Sultan Abdülhamid’in arşivinden fotoğraflarla Hicaz Demir Yolu
II. Abdülhamid'in yıllarca düşlediği Hicaz Demir Yolu, İslam topraklarını birbirine bağlayan Osmanlı'nın son büyük projesiydi. Bu sayede sultan, askeri deha olduğunu bir kez daha ispatladı. Bütün İslam aleminin büyük fedakarlık göstererek hayata geçirdiği demir yolunun yapımı sırasında II. Abdülhamid büyük maddi destek sağladı; Hindistan, Mısır, Rusya, Fas, Singapur, Güney Afrika, Tunus, Cezayir ve Amerika gibi ülkelerden de bağışlar geldi. Hicaz Demir Yolu, vakıf müessesesi olarak dünyada, devlet tarafından yaptırılan tek ulaşım yatırımıydı. Sizler için Sultan Abdülhamid'in arşivinden İstanbul'dan kutsal topraklara uzanan Hicaz Demiryolu'nun fotoğraflarını derledik.
Giriş Tarihi: 17.09.2020
08:16
Güncelleme Tarihi: 17.09.2020
08:52
Hicaz Demir Yolu, 1917 yılına kadar yapılan Akka-Beledüşşeyh (17 kilometre), Afule-Lüd (100 kilometre), Vadiüssur-el-Avca (155 kilometre), et-Tin-Beytülhanum (39 kilometre) şube hatları ve Kademişerif'ten Şam'a döşenen raylarla 1750 kilometre uzunluğa erişti.
Yapımı bütün Müslümanların ortak isteği olan Medine-Mekke ve Mekke-Cidde hatları ise Şerif Hüseyin ve onun kışkırttığı bedevi şeyhlerinin karşı koyması üzerine gerçekleşmedi.
🚊
Medine müdafaasından vazgeçmeyen komutan
1 Ağustos 1914'te Hicaz Demir Yolu Müdiriyyet-i Umumiyyesi Evkaf Nezareti'ne bağlanarak bir vakıf kurumu sayıldı. Vakıf müessesesi olarak dünyada, devlet tarafından yaptırılan tek ulaşım yatırımıydı. Hicaz Demir Yolu, I. Dünya Savaşı patlak verince Evkaf Nezareti'nden ayrılarak Harbiye Nezareti'ne bağlandı. 1916 yılının haziran ayında Şerif Hüseyin'in İngilizlerle gizlice anlaşarak isyan etmesi Hicaz Demir Yolu'nun da sonunu hazırladı. Hattın İstanbul'a son seferi, Medine'nin düşmesi üzerine mukaddes emânetlerin taşınması için cereyan etti. 10 Ocak 1919'da Medine'nin teslim olmasıyla birlikte Hicaz Demir Yolu üzerindeki Osmanlı hakimiyeti de sona erdi.
🚊
Demir yolu, I. Dünya Savaşı ve Hicaz isyanı sırasındaki nakliyat ve askeri operasyonlarda hayati bir ulaşım aracı oldu. Medine'de bulunan mukaddes emanetlerle sivillerin Suriye'ye gönderilmesi yine demir yolu sayesinde gerçekleşti. Bütün cephelerde alınan yenilgilere rağmen Medine'nin 1919 başına kadar teslim olmamasında da hattın önemli payı vardı.
Demir yolu hattının işletmeye açılmasından sonra birçok şehrin ekonomisi hızla gelişti . Aynı şekilde imar ve inşa faaliyetlerinin artmasında ve birçok kamu binasının yapımında demir yolunun bölgeye getirdiği değişimin payı vardı. Özel tren seferleri düzenlenmesi turistik seyahatleri çoğalttı. Hatta bir kısım bedevinin yerleşik hayata geçmeye başladığı, bazı Çerkez göçmenlerin demir yolu yakınlarına yerleştiği görüldü.
🚊
Osmanlı evlatlarının "Medine Müdafaası"
Hicaz Demir Yolu, Mühendishane-i Berri-i Hümayun çıkışlı pek çok mühendisin de ilk tecrübe ve yetişme yeri oldu. Böylece ileride Cumhuriyet döneminde demir yollarının yapımı aşamasında gerekecek bilgi ve tecrübe birikiminin temeli atıldı ve azımsanmayacak kadar çok teknik eleman yetişti.
Hicaz Demir Yolu, meydana getirdiği maddi sonuçların yanı sıra dünya Müslümanları arasında ortak bir hedef ve ideal etrafında yardımlaşma ve dayanışma bilincinin oluşmasına da önemli katkı sağladı.
🚊
İstanbul'u ihya eden Sultan Abdülhamid'in hizmetleri
I. Dünya Savaşı'ndan sonra demir yolu dört kısma ayrıldı. Hayfa-Semah hattı Filistin'de, Müdevvere-Medine hattı Hicaz Haşimi Krallığı ve daha sonra Suudi Arabistan'da, Şam-Der'a, Der'a-Semah hattı Suriye'de, Der'a-Müdevvere hattı ise Ürdün'de kaldı. Suriye, Ürdün ve Filistin'deki hatlar İngiliz ve Fransız mandası altındaki hükûmetlerce idare edildi. 1948'de Suudi Arabistan, Ürdün ve Suriye demir yolunun yeniden yapımını görüşmek üzere bir komite oluşturdu. Ancak Arap-İsrail anlaşmazlığı hattın Der'a-Hayfa bölümünün kapanmasına sebep oldu. İngiliz hükûmeti, Filistin meselesinden dolayı gücendirdiği Arapları memnun edebilmek için tamirat işlerini üstlendi, fakat bu da 1967 Arap-İsrail Savaşı yüzünden gerçekleşmedi. Demir yolunun Suriye ve Ürdün'de kalan kısımlarda bazı yolcu ve eşya taşıma trafiği sürdü. Suudi Arabistan sınırları içinde kalan kısım atıl, istasyonlar ise metruk bir halde kaldı.
Ürdün'ün Mefrak, Zerkâ, Amman, Cize, Katraniye ve Maan istasyonlarından geçen trenler yük ve yolcu taşıyor.
🚊