parlak döneminin ürünüdür. Ayasofya'nın model alınmasının ardındaki sebep bilinmemektedir.
Caminin cümle kapısı üstünde yer alan, şair Ulvî'nin yazdığı tarih kitâbesindeki, "Cehd edip yaptı bu zîbâ câmii / Şîr-i meydan ol Ali Pâşâ benam / Ehl-i diller dediler târîhini / Oldu a'lâ câmiin Beytülharam" mısraları yapının 988'de (1580) tamamlandığını gösterir. Evliya Çelebi, XVII. yüzyılın ilk yarısında İstanbul'u anlatırken bir selâtin camii hüviyetindeki mâbed için, "İstanbul'da başka bir benzeri yoktur " diyerek yapının Ayasofya'ya benzediğine işaretle mimarisi, iç süslemesiyle mefruşatı hakkında bilgi verir.
İstanbul'un en eski görüntülerini resimleyen Robertson'un 1855'e doğru çektiği bir fotoğrafta caminin minaresinin iskele kurularak gövdenin ortalarından itibaren yenilendiği görülmekte, bundan da minarenin bilinmeyen bir sebepten dolayı yıkıldığı anlaşılmaktadır. Renkli cam alçı pencerelerden birinde, bunların 1331'de (1913) Bursalı Tevfik adında bir usta tarafından yapıldığını bildiren bir imza yer almaktadır.
Osmanlı döneminin 6 ünlü fotoğrafçısı
2011 yılında ciddi anlamda restorasyon geçiren cami, türbe ve hamamı ile İstanbul'un çok değerli hazinelerinden biri olup yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. Tophane tramvay durağında bulunan Kılıç Ali Paşa Camii ve külliyesinin minyatürü de bulunmaktadır. Külliyenin bir kısmı restorasyona dahil edilmemiş olup bakımsız durumdadır.
SOKULLU MEHMET PAŞA CAMİİ (AZAPKAPI)
Sokullu Mehmet Paşa Camii İstanbul'da Unkapanı köprüsünün Galata ayağının dibinde, Azapkapı semtinde yer alan camidir. Mimar Sinan tarafından 1578'de Sokullu Mehmet Paşa adına yapılmıştır. Denize yakın camiler içinde sağlam temellidir. Giriş kapısı köprü tarafında olup caddeden gelinen bir patikadan dönülerek girilir.
Camilerde alışılmışın aksine bu caminin tek minaresi solda yer almaktadır. Bunun nedeni denize fazla yakın olmasıdır.
Mimar Sinan eseri 5 külliye
Mihrap önü bölümü dışa taşırılmış ve üzeri yarım kubbeyle kapatılmıştır. Merkezi kubbeyi taşıyan 8 destek dışa yansıtılmış ve üzerleri kubbeyle kapatılmıştır. İç mekanda çini uygulamaları görülür 1807 yangınında zarar görmesi ve minaresinin kısmen yıkılması nedeniyle kürsü kısmından itibaren yeniden inşa edilmiştir. Balkan ve Birinci Dünya Savaş'ından kısa bir süre önce cami bir onarımdan geçirilmiş ancak savaş nedeniyle onarıma ara verilerek cami uzun yıllar harabe halinde kalmıştır.
Cami 1938'e doğru yapılan büyük çaplı bir onarım ile 1941 de tekrar ibadete açılmıştır. Kapılardan birini üstünde bulunan caminin esas kitabesi kırıldığı için yine 1941 de eski kalıbına göre kamil akdik tarafından yeniden yazılmıştır. Kubbenin çevresinde destek kuleleri ve sırayla biri büyük, biri küçük sekiz yarım kubbe bulunur.
KAZASKER İVAZ EFENDİ CAMİİ
Kazasker İvaz Efendi Camii İstanbul'da Eğrikapı'da yer alır. 1585 tarihlidir ve giriş kapısı üzerindeki levhada Mimar Sinan camisi olduğu yazılıdır. Bahçesinde geniş çukur ve tüneller vardır. Anemas zindanları kalıntıları çevresindedir. Caminin klasik ana kapısı yoktur.
Ön cephede sağlı sollu iki kapı vardır. Cami taş-tuğla halinde inşa edilmiştir. Minaresi kıble duvarı köşesindedir. Zamanında külliye halinde olan camiden sadece cami ve çeşme kalmıştır. İvaz Efendi bahçedeki *hazirede *medfundur.
*Medfun: Defnedilmiş, gömülmüş.
*Hazîre: Hazîre, külliye, cami, mescit, tekke gibi dini yapıların avlularında yer alan etrafı duvar veya parmaklıkla çevrili mezarlıklara verilen isim.