Arama

Mimar Sinan'ın İstanbul'a armağan ettiği medreseler

Osmanlı'ya özgü mimari kimlik oluşturan Mimar Sinan, gelenekleri yadsımayan bir yenilikçi, dahice sentezler üreten bir mimardı. Bir anlamda da mimaride "deha"nın ölçüsüydü. Yaptığı eserler için "Dünya durdukça, eserlerimi gören aklıselim sahiplerinin, çabamın ciddiyetini göz önünde bulundurarak bana insaf ile bakacaklarını ve beni hayırlı dualarla anacaklarını umarım…" diyen Mimar Sinan'ın İstanbul'a armağan ettiği medreseleri sizler için derledik.

  • 12
  • 14

Medrese Haliç'e doğru eğilimli, kuzey yönünde istinat duvarıyla sınırlanan bir teras üzerinde yükselmektedir. Medresenin yapıldığı yer, Rüstem Paşa'nın üstadı Hoca Kasım'ın Tekye Mescidi'nin karşısında yer alır. Rüstem Paşa Hoca Kasım'ın mescidin masraflarını kendi vakfiyesinden karşılamış ve hatta yapıya bir minber hediye etmiştir. Ayvansarayi, paşanın yapının karşısındaki bu yeri uğurlu sayarak medresesini buraya inşa ettirdiğini söyler.

  • 13
  • 14

Medrese, eski bir plan şemasını kendi yorumuyla yeniden uygulayan Sinan, sanat hayatı boyunca sürdürdüğü arayışa bu yapıyla bir halka saha ekledi. Medrese binasında, Osman mimarisinde ilk kez Amasya Kapıağası Medresesi'nde uygulanan sekizgen planlı avlu düzenini tekrar etmiş ve yeni çözümler getirerek eski tasarımı geliştirmiştir. Dışarıdan kare biçimli olan medresenin içine girince kendinizi sekizgen, ortası kümbet biçiminde şadırvanlı, huzur dolu bir avluda bulursunuz.

  • 14
  • 14

Mimarbaşı, köşe dönüşlerini zorlayan eski şemaya, medrese binasını büyük bir kareye çevirerek, çözüm getirdi. Avlu çepeçevre eş yükseklikte revaklarla çevrilidir. Kıbleye doğru yönlendirilen dershane, girişe dik eksen üzerindedir. Revakların gerisine hücreler dizilidir. Medresenin değişik boyut ve plan düzenlerine sahip, tek tip olmayan toplam 22 hücresi vardır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN