Arama

Tophane Rotası

İstanbul'un en eski sanayi bölgelerinden biri olan Tophane, Fatih Sultan Mehmed dahil pek çok padişah ve üst düzey bürokratın ilgi ve alakasına mazhar olan bir semttir. Tophane'de bulunan tarihi kasır ve camiler yapıldığı dönemin yıldız eserleri arasında yerini alır. Peki, İstanbul tarihi için bu kadar önemli olan bu yerin adı nereden geliyor?

🔸 Tophane semtinde konumlanan bu cami tarihte önemli bir yere sahiptir. Dönemin Sultanı II.Mahmud, Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra inşa ettirdiği yapıya, "Nusret" yani "Zafer" anlamına gelen adını vermiş olur.

↪ Her ne kadar sultan tarafından bu isim verilmişse de halk burayı, "Tophane Camii" olarak tanır ve bilir.

🔸 Caminin açılışı nedeniyle bir madalya yaptırılır. Ön yüzünde yıldızın içinde bir tuğra ve yanında bir ay vardır. "Nişan-ı iftihar" yazısı bulunur. Diğer yüzünde ise ve bir camii resmi yer alır, Cami-i Nusret yazısı vardır.

Sultan Abdülhamid'in arşivinden tarihe tanıklık eden camiler

📍 Tophane Saat Kulesi

🔸 Sultan Abdülmecid tarafından Nusretiye Camii'nin yanına inşa ettirilir. Rivayete göre Sultan Abdülmecid, tebdil-i kıyafet gezdiği bir zaman mahkemelerin geç başladığını görür. "Bu mahkemeler niçin bu kadar geç başlıyor?" diye kadılara sorar.

🔸 Kadılar ise "efendim saatimiz yok bilemiyoruz vaktin nasıl geçtiğini" diye cevap verirler. Bunun üzerinde günümüzde Tophane'nin simgelerinden olan diğer bir adıyla Nusretiye Saat Kulesi inşa edilir.

🔸 İstanbul'da ayakta kalan en eski saat kulesidir. Kulenin deniz bakan üst kısmında, Sultan Abdülmecid'in tuğrası yer alır.

📍 I.Mahmud Han Çeşmesi

🔸 1732 yılında I. Mahmud tarafından, Tophane meydanına inşa ettirilir. "Mahmud-u Evvel Çeşmesi" Lale Devri'nden sonra kültürel miraslarımız arasında yerini alan barok tarzı bir çeşmedir.

🔸 İstanbul'un en büyük üçüncü çeşmesinin bulunduğu yerde evvelce birçok dükkânların mevcut olduğu, bu dükkânların çeşmeye yer temini için yıktırıldığı sahiplerine başka yerde yeni dükkanlar yaptırıldığı bilinir.

🔸 Bundan dolayı meydanda büyük bir çınar ağacı da yetiştirilir. Bilinen eski bir gravürden ağacın varlığı tespit edilir. Bu çınarın altında Galata'nın birçok önemli şahsiyetlerinin sohbetler verdiği ve çınarın 1823 yılında çıkan büyük yangında, günümüzde Nusretiye Camii'nin yerinde bulunan Arabacılar Kışlası ve Tophane Kışlası ile beraber yandığı kayıtlara geçer.

🔸 Tophane Meydanı'nda bulunan çeşmeden yabancı seyyahlar uzun uzun bahseder. Fransız edibi Lamartine şunları söylemektedir:

"Beyoğlu sırtlarının eteğinde ve setlerinin üzerine birçok top kundakları dizilmiş bulunan muhteşem bir topçu kışlası civarında karaya çıktık. Hint pagotlarına müşabih olup göz alıcı renklere bürünmüş oymalı mermerden cephesi ipekten bir zemin üzerinde ince bir tentene gibi duran büyük bir çeşme sularını meydana akıtıyordu."

🔸 Çeşme kitabesi şair Nafihi'ye aittir. Şairin on kıtalık kitâbesinde bulunan beyitin bir kısmında şunlar yazılıdır;

"Dedi bu çeşme-i ziba'ya Nahifi tarih
Rah-i Hak'ta hasenat eyledi Sultan Mahmud"

Tophane Çeşmesi hakkında 7 bilinmeyen detay

📍 Kılıç Ali Paşa Camii

🔸 Osmanlı'nın meşhur Kaptan-ı Derya'larından biri olan Kılıç Ali Paşa kendi adına bir cami yaptırmak ister. Dönemin padişahlarından III. Murad "sen ki deryalar serdarısın. Bütün deryalar senin. Camini de deryanın üstüne yapasın." söyleyince Tophane sahilinde bir koyu doldurarak camiyi yaptırır.

🔸 Tophane'de inşa ettirdiği caminin yanına büyük bir medrese ve hamam da inşa ettirir. Böylece bir külliye yapılmış olur.

Kılıç Ali Paşa kimdir?

İtalyan asıllı olan Kılıç Ali Paşa'nın gerçek ismi Giovan Dionigi Galeni'dir. 1520 yılında Osmanlı topraklarına gelir. Uzun seneler kadırgalara forsalık yapar ve daha sonra Müslüman olup Ali ismini alır. Trablus'un fethinde ve Malta kuşatmasında bulunur. Bir zaman sonra Osmanlı'nın önemli Kaptan-ı Derya'larından biri olur.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN