Arama
Barbaros Hayrettin Paşa'nın alamadığı tek şehir: Kotor
Balkanlar'ın kendisini koruyabilmiş en güzel şehirlerinden olan Kotor aynı zamanda Barbaros Hayrettin Paşa'nın bizzat kuşatıp da alamadığı tek şehir. Orta Çağ mimarisinin yaşayan örneği olan şehir, İtalyan tarzını tüm inceliklerini ve kendine has soğukluğu ile bünyesinde barındırıyor.
◾ Barbaros Hayrettin Paşa, Kotor Körfezi'ne girip, buradaki zinciri ve güvenlik hattındaki kaleyi geçerek yani aslında iki tane büyük engeli aşarak Kotor'a kadar gelir.
◾ Yaklaşık bir hafta Kotor'u yoğun top atışlarıyla teslim almaya çalışır. Fakat Barbaros Hayrettin Paşa , donanmasını kalenin önünden çekmek zorunda kalı. Şehri teslim alamaz ve bölgeden çekilir.
◾ Osmanlı yaptığı anlaşma ile Kotor'u özel yapı olarak Venediklilerin kontrolüne bırakır. Böylece Barbaros'un bölgede kuşatıp da alamadığı tek şehir Kotor olur.
◾ Şehirde hala hissedilen Venedik kültürü aynı zamanda şehri doğal bir liman şehri haline getirir. Şehir ziyaretçilerine günümüzden ayrı, başka bir zaman diliminde olduklarını hissettirir.
◾ Kotor'un korunmuş yapıları, denizi ve doğası insanların şehre gitmek, görmek için en büyük sebeplerini teşkil ediyor. Kotor Körfezi de misafirlere güzel bir manzara sunuyor.
◾ Kotor'a çok yakın bir bölgede bulunan Bar şehri ise yaklaşık 250 senelik bir zaman dilimi boyunca Osmanlı hükümranlığı altında kaldı.
◾ Şehir restorasyon geçiren bir kaleye de sahip. Şehirde Türk hamamı, evleri ve çeşitli Osmanlı eserleri hala korunmuş halde bulunmakta.
◾ Kültürel etkileşim sadece mimari ile sınırlı değil. Bar'da uzun yılların getirdiği bir Türk kültür havası hakim. Şehir hayatında hala kullanılan üç yüz Türkçe kökenli kelime bulunuyor. Bunlar arasında "yastık, yorgan, çizme, çay, kahve, zeytin" gibi kelimeler mevcut.