Arama

Osmanlı'nın ilk müderrisi Davud-i Kayseri

Büyük ilim tarihimize adını altın harflerle yazdırmaya hak kazanmış ulema öncüsü Davud-i Kayseri, "dünya bilinmeden ahiret anlaşılmaz" esasına bağlıydı ve gösterişten uzak bir tutumla ömür sürdürdü. Osmanlı'nın ilk müderrisi ve ilk düşünürlerinden bir tanesiydi. Vahdet-i vücud nazariyesini felsefî mahiyette yorumlayan ve savunan ilk sufi müellifti. Bütün tabiat olaylarını enerji ve enerji değişimiyle açıklayan fizik ve felsefe doktrini enerjetizmi, Batı'da bu görüşün kurucusu olan Wilhelm Ostwald'dan altı yüzyıl önce Davud-i Kayseri temellendirmişti. İşte, bilimden tasavvufa eğitimden felsefeye birçok alanda kendini göstermiş büyük alim…

  • 16
  • 33

Zâhirî ilimlerle tasavvufu kendinde birleştiren Dâvûd-i Kayserî özellikle İbnü'l-Fârız, İbnü'l-Arabî ve Abdürrezzâk el-Kâşânî gibi büyük sûfîlerin geliştirip sistemleştirdikleri vahdet-i vücûd nazariyesini benimsemişti.

  • 17
  • 33
FİLOZOFLARI TENKİT EDEBİLECEK KADAR FELSEFE BİLİYORDU
FİLOZOFLARI TENKİT EDEBİLECEK KADAR FELSEFE BİLİYORDU

Ayrıca Aristo gibi Yunan filozoflarıyla Ebü'l-Berekât el-Bağdâdî gibi İslâm filozoflarını tenkit edebilecek seviyede felsefe bilgisine sahipti. Vahdet-i vücûd nazariyesini felsefî mahiyette yorumlayan ve savunan ilk sûfî müelliftir. Bu görüş, onun eserleri sayesinde Anadolu'nun dışında özellikle İran'da yayılma imkânı bulmuştur.

  • 18
  • 33
TARİKAT MENSUBU BİR ŞEYH DEĞİLDİ
TARİKAT MENSUBU BİR ŞEYH DEĞİLDİ

Dâvûd-i Kayserî, tasavvufî düşünce açısından İbnü'l-Arabî'nin yolunu takip etmekle birlikte tarikat mensubu ve irşad faaliyeti yürüten bir şeyh değildir. Bazı kaynaklarda İbnü'l-Arabî'ye nisbet edilen Ekberiyye tarikatı müntesibi olarak gösterilmesi, Şeyh-i Ekber'in düşünce sistemini benimsemiş olmasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca Ekberiyye diğer tarikatlar gibi âdâb ve erkânı olan bir tarikat değildir. Bu kaynaklarda Dâvûd-i Kayserî'nin tarikat silsilesi, hocası Abdürrezzâk el-Kâşânî ve Sadreddin Konevî vasıtasıyla İbnü'l-Arabî'ye ulaştırılmaktadır.

  • 19
  • 33
BATI’DAN ALTI YÜZ YIL EVVEL BİLİMİ TEMELLENDİRDİ
BATI’DAN ALTI YÜZ YIL EVVEL BİLİMİ TEMELLENDİRDİ

Dâvûd-i Kayserî tabiat felsefesiyle ilgili görüşleri açısından da önemli bir düşünürdü. Tabiatta var olan her şeyin esasını ve bütün tabiat olaylarını enerji ve enerji değişimiyle açıklayan fizik ve felsefe doktrini enerjetizmi, Batı'da bu görüşün kurucusu olan Wilhelm Ostwald'dan (ö. 1932) altı yüzyıl önce Dâvûd-i Kayserî temellendirmiştir.

  • 20
  • 33
TABİATTAKİ HER ŞEY ATOM VE MOLEKÜLLERDEN OLUŞMUŞTUR
TABİATTAKİ HER ŞEY ATOM VE MOLEKÜLLERDEN OLUŞMUŞTUR

Ona göre tabiatın da içinde yer aldığı görünür görünmez maddî ve ruhî bütün varlıkların toplamı olan âlem Allah'ın isim ve sıfatlarının tecellisidir. "Küllî unsur" adını verdiği tabiattaki her şey atom (cüz) ve moleküllerden (mürekkeb) teşekkül etmiştir. Varlıkların nitelik ve niceliğini atom ve moleküller tayin eder. Tabiat kendi özünde enerjiden ibarettir. Enerjinin özelliği ve tezahürü ışık ve ateş olmasıdır. Dâvûd-i Kayserî bu fikrini, "Sonra O, özü duhân olan gökyüzüne yöneldi" (Fussılet 41/11) âyetinde geçen "duhân" kelimesine dayandırır.

Ona göre tabiattaki her şeyin kendisinden oluştuğu duhân enerjinin şekil almamış durumudur. İlk enerji olan duhân zaman içinde çok çeşitli formlar almış ve varlıkların şeklini belirleyen dört unsura (su, hava, ateş ve toprak) dönüşmüştür.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN