Arama

  • Anasayfa
  • Galeri
  • Tarih
  • 'İstiklal Marşı’mızın ilgisizlikten ölen yazarı Mehmet Akif neden gönüllü sürgüne gitti?

'İstiklal Marşı’mızın ilgisizlikten ölen yazarı Mehmet Akif neden gönüllü sürgüne gitti?

İstiklal Marşı ve Safahat şairi, milli-dini hassasiyeti, karakter ve seciyesiyle Türk milletinin gönlünde yer edinen İslamcılık akımının önemli şahsiyeti Mehmet Akif Ersoy, her mekânda okunan İstiklal Marşı'nın, ilgisizlikten ölen yazarıydı. İstiklal Marşı'nı Türk milletine armağan ettikten sonra gönüllü sürgüne gitti. Bunun nedeni hiç araştırılmadı, neden gönüllü sürgün istediği hiç sorgulanmadı. Milli şairimizin sürgündeki yıllarını ve milli marşımızın ilk kez tarih sahnesinde nasıl yer aldığını derledik.

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

M. Ertuğrul Düzdağ'ın araştırmaları bugün net bir şekilde gösteriyor ki Mehmet Akif Ersoy, kurtuluşuna gayret ettiği vatanının polisleri tarafından taciz edilecek denli takip edilmesi başta olmak üzere, işsiz bırakılıp meclisten uzaklaştırılması, bir emeklilik maaşının bile ona çok görülmesi, yani özetle yaşam hakkının elinden alınması dolayısıyla Mısır'a gitmişti.

Her ne kadar ardından "Türkiye'de kalıp direnebilirdi" diye eleştiriler yapılsa da M. Ertuğrul Düzdağ, böyle bir şeyin gerçekleşmesi durumunda bunun ilk önce "İstiklal Marşı" ve "Safahat" gibi eserlere zarar vereceğini ve dolayısıyla dönemin şartları açısından Mehmet Akif'in Mısır'a gitmesinin doğru bir karar olduğunu belirtiyor.

  • 10
  • 36
SESSİZ SAKİN BİR HAYAT YAŞIYORDU
SESSİZ SAKİN BİR HAYAT YAŞIYORDU

Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.

Mehmet Akif'in Mısır'da geçirdiği günlerinde maddi ve manevi destekler veren en önemli isim Said Halim Paşa'nın kardeşi Abbas Halim Paşa idi. Mehmet Akif oradaki ilk yıllarında inzivaya çekilmiş, Kahire'nin uzağında kalan Hilvan köyünde sessiz sakin bir hayat yaşıyordu.

  • 11
  • 36

Fakat Mehmet Akif'in orada konforlu bir hayat yaşadığı söylenemez. Düzenli bir geliri olmadığından mahalledeki kasaptan eczaneye kadar bütün esnafa borçlanmıştı. Dostlarından mizacı gereği utana sıkıla borçlar istemişti. Farklı hatıratlardan yola çıkıldığında görülüyor ki kendisine yardımcı olan Abbas Halim Paşa'ya da durumunu anlatmaz, ondan çok şey istemez.

  • 12
  • 36

Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!

On yıldan fazla süren Mısır dönemi geçim sıkıntısı yanında eşinin müzmin bir asabî rahatsızlığa müptelâ olması, çocuklarını arzu ettiği gibi yetiştirememesi, vatan hasreti, İslâm âleminin perişan halinin kendisinde doğurduğu büyük ıstıraplarla geçti. Kahire'de bulunduğu yıllarda Mehmed Âkif, kendisini daima himaye eden Abbas Halim Paşa ile ailesi ve orada tahsilde bulunan Türk talebelerle teselli bulmaya çalıştı. Abdülvehhâb Azzâm gibi Mısırlı ilim ve fikir adamlarıyla dostluklar kurdu. Bu arada 1933 yılı sonlarında Safahat'ın yedinci ve son kitabı olan Gölgeler'i Kahire'de bastırdı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN