Korsanlığın tarihi: Korsanlıktan yetişen Osmanlı denizcileri
Korsanlar, denizlerde gerçekleştirdikleri yağma faaliyetleri ve bunlara ilişkin hikâyelerle zihinlerimizde yer ettiler. Günümüzde olumsuz bir çağrışımda bulunsa da korsanlık, geçmiş dönemlerde denizlere hâkim olmanın, sahil ve deniz ticaretini korumanın önemli bir mihenk taşıydı. Nitekim korsanlar, İslam dünyasında cihad ve gaza anlayışının bir parçası olarak kabul görmüş; Osmanlı deniz donanmasının kuruluşunda ise korsanlıktan yetişen denizciler etkili olmuştu.
Giriş Tarihi: 07.04.2021
17:58
Güncelleme Tarihi: 08.11.2021
11:08
Sesli dinlemek için tıklayınız.
MACERALAR DENİZİ: AKDENİZ
Akdeniz, coğrafi açıdan avantajları ile korsanlık faaliyetlerine olanak tanıyan bir yapıya sahiptir.
🔸 İlk fetihlerin ardından Akdeniz "maceralar denizi" olarak adlandırılmış ve güney sahilleri daha çok Müslümanların, kuzey sahilleri ise Hristiyan korsanların egemenliğinde olmuştur.
🔸 7. yüzyıl itibariyle Batı Akdeniz kıyılarına ve çeşitli adalara Müslümanlar tarafından deniz seferleri düzenlenmiştir.
🔸 8. yüzyılda Emevî kumandanı Mûsâ b. Nusayr'ın döneminde Arap ve Berberi denizcilerin Sicilya, Sardinya ve Korsika adalarına baskınlar yaptıkları bilinir.
🔸 9. yüzyılda Malta, Sicilya ve Kasvara'da, ardından Balear adalarının Endülüs Emevilerinin eline geçmesinde Müslüman korsanlar önemli görevler üstlenmişlerdir.
🔸 İbn Haldun'un El İber 'de belirttiğine göre, uzun yıllar boyu Müslüman korsanlar, Fransa sahillerine ve adalarına seferler düzenlemişler ; rastladıkları kâfir gemileriyle savaşıp bol miktarda ganimet ve esirle dönmüşlerdir.
(x) 📕 Bir dünya tarihi niteliği taşıyan eser: Mukaddime
Müslüman gemilerinin açık denizlerde rahatça dolaştıklarını belirten İbn Haldun, bir düşmana rastladıklarında ona hücum etmekten geri durmadıklarını ifade etmiştir.
🔸 Öte yandan 9. ve 10. yüzyılda papalığın tehditlerine rağmen Müslüman korsanlarla İtalya sahillerindeki ticaretle ünlü bazı şehirler iş birliği yapmışlardır.
🔸 Öyle ki İmparator II. Louis, Napoli'yi Palermo gibi Kuzey Afrika'nın bir şubesi olmakla suçlamıştır.
🔸 Napoli, Müslüman korsanlar için güvenilir bir sığınma yeri olmuş; korsanlara gereken erzak, silah ve ganimetten pay verilmiştir.
(x) 🚢 Coğrafya ve astronomi çalışmalarıyla bir Osmanlı denizcisi: Seydi Ali Reis
TÜRKLERDE İLK KORSANLIK FAALİYETLERİ
Türklerde "deniz gazileri" manasındaki ilk korsanlık hareketi, Malazgirt Savaşı sonrası yıllarda Çaka Bey ile başlamıştır.
🔸 Ardından çeşitli Türk komutanları ve beyleri sayesinde hem Akdeniz'de hem de Karadeniz'de fetihler yapılmıştır.
🔸 Karasi, Saruhan, Aydın ve Menteşe beyliklerine mensup leventler Ege denizinde korsanlık faaliyetlerinde bulunmuşlardır.
🔸 Osmanlı Devleti, deniz teşkilatını oluşturmada korsanlık yapan bu kişilerden yararlanmıştır.
🔸 Tarihin en büyük denizcilerinden olan Pîrî Reis'in kaleme aldığı Kitâb-ı Bahriye 'de, "pirimiz" olarak bahsettiği denizci Kemal Reis, bu korsanlardan biridir.
