Arama
Mirasımızı koruyoruz
Bir milleti besleyen en önemli damar, kültürdür. Tarihi eserler, yazma kitaplar, sit alanları gibi insanlık tarihine mal olan kıymetli malzemeler de kültürü ilk elden besleyen önemli argümanlardır. Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde son yirmi senede sit alanları, müzecilik ve tarihi eserler hususunda ciddi bir atılım gerçekleştirildi. İnsanlık tarihinin birer nüvesi olan bu eserlerin sonraki kuşaklara devri, tarihi olduğu kadar kültürel de bir sorumluluk taşıyor.
◾ Türkiye'deki sit alanı sayısı son yıllarda üç kattan fazla artarak 22 bin 233'e yükseldi. Bu başarılı çalışmaların sonucu olarak müze ve ören yerlerinin ziyaretçi sayısı 2019'da müzecilik tarihimizin en yüksek rakamına ulaşarak 35 milyon 48 bin 417 kişi oldu.
◾ Sit alanları doğal, tarihi dokuyu korumak ve daha iyi bir noktaya getirmek maksadı ile oluşturulan bir sınır dahilindeki coğrafi bölgeleri tarif ediyor.
◾ Bu çalışmalar, esasında milletimizin kültürel mirasını korumak üzerine atılan önemli adımlar. Yavaş ve sessizce ilerleyen bu icraatlar, yarınlarımız için yapılan önemli yatırımlar.
◾ Bu minvalde mirasımızı araştırmak, korumak, sergilemek ve korunaklı şekilde geleceğe aktarmak milletimiz ve ötesinde medeniyetimiz için önemli bir görev.
◾ Bu meyanda Kültür ve Turizm Bakanlığı son yirmi yılda sit alanları, müzecilik ve tarihi eserler hususunda büyük bir atılım göstererek örnek çalışmalar yaptı.
◾ Hali hazırda Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi, Hatay Arkeoloji Müzesi dünyadaki en zengin mozaik müzeleri. Bu müzelerde sergilenen eserler, dünyadaki en değerli mozikler.
◾ Özel müzelerin sayısı da son yirmi yılda 89'dan 337'ye yükselirken, envarterlerinde bulunan 130 bin 693 eserin konservasyonu da tamamlandı.
Konservasyon ne demek?
Tarihi, kültürel olarak değere sahip olan eserlerin geçirdiği tamirata verilen isim.
◾ Sit alanları ve müzeciliğe vurulan en büyük darbe ise kaçak kazılar ve tarihi eser kaçakçılığı. Bu bakımdan Bakanlığın çabaları neticesinde 9 bin 31 tarihi eserin ülkemize iadesi sağlandı.