Osmanlı’da ticaret nasıl yapılırdı?
Osmanlı Devleti, kuruluşunun ardından ticari hayatın içinde yer almış ve elinde bulundurduğu iktisadi imkânlarla henüz bir beylikken dahi çevresindeki beyliklere karşı büyük bir üstünlük sağlamıştı. Özellikle büyük ticaret yolları üzerinde kurulmuş olması, bu üstünlüğün oluşmasında başlıca sebepti. Peki, Osmanlı'da ticaret nasıl yapılırdı? İmparatorluk topraklarında ihracı yasak mallar hangileriydi? Bu yasakların sebebi neydi? Ölen yabancı bir tüccarın malları kime kalırdı? Bu soruların cevabını derledik.
Giriş Tarihi: 09.01.2020
10:36
Güncelleme Tarihi: 11.02.2022
11:52
TİCARETTE ÜSTÜNLÜĞÜ NASIL ELE GEÇİRDİK?
Osmanlı tebaası olan gayrimüslimlerin ticarette üstünlüğü ele geçirmeleri, 18'inci yüzyılın ikinci yarısından itibaren Avrupalı devletlerin Osmanlı ticaretinde hâkim bir unsur haline gelmesiyle oluşmuştur.
DEVLETİN TİCARET KONUSUNDAKİ AMACI NEYDİ?
Halil İnalcık, Osmanlı iktisadi zihniyetinin Ortadoğu'daki devlet ve toplum anlayışıyla yakından bağlantılı olduğunu belirtir. Devletin ana amacı yönetenlerin gücünü pekiştirmek ve genişletmekti.
Bunu sağlamanın yolu da zengin gelir kaynaklarına sahip olmaktı. Zengin gelir kaynakları da, üretici sınıfı refaha kavuşturan şartların sağlanmasıyla oluşabilirdi. Bu yüzden devletin asli görevi bu şartları oluşturmak ve ayakta tutmaktı.
TARIM VE TİCARET HACMİNİ ARTIRMAYA TEŞVİK ETTİLER
Osmanlı idarecileri ticari merkezler ve yollar geliştirmeye, halkı tarım sahalarını genişletmeye ve ticaret hacmini artırmaya teşvik etmekteydiler. Nitekim Osmanlılar, izledikleri siyasetle Bursa, Edirne ve İstanbul'u, yani üç Osmanlı başkentini de önemli birer ticaret merkezi haline getirmişlerdi. Devletin temel ekonomik işlevi buydu, ancak her zaman devletin mali ve siyasi çıkarları ön plandaydı.
OSMANLI AHLAK KİTAPLARINDA TİCARET KÖTÜLENMİŞ MİDİR?
Osmanlı döneminde bazı teorik kitaplarda ticaret yapılacak en son meslek olarak gösterilir. Ancak bu genel bir kanaat değildir.
Birçok kitapta da tam tersi bir durum olarak tüccarlığın Hz. Peygamber'in mesleği olması nedeniyle en şerefli meslek olduğu zikredilir.
HER ESNAF BİRLİĞİNİN BİR PİRİ VARDI
Osmanlı İmparatorluğu'nda faaliyet gösteren her esnaf birliğinin bir piri vardı.
Hz. İdris terzilerin, Hz. Yusuf saatçilerin, Hz. Davud demirci ve zırhçıların, Hz. Adem çiftçilerin, Hz. Muhammed ise tüccarların piri sayılırdı.