VIDEO
KORSANLIKTAN YETİŞEN OSMANLI DENİZCİLERİ
Bir korsan olan Kemal Reis, Piri Reis'in amcasıdır ve Sultan II. Bayezid döneminin en ünlü kaptanlarındandır.
🔸 Piri Reis, çocukluk yıllarından sonra amcasının gemisinde yer almış ; 1487'de İspanya'daki Müslümanların yardımına gitmiştir.
🔸 1491-1493 yılları arasında Sicilya, Sardunya, Korsika adalarına ve Fransa kıyılarına yapılan akınlara katılmıştır.
🔸 Piri Reis, 30 yıl boyunca amcası Kemal Reis ile Akdeniz'de hem korsanlık faaliyetlerinde hem de Osmanlı İmparatorluğu hizmetindeki deniz seferlerinde yer almıştır.
Pîrî Reis, bu faaliyetleri ile ilgili Kitâb-ı Bahriye 'de şöyle yazmıştır: "Akdeniz'de seyrederdik o zaman/Kâfirlere vermezdik aman."
🔸 Osmanlı Devleti'ne hizmet veren diğer büyük denizcilerin de çoğu korsanlıktan yetişmişlerdir.
🔸 Turgut Reis, Seydi Ali Reis, Sinan Reis, Sâlih Reis ve Murad Reis korsan kökenli denizcilerimizdendir.
🔸 Özellikle 16. yüzyıldan itibaren Akdeniz hâkimiyeti açısından bu denizciler, Osmanlı Devleti'ne büyük katkı sağlamışlardır.
(x) 🚢 20 maddede Piri Reis hakkında bilmeniz gerekenler
OSMANLI TARİHÇİLERİ KORSANLIĞI NASIL TANIMLAMIŞLARDI?
16. yüzyıl Osmanlı tarihçisi Selânikî Mustafa Efendi, Akdeniz'de korsanlık yapan kişileri "cihad ve gazâda olan benâm korsan ve kurnaz levend taifesi" olarak tanımlamıştır.
🔸 17. yüzyılda yaşayan Kâtip Çelebi, korsan olmayan acemi kaptanlara denizin durumu ve deniz savaşı konusunda korsanlardan bilgi alınması gerektiğini belirtmiştir.
🔸 Osmanlı donanma tarihi hakkında kaleme aldığı Tuhfetü'l-kibâr adlı eserinde korsanları "kurt denizciler" olarak tanımlamıştır.
🔸 16. yüzyılda yaşayan Osmanlı şeyhülislamı ve tarihçisi Kemalpaşazâde, Tevârîh-i Âl-i Osmân eserinde eski Amasra'yı anlatmıştır.
🔸 Kemalpaşazâde, "ol havalide gemiyle harâmisi gezip kimi bulursa aldığından" şeklinde yağma faaliyetlerinde bulunan korsanlardan "harâmi" olarak bahsetmiştir.
İSLAM HUKUKU AÇISINDAN KORSANLIK NASIL GÖRÜLMÜŞTÜ?
Korsanlık, İslam hukuku açısından cihadın bir parçası olarak görülmüş ve "deniz gazası" manası verilen bu faaliyette korsanların aldıkları ganimetler meşru sayılmıştır.
🔸 Fıkıh esasları bakımından her gemi, bir kale gibi telakki edilmiş ve onu muhasara edenlerin ganimeti paylaşma kuralları uygulanmıştır.
🔸 Yalnızca gasp ve öldürme amaçlı gerçekleştirilen korsanlık faaliyetleri ise "hırâbe" olarak kabul edilmiştir.
🔸 Güvenliği yok etme, gasp, karışıklık çıkarma, korku salma gibi amaçlar taşıyan korsanlar, "Allah ve Resulüne karşı savaşanlar ve yeryüzünde düzeni bozmaya çalışanlar..." ayetinden hareketle fiillerin derecesine göre cezalandırılır.
(x) Maide suresinin 33. ayetinin tefsiri 📕 ve meali 🔊
🔸 Eşkıyalık olarak görülen bu faaliyetlerde malı gasp edilenin Müslüman ya da gayrimüslim olması sonucu değiştirmez.