2050 yılında dünyayı ne bekliyor?
Gün geçtikçe etkisini biraz daha gösteren Küresel Isınma, dünya üzerinde geri dönüşü olmayan büyük felaketlere yol açacak. Ölüm oranları her geçen gün artıyor, hayvanların nesli tükeniyor. Kakao ağaçları ise, büyük tehdit altında. Uzmanlar, 2050 yılında çikolatanın yok olacağını, İzmir'in incisi Efes Antik Kenti'nin sular altında kalacağını söylüyor.
Giriş Tarihi: 04.11.2018
11:12
Güncelleme Tarihi: 04.11.2018
11:22
60 BİN KİŞİ SITMAYLA SAVAŞACAK
Dünya Sağlık Örgütü'nün yaptığı araştırmalara göre iklim değişikliği ve küresel ısınmadan dolayı ölümler giderek artacak .
2050'de her yıl dünyada yaşamını yitiren kişi sayısına 250 bin kişi daha eklenecek. Elbette bu araştırmalar yapılırken dünyadaki ekonomik büyüme ve sağlık alanındaki gelişmeler de dikkate alınıyor.
Yaşlılarda ısıya bağlı olarak 38 bin, ishal nedeniyle ise 48 bin kişinin yaşamını kaybedeceği öngörülürken, sadece sıtma hastalığı 60 bin kişinin ölümüne yol açacak.
DENİZ KAPLUMBAĞALARI SADECE KIZ DOĞUYOR
Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'nden bilim adamları, Kaliforniya Eyalet Üniversitesi ve Dünya Doğa Fonu yaptıkları araştırmayla resifte deniz kaplumbağalarının genetik olarak ayrı iki popülasyonunu inceledi.
200 bin kaplumbağanın en kuzeydeki grubunun ezici bir şekilde kadın olduğu ortaya çıktı. National Geographic'e göre, bir deniz kaplumbağasının cinsi, yumurtalarını kuluçkaya bırakan kumun ısısı tarafından belirleniyor. İklim değişmeye devam ettikçe, hava ve deniz sıcaklıkları yükseliyor ve bu da dişi yavru sayısını arttırıyor.
Dişi popülasyonu arttıkça ve erkek azaldıkça deniz kaplumbağaları giderek büyük bir tehdit altına giriyor. Türkiye'nin Dalyan bölgesinde bulunan kaplumbağalarda da aynı durum söz konusu. Küresel ısınma ciddi bir erkek kıtlığına neden oluyor ve görünen o ki, türleri yok olacak.
Çikolatanın olmadığı bir dünya düşünebiliