Arama

  • Anasayfa
  • Galeri
  • Tarih
  • Osmanlı'nın hastalıklara geçit vermeyen karantina adası; Urla Tahaffuzhanesi

Osmanlı'nın hastalıklara geçit vermeyen karantina adası; Urla Tahaffuzhanesi

Dünyada bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu yıllarda, Osmanlı topraklarını deniz yoluyla gelecek hastalıklardan korumak için İzmir'de Karantina Adası üzerine yapılan ve günümüzde dünyanın en iyi korunmuş ada tahaffuzhanesi olarak gösterilen sağlık merkezini inşa etti. Yurt dışından gelen gemilerden hastalığın yayılma ihtimaline karşı Osmanlı bütün tedbirini aldı. Peki, Osmanlı'da salgın hastalık riski nasıl azaltıldı? Urla Tahaffuzhanesinde karantina süreci nasıl işlerdi?

  • 4
  • 11
KUTSAL TOPRAKLARI HASTALIKLARDAN KORUDU
KUTSAL TOPRAKLARI HASTALIKLARDAN KORUDU

Yolcuları ve personeli arasında bulaşıcı hastalık görülen gemilerin karantina sürelerini geçirmeleri, gerekli sağlık önlemlerinin alınması ve hastaların tedavi edilmeleri için 1865'de Urla ilçesi açıklarına inşa edilen tahaffuzhane, hem Anadolu'yu hem de Balkanlardan hacca gideceklerin durağı olması nedeniyle kutsal toprakları da hastalıklardan korudu.

  • 5
  • 11
KARANTİNADA SÜREÇ NASIL İŞLEDİ?
KARANTİNADA SÜREÇ NASIL İŞLEDİ?

Urla Tahaffuzhanesi, Osmanlı'nın veba, tifo, tifüs gibi ölümcül hastalıkların yayılmasını önlemek için inşa ettiği ve dünyadaki 3 ada tahaffuzhanesinden biriydi. 1880 yıllarda ortaya çıkan salgından korunmak için inşa edilen karantina adasında şüpheli görülen gemiler buralarda demirletilir ve kontrolleri yapılırdı.

Osmanlı topraklarına başka ülkelerden deniz yoluyla gelenlerin adanın 1 mil açığında demirlerdi. Adadan filikayla giden görevli de gemide hasta olup olmadığını kontrol ederdi.

Hasta varsa bunlar filikalarla hastaneye taşınırdı. Diğer yolcular da yine filikalarla iskeleye getirilir buradaki banyolarda temizlenip kıyafetleri ve eşyalarının da buharlı kazanlarda sterilize ederdi.

Tahaffuzhaneye gelen yolcular, önce kıyafetlerini çıkartıp numaralı filelere koyardı. Sonrasında bu eşyalar 360 derece dönebilen dolaplara yerleştirilirdi. Görevliler bu dolapları çevirerek gelen kişileri görmeden kıyafetlerini alabilirlerdi.

Yolculara sabun havlu takunya gibi eşyalar verilir ve sterilize edilmiş su ile yıkanmaları sağlanırdı. Duştan çıkan insanlara dezenfekte edilmiş kıyafetleri geri verilir ve doktor muayenesine giderdi. Bu muayenede hastalığı olmayanlar yolculuğuna devam ederken hastalık belirtisi olanlar ise adada misafir edilirdi.

  • 8
  • 11
OSMANLI’NIN İNSANA VERDİĞİ DEĞERİ GÖSTEREN ÖRNEKLERDEN BİRİ
OSMANLI’NIN İNSANA VERDİĞİ DEĞERİ GÖSTEREN ÖRNEKLERDEN BİRİ

Tahaffuzhanede yolcuların ipekli eşyaları için ayrı bir kazan bulunurdu. İpeğin korunması için bitki özünden yapılmış bir solüsyonun kullanılırdı. Bu solüsyonun yumuşatıcı bir etkisi vardı.

Bu ayrıntı, Osmanlı'nın sadece kişiyi değil, onun malzemelerini arındırırken bile ince düşündüğünü insana verdiği değeri gösteren örneklerden biriydi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN