Müslümanların tarihi keşfi: Yel değirmeni
Bir ülkenin kalkınmasında en önemli kalemlerden biri olan üretim için, hiç şüphesiz enerjiye ihtiyaç vardır. Petrolle çalışan makinelerin icadından önce bu ihtiyaç, sürdürülebilir kaynaklardan elde ediliyordu. Bin yıl öncesinin İslam dünyasında enerjinin bir kısmı sudan elde ediliyor; suyun kemerlere çıkarılarak şehirlere iletilebilmesi için krank mili sistemine benzer makineler kullanılıyordu. Buğday öğüten değirmenleri döndürmek için su gücünden yararlanılıyor; ayrıca, İslam dünyasının kurak bölgelerinde alternatif enerji kaynakları aranıyordu.
Giriş Tarihi: 24.11.2018
18:14
Güncelleme Tarihi: 24.11.2018
18:16
BESİNLERİ ÖĞÜTMEK VE SULAMAK AMACIYLA KULLANILDI
Daha sonra rüzgâr gücü, mısır öğütülen değirmen taşlarını döndürmek ve sulama amacıyla su çekmek için yaygın olarak kullanılmaya başlandı.
10'uncu yüzyılda yaşamış Arap coğrafyacı Mesudi, bu uygulamanın ilk kez yapıldığı yer olması bakımından İran'ın Sistan ve civar illerini "rüzgâr ve kum ülkesi" biçiminde tarif ediyor ve şu bilgilere yer veriyordu:
"Bu bölgenin karakteristik bir özelliği, bahçe sulamasında kullanılan pompaları çalıştırmak için rüzgâr gücü kullanılmasıdır."
YEL DEĞİRMENLERİ NASIL İNŞA EDİLİRDİ?
İki katlı yapılar olan ilk yel değirmenleri kale kulelerine, tepelere ya da kendi platformları üzerine kurulurdu.
Üst katta değirmen taşları, alt katta ise kumaşla kaplanmış altı ya da on iki kanat tarafından döndürülen çarklar bulunurdu. Bu çarklar üst değirmen taşını döndürürdü . Alttaki odanın duvarları oyulmak suretiyle dört tane kanal açılırdı.
Dar ucu içeriye bakan bu kanallar sayesinde rüzgâr kanatlara doğru yönlendirilir, böylece kanatların hızı artırılırdı.
RÜZGÂR HESABI NASIL YAPILIRDI?
Dönemin yel değirmenlerine ait tasvirlerde, tahta bir silindirin ucuna bağlı bir değirmen taşının bulunduğu anlatılır.
Değirmen taşı, kuzeydoğu yönünden esen rüzgârı yakalayabilmek amacıyla bu yönü açık bırakılmış bir kule içinde, dikey konumda duran yarım metre genişliğinde, üç buçuk ila dört metre yüksekliğinde olurdu.
Bu silindirin üzerine, mil gövdesi boyunca çalı, çırpı ya da palmiye yapraklarından yapılmış yelken benzeri kanatlar iliştirilirdi. Kulenin içerisine doğru esen rüzgâr bu kanatları itiyor ve mil gövdesini ve değirmen taşını döndürüyordu.
BUGÜNKÜ MAKİNE MÜHENDİSLERİNİN ÖNCÜLERİ
Su değirmenlerinin ve yel değirmenlerinin ilk kez kullanılması makine mühendisliğini önemli ölçüde etkiledi.
Ayrıca, bu değirmenlerin inşaatından bakımına kadar birçok yeni iş kolunun doğmasını sağladı. Bu işi yapan değirmenci ustaları ve çırakları bugünün makine mühendislerinin öncüleriydiler.
Fikriyat