Maddelerle tarihteki evlilik gelenekleri
Gündelik hayatımızın bir parçası olan evlilik ritüellerinin tarihi kökenlerini merak ettiniz mi? Alyans takma geleneğinin ilk ne zaman ortaya çıktığını, gelinlerin başlarına neden buğday serpildiğini, sağdıçların düğün esnasında ve sonrasında üstlendiği değişik rolleri biliyor muydunuz? İşte maddeler halinde tarihteki evlilik geleneklerine dair birtakım detaylar...
Giriş Tarihi: 13.05.2020
09:35
Güncelleme Tarihi: 13.05.2020
12:27
Günümüzde "gelinlik" olarak adlandırdığımız düğün elbiseleri de geçmişte evliliğe adımın önemli parçalarından biriydi. Eski Roma'da gelinin düğün elbisesi için sarı renk tercih edilir ve gelinin yüzünü alev sarısı bir tül kapatırdı. Kullanılan bu örtü veya tüller kimi zaman zarafetin ve entrikanın, alçakgönüllülüğün ve yas tutmanın sembolü olmuştur.
Kuzey Avrupa ülkelerinde sadece kaçırılan gelinler örtü takardı. Renginin bir önemi yoktu, önemli olan onun aracılığıyla gizlenmekti. M.Ö 4. yüzyıla kadar Yunanlıların ve Romalıların düğünlerinde ince, transparan duvaklar revaçtaydı. Bunlar saça iliştiriliyor ya da kurdelelerle tutturuluyordu. Ayrıca duvak ve gelinlik için sarı renk tercih ediliyordu.
Ortaçağ'da renk temel sorun olmaktan çıktı. Kumaşın zenginliği ve süsleme aksesuarları önem kazandı. İngiltere ve Fransa'da yazarlar düğünlerde beyaz giyme adetine dair ilk olarak 16. yüzyılda yorumda bulunmuşlar. Beyaz saf ve temizliği simgelediği için gelinlikte bu renk tercih edilmişti. Fakat bu durum birtakım tartışmalara yol açtı. 18. yüzyılın sonuna doğru beyaz, çoktan standart gelinlik rengi haline gelmişti. Moda tarihçileri bunu, o dönem elbiselerin çoğunun beyaz olmasına ve beyazın resmi giyimin rengi haline gelmesine bağlıyorlar. 1813'te ilk beyaz gelinlik ve duvak modelleri Fransız gazetesi Journal de Dames'te çıktı. Bu noktadan itibaren de beyaz iyice yaygınlaşmaya başladı.