Tarihi arşivden Osmanlı kıyafetleri
Osmanlılarda kıyafet, toplum yaşamının bir ifadesiydi. Bu giysinin kumaşı kadar, renginin de bir anlamı vardı. Aynı zamanda da giyenin ait olduğu toplum düzeyini yansıtırdı. Örneğin hangi sınıf memur ya da asker olduğu başındaki kavuğundan, sırtındaki kürk ve cübbesinden anlaşılırdı. Sizler için Osmanlı arşivinden devlet görevlilerinin tarihe ayna tutan kıyafetlerini derledik.
Giriş Tarihi: 21.10.2019
09:34
Güncelleme Tarihi: 21.10.2020
10:02
Osmanlı döneminde 1554'den 1562'ye kadar Avusturya'nın İstanbul elçisi olarak görev yapan Ogier Ghiselin de Busbecq, Türklerin daha çok "yeşil"i tercih ettiklerini ve giyimlerinde bir sadelik ve tutumluluk olduğuna dikkat çekmekteydi.
Osmanlılarda Müslümanlar açısından "yeşil" ile birlikte önem verilen diğer bir renk ise "beyaz"dı.
Hristiyan ve Yahudiler başta olmak üzere gayri Müslimlerin kıyafetleri de birbirinden farklı tutulur ve divandan çıkan hükümlerle belirlenirdi.
Her kesimin değişik şekillerde belirlenmiş kıyafetleri vardı. Bunun dışına çıkanlar uyarılır veya cezalandırılırdı.
Kullanılan başlıklar ise statü, rütbe ve makamı yansıttığı için önemli öğelerden biriydi.
Herkesin hangi sınıf memur ya da asker olduğu başındaki kavuğundan, sırtındaki kürk ve cübbesinden anlaşılırdı. Dini ve etnik azınlıkların da özel kıyafetleri vardı.
Geniş bir giyim kültürüne sahip olan Osmanlıların, zengin giyim deyimleri de vardı. Bunların içinden günümüze kadar gelen ve bugün de kullanılan bazı giyim kelimeleri vardı.
Humbaracı : Humbaracı Ocağı demir veya tunçtan dökülmüş, içi boş ve yuvarlak barut gücü ile gülle atmaya yarayan Humbara adındaki topu yapmak ve bu topları savaşta kullanmakla görevlendirilmiş olan asker sınıfı. Dünyanın ilk havan topu sınıfıdır.Humbaracı ise burada çalışan erlerdir.