Arama

Süleymaniye’nin sırları

Kanuni Sultan Süleyman'ın hükümdarlığında "Muhteşem Yüzyıl" olarak bilinen bir devre haşmetli eserlerle mührünü bastı Mimar Sinan. "Kalfalık eserim" dediği Süleymaniye Camii'nde öyle mimari incelikler kullandı ki, bugünün teknolojisi bile onun tekniğine erişemedi. Bundan tam 463 yıl önce ibadete açılması vesilesiyle, Süleymaniye Camii'nin bilmediğiniz sırlarını sizlerle buluşturuyoruz.

  • 8
  • 21
MÜTHİŞ MENFEZ HESABI
MÜTHİŞ MENFEZ HESABI

İs odasından caminin içine açılan iki menfez için, Sinan ince bir detay tasarlamıştı.

Menfezlerden bakıldığında, birinden sadece cami içindeki "Allah" yazılı levha; diğerinden ise, "Muhammed" yazılı levha görülüyordu.

  • 9
  • 21
KUBBEYİ FİL AYAKLARI TAŞIYOR
KUBBEYİ FİL AYAKLARI TAŞIYOR

Süleymaniye Camii'nin 53 metre yüksekliğinde, 26,5 metre çapındaki merkezi kubbesini, dört adet fil ayağı taşıyor.

30'ar tonluk bu dört sütun, dört halifeyi yani Ebubekir, Ömer, Osman ve Ali temsil ediyor. Camideki granit sütunlardan birinin Topkapı Sarayı'ndan, birinin Fatih Kıztaşı'ndan, birinin İskenderiye'den ve diğerinin de Lübnan'ın Baalbek şehrinden getirildiği rivayet ediliyor.

Osmanlı döneminde bu fil ayaklarında kürsülerin olduğu, ilim adamlarının buradan halka tefsir, İslâm hukuku, hadis ve tasavvuf dersleri verdikleri söyleniyor.

  • 10
  • 21
DEVE KUŞU YUMURTALARININ SIRRI
DEVE KUŞU YUMURTALARININ SIRRI

Mimar Sinan'ın, ustalığına şapka çıkarılacak 5 asırlık bir sır, deve kuşu yumurtası. Süleymaniye Camii'nde, üzerlerinde renkli çizimler ve ince işçiliklerin yer aldığı birçok deve kuşu yumurtası bulunuyor.

Sinan, o dönemde kendi keşfi olduğu tahmin edilen bir buluşu bu muhteşem eserine ekliyor. Deve kuşu yumurtasının örümcekleri ve küçük haşereleri rahatsız ettiğini keşfeden Sinan, avizelerin kandil çanakları arasına deve kuşu yumurtaları yerleştiriyor. Sultan Süleyman, caminin inşası sırasında, Afrika'dan onlarca deve kuşu yumurtası getirtiyor.

Deve kuşu yumurtası, kuru ve havadar bir yerde muhafaza edildiğinde, suyunu kaybederek çürüyor ve yaydığı (insanlar tarafından hissedilmeyen) koku nedeniyle örümcekler o alana yaklaşamıyor. Dolayısıyla o ortamda örümcek barınamıyor ve bu da ağ oluşumunu engelliyor. Yumurtanın bu özelliği, ortalama 60-70 metrekarelik bir alanda etki gösteriyor.

  • 11
  • 21
HER TAŞINDA ELMAS BARINDIRAN CEVAHİR MİNARESİ
HER TAŞINDA ELMAS BARINDIRAN CEVAHİR MİNARESİ

Süleymaniye Camii'nin mimarisindeki bir diğer özellik de avlunun hemen solunda bulunan ve daha küçük boyutta olan "Cevahir Minaresi".

Asırlar önce Evliya Çelebi'ye dayanan bir rivayete göre, caminin yapımının uzaması karşısında mali açıdan sıkıntı çekildiğini düşünen İran Şahı Tahmasb, Kanuni Sultan Süleyman'a inşaatın devamı için elmas ve değerli taşlar gönderdi.

Kanunu Sultan Süleyman ise, kendisini öfkelendiren bu hediyelere cevaben, caminin her taşının bu taşlardan çok daha değerli olduğunu söyleyerek taşları mimarbaşına verdi. Mimarbaşı Sinan da bu taşları, inşa ettiği cami minaresinin taşlarının içine yerleştirdi. Bu minare, bu değerli taşları içinde barındırdığı için "Cevahir Minaresi" olarak biliniyor.

  • 12
  • 21
SÜLEYMANİYE’NİN İÇİNİ SÜSLEYEN AYETLER
SÜLEYMANİYE’NİN İÇİNİ SÜSLEYEN AYETLER

Mimar Sinan, caminin içi tasarlarken Kur'an-ı Kerim'den bazı ayetleri, anlamları ile bağdaşan yerlere hat yazılarıyla nakşettirdi.

Onlardan bir tanesi, caminin ana kubbesinde yer alan Nur suresinin 35'inci ayeti:

"Allah göklerin ve yerin nûrudur. Onun nûrunun misali, içinde kandil bulunan bir kandilliktir. Kandil bir cam içindedir, cam inciyi andıran bir yıldızdır; (bu kandil) doğuya da batıya da ait olmayan, yağı neredeyse ateş dokunmasa bile ışık veren mübarek bir zeytin ağacından yakılır. Nûr üstüne nûr. Allah nûruna dilediğini kavuşturur. Allah insanlar için misaller veriyor, Allah her şeyi hakkıyla bilendir."

Mihrabın üzerinde Ahmed Karahisari hattıyla, Ali İmran suresinin 37'inci ayetinden bir bölüm bulunur: "Zekeriya ne zaman bulunduğu mihraba girdiyse onun yanında bir yiyecek buldu."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN