Osmanlı arşiv belgelerinde depremler
Konumu sebebiyle tarihin her döneminde göz önünde olan İstanbul, asırlar boyunca medeniyetlerin merkezi oldu. Kültürel birikimi, tarihsel yönü, birbirinden değerli eserleri ve sosyal önemi ile dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilen İstanbul, tarih boyunca doğal afetlerden sıklıkla etkilendi. Osmanlılar döneminde gerçekleşen 1509, 1766 ve 1894 tarihli depremler şehre büyük ölçüde zarar verse de Osmanlılar her seferinde şehri daha da güzel şekilde ayağa kaldırdılar. Sizler için Osmanlı arşivlerinde bulunan deprem kayıtlarını inceledik.
Giriş Tarihi: 14.02.2023
18:16
Güncelleme Tarihi: 15.02.2023
17:56
◾ Sultan III. Mustafa 'nın hükümdarlığı döneminde 1766 tarihinde meydana gelen İstanbul Depremi, İzmit'ten Tekirdağ'a kadar olan büyük bir coğrafyayı etkiledi.
◾ Depremin ardından çevre vilayetler bölgeyi tekrar ayağa kaldırmak için seferber oldu. "Selanik Kādīsı'na ve Selanik Mütesellimi'ne hüküm ki" diye başlayan tarihi belge de taş binaların tekrar inşası ve tamiratı için Selanik'ten kireç işçisi isteniyor.
Tarihte İslam coğrafyalarında meydana gelen depremler
Arz-ı bendeleridir ki,
Bundan mukaddem vukū' bulan zelzele sebebi ile Çekmece-i Sagīr kasabasında vâki' hân ve dekakîn ve menâzil münhedim ve harâb ve zehâ'ir-i mevcûdeleri telef ve zāyi' olmakdan nâşî mukaddemâ Dersaâdet'e gelen Leh Elçisi içün verilmesi fermân olunan ta'yînât ve levâzım-ı sâ'ireden yetmiş üç târihinde olduğu vechile ahâlî-i kasabanın arzuhâl ve istid'âlarına binâ'en Küçükçekmece'den Galata'ya gelince iktizā eden bârgîr ve araba ve çıvgar ücretleri cânib-i mirîden verilmek üzre der-kenâr olunduğu vechile yetmiş dokuz senesi evâhir-i Zilhiccesinde emr-i şerîf i'tâ olunmakdan nâşî elçi-i mesfûrun ta'yînât-ı yevmiyyesi Gümrük Emîni Ağa ma'rifetiyle verilüp ancak kasaba-i mezkûreden Beyoğlu nâm mahalle gelince nakilleri içün sâhib-i arzuhâl ma'rifetiyle verilen elli re's binek ve elli çift çıvgar bârgîrlerine sekiz aded sirem arabalarının iktizā eden ücretleri i'tâ olunmasını mükârî el-Hâc Hasan işbu arzuhâliyle istid'â ve elçi-i mûmâ-ileyhin mihmândarı ağa kulları dahi i'lâm eder. Mûcebince sâbıkı feyleriyle(?) ile ücretleri Başmuhâsebe'den hesâb etdirildikde kırk iki buçuk guruş etmekle yirmi bir buçuk guruşa tenzîl olunup mâ'adâ yirmi bir guruş verilmek üzre Başmuhâsebe'ye kayd olunup tezkiresi verilmek bâbında fermân devletlü, sa'âdetlü sultânım hazretlerinindir.
Tezkire dâde. Fî gurre-i Ca sene [1]180. Sûret.
Telhîsi mûcebince Başmuhâsebe'ye kayd ve tezkiresi verilmek buyuruldu. Fî 27 R sene [1]180
◾ 1766 yılında gerçekleşen deprem neticesinde büyük yıkım alan İstanbul, çevre illerden temin edilen malzemelerin yanında büyük bir insan gücü ile kısa sürede ayağa kaldırıldı.
◾ Bu doğa felaketi sürecinde dahi hassas davranan Osmanlı Devleti, Leh elçisine verilecek ücretleri ertelemedi . III. Mustafa'nın iradesi neticesinde hazırlanan evrakta bu ücretin hazine tarafından ödenmesine hükmedildi.
Geçmişten günümüze sahra hastaneleri
Yıldız Saray-ı Hümâyûnu Başkitâbet Dâiresi 371
Ahâlînin havf ve dehşetini mûcib olmamak üzre hareket-i arz vukū'âtı hakkında gazetelere tahfîf-i lisân etdirilmesi muktezā-yı irâde-i seniyye-i hazret-i hilâfet-penâhîden olmağın ol bâbda emr ü fermân hazret-i veliyyü'l-emrindir.
Fî 10 Muharrem sene [1]312 ve fî 2 Temmuz sene [1]310.
Ser-kâtib-i Hazret-i Şehriyârî Bende Süreyyâ
◾ Sultan II. Abdülhamid Han döneminde gerçekleşen 1894 depremi maddi yıkımın yanında manevi olarak da halkın halet-i ruhiyesini olumsuz yönde etkilemişti.
◾ Halkı korku ve dehşete düşürmemek için yayınlanan bu emirde, deprem haberlerini neşreden gazetelerin daha yumuşak ve sükunet dolu bir dil kullanmaları istenmiştir.
Depremi anlatan sure: Zilzal