Zamanımızın çizelgesi takvimler
İnsanlar çağlar boyunca zamanı saptama noktasında gökyüzü gözlemlerine önem vermişlerdir. Zamanın, belli bir olay başlangıç alınarak sıralanmasına ise "takvim" denir. İnsanoğlunun taş üzerine kazılı Antium Takvimi ile başlayıp miladi takvime kadar gelen bir takvim süreci vardır. Peki insanoğlunun zamanı sıraya dizdiği takvimlerin mahiyeti nedir? Kaç çeşit takvim vardır, Türklerin tarih boyunca kullandıkları takvimin yanında dünyada en çok kullanılan takvim hangisidir? İçinde yaşadığımız anı ihtiva etmesi açısından "zaman" kavramı evrenselken, neden aynı toplumun tarihi ve kültürü içerisinde bile değişik takvimler meydana çıkmıştır? Tüm bu soruların cevabını ve daha fazlasını derledik.
Giriş Tarihi: 10.01.2020
16:16
Celâli takviminden sonra Osmanlılar resmî olarak yeniden hicri takvimi kullanmaya başlamışlardır. Osmanlı'da mali durumda aylarla ilgili sıkıntılar meydana geldiği için Avrupa ile uyum sağlanabilmesi amacıyla Başdefterdar Hasan Paşa'nın önerisiyle 1677 yılında "Rumi takvim" adı verilen yeni bir sistem geliştirildi. Sadece ekonomik işlerin yürütülmesinde kullanıldığından "mali takvim" hem hicrete hem de güneş yılına dayandığından "hicri şemsî takvim" adlarıyla da anılan takvim, 1677 yılından itibaren bazı alanlarda 1840 yılından itibaren ise resmen kullanılmaya başlanmıştır.
Bu takvimde kullanılan aylar sırasıyla Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Teşrinievvel, Teşrinisâni, Kânunuevvel, Kânunusâni ve Şubat adlarını taşıyordu. Takvime ilişkin son değişiklik 10 Ocak 1945'te bazı ay adlarının değiştirilmesiyle yapılmıştır. Buna göre teşrinievvel, teşrinisani, kânunuevvel, kânunusani isimleri ekim, kasım, aralık ve ocak biçiminde Türkçeleştirilmiştir.
Hz. İsa'nın doğumunu başlangıç ve dünyanın güneş etrafındaki dönüş süresini bir yıl olarak kabul eden günümüzde kullandığımız takvimdir. Mısırlıların bulduğu bu takvim, Yunan ve Romalılar tarafından geliştirilmiş, İyon ve Yunanlar kanalıyla Batı'ya aktarılmıştır.
Bu takvimde yıl 365 gün 6 saattir. Rumi takvimde de de ayların toplamı 365 gün olduğundan zamanla bu takvimle Hicri Takvim arasında 11 günlük fark ortaya çıkmıştır. Hicri yıl ile Jülyen yılı arasındaki 11 günlük farkın giderilmesi için her 33 yılda bir, bir hicret yılı Rumi Takvimden düşülüyordu. Giderek artan farklar sebebiyle, Osmanlı'nın mali işlerinde aksaklıklar yaşanmış ve bu takvime geçiş yapılmıştır.
İslam alimlerinin takvime katkısı
İslamiyet'in erken dönemlerinden itibaren Müslüman ilim adamları ve idarecileri Ay'ın ve Güneş'in hareketlerini takip etmeye başlamışlardır. Zamanla bu ilgi Müslümanların vaktin düzenlenmesinde hayli ileri bir seviyeye gelmelerine, dolayısıyla astronomide öncü bir rol oynamalarına sebep olmuştur. İslam dünyası için namaz vakitlerinin belirlenmesi oldukça önemliydi. Söz konusu namaz vakitleri sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı olmak üzere Güneşin gökteki konumuna göre belirleniyordu.
Bahsettiğimiz üzere Celâlî takvimi, Büyük Selçuklu Sultanı Celâleddin Melikşah'ın (1072-1092) emriyle Ömer Hayyâm başkanlığında kurulan bir astronomi heyetinin eski İran (dolayısıyla İskender ve Jülyen) takvimlerindeki yanılgının giderilmesi için yaptığı çalışmanın ürünüdür. Selçuklu Sultanı Celâleddin Melikşah'ın takvimin düzeltilmesi yolundaki emri üzerine Ömer Hayyâm'ın başkanlığında Ebü'l-Muzaffer İsfizârî, Meymûn b. Necîb el-Vâsıtî, Abdurrahman Hâris ve Muhammed Hâzin'den teşekkül eden bir kurul oluşturuldu. Kurul Yezdicerd ve İskender takvimlerini inceledikten sonra bunları düzeltmek yerine yeni bir takvim tertibine karar verdi ve sonuç olarak Celâlî takvimi ortaya çıktı.
Rönesans döneminde, 15'inci yüzyılda yaşayan ünlü matematikçi ve astronom Regiomontanus kaynak olarak Müslüman kitaplarını kullanırken, modern astronominin kurucusu kabul edilen Kopernik, De Revolutionibus adlı eserinin birçok yerinde 11'inci ve 10'uncu yüzyıllarda yaşayan Müslüman astronomlar Zerkâlî ve Bettânî'ye atıfta bulunuyordu.
Müslümanların astronomiye olan ilgisi oldukça büyüktü. Büyük astronomi keşiflerinin çoğu, Müslüman coğrafyalardaki rasathanelerde yapılmış; İspanya'nın Toledo şehri, özellikle Müslümanların hüküm sürdüğü 300 yıl boyunca Dünyanın astronomi merkezi olmuştu.
Batıda Albategnius olarak tanınan ve 929 yılında ölen Bettânî, kendisinden sonraki yüzyıllara önemli ölçüde etki eden Ez Zîc-i Sabi' olarak da bilinen Sabi Çizelgelerini hazırladı.
Halife Memun'un astronomlarından olan Fergânî, Güneşin Hareketi Üzerine Kitap ve Yıldız Bilimi Ansiklopedisi adlı ünlü kozmografi eserinde Dünya'nın büyüklüğü ve gök cisimlerinin Dünyaya uzaklığı gibi konuların açıklamasını yaptı.
Hicrî takvim, İslâm âleminin dinî takvimidir ve Kur'ân-ı Kerîm'in Tevbe sûresinin 36-37. âyetleriyle Hz. Peygamber'in hadislerine dayandırılmıştır. Bilhassa ibadet noktasında zaman kavramına çok önem verilmektedir. 754-775 arasında Halife Mansûr ile başlayan bilim döneminden itibaren bazı fıkıh âlimlerinin savunduğu rü'yetin hesapla belirlenmesi konusu gündeme gelmiş, daha sonra bu görevi muvakkithâneler ve rasathâneler üstlenmişti.
Müslüman alimlerin ezber bozan astronomi keşifleri
Dünyada en çok kullanılan takvim hangisidir?
Dünya üzerinde pek çok takvim türü olmasına rağmen, günümüzde en çok kullanılan güneş yılını temel alan Miladi takvimdir.
Bütün bu takvimlerin dışında; toplumların, yaşadığı doğal ve kültürel ortamlardaki gözlemlerine ve deneyimlerine dayanarak oluşturdukları Halk takvimleri vardır. Turnaların Göçü; Hurma Zamanı; Leylek Fırtınası gibi olaylar Anadolu'da bazı bölgelerde hala zaman çizelgesi içinde yer alır.
Halk takvimi nedir?