Tarihin en acımasız olayı: Moğolların Bağdat'taki katliamı
13. yüzyılda Bağdat'a giren Moğollar, burada tarihin en acımasız olayına neden oldu. Yaklaşık iki yüz bin kişiyi katleden Moğolların, katliam sonrasında cesetlerden yayılan kokudan dolayı şehirden ayrılmaları durumun vahametini gösterir. Hülagu aynı zamanda bir kültür katliamına da neden olmuş, Bağdat kütüphanelerini yakıp yıkmıştı. Öyle ki günlerce Dicle nehrinden kan ve mürekkep aktığı söylenir.
Giriş Tarihi: 19.10.2019
09:10
Güncelleme Tarihi: 19.10.2019
09:21
MOĞOLLARIN BAĞDAT’TAKİ KATLİAMLARI
Ordusuyla Bağdat'a yönelen Hülagü, orduyu bölümlere ayırarak Bağdat'ı her yönden kuşattı. Abbasi ordusu, batıdan saldıran Moğol kuvvetlerinin bir kısmını geri püskürtmeyi başardı. Fakat daha sonraki çarpışmalarda yenildiler. Abbasi ordusundaki askerlerin neredeyse tamamı kılıçtan geçirildi ya da boğuldu.
13 Şubat 1258 tarihinde Bağdat'a giren Moğollar, şehiri bir hafta boyunca yağmaladı, halkı katledildi. Tarihçilere göre şehirde öldürülen insan sayısı 100 bini geçmekteydi.
Hülagü Han, dönemin Fransa kralı IX. Louis'ye mektubunda ordusunun yaklaşık 200,000 kişiyi öldürdüğünü söyledi. Yapımı nesiller boyu süren cami, saray ve hastaneler yağmalanarak yok edildi . Halife öldürülmeden önce halkının katledilmesi ve şehrinin talan edilmesi izletildi. Daha sonra halife keçeye sarılıp atlar tarafından çiğnetildi. Bir oğlu hariç tüm oğulları da öldürüldü.
Öyle ki yapılan bu katliam sonrası cesetlerden yayılan koku dolayısıyla Hülâgû bile bir müddet şehirden ayrılmak durumunda kalmıştı.
TARİHİN EN ACIMASIZ OLAYI
Moğol tarihinin en acımasız olayı olan Bağdat'ın yağmalanmasından yüzyıllar sonra bile Bağdat terk edilmiş, harabe şehir görünümünden kurtulamadı.
Moğollar, en fazla zarar verdikleri kesim Müslüman devletler oldu. Tarihçiler, Moğol istilasının İslam dünyasındaki ilmi ve kültürel gelişmeyi sona erdirdiği ve Müslümanların kendi kabuklarına çekilmelerine neden olduğunu söylerler.
Arap tarihçisi İbnü'l-Esir, Moğolların henüz istila etmedikleri ülkelerde yaşayanların gecelerini, ya oraya da gelirlerse diye korku içerisinde geçirdiklerini yazmıştı.
Yakılıp yıkılan şehirde yapımı yıllar süren yapıların yanında bu tahribattan o dönem İslam dünyasının en büyük ilim merkezlerinden biri olan Bağdat kütüphaneleri de nasibini aldı. Târumar edilen Bağdat kütüphanelerinin arasında, İslam dünyasının en önemli merkezinden biri olan Beytülhikme bulunuyordu.
Moğolların yaktıkları kitaplar dağ kümecikleri oluştururken, kimileri de Dicle Nehri'ne atılmış, kaynaklarda aktarıldığı şekliyle nehir günlerce mürekkep renginde akmıştı.
Paha biçilemeyecek kadar kıymetli kitapların bulunduğu Bağdat Kütüphanesinden, Hülagu'nun Bağdat'ı istilasından geride hiçbir iz kalmadı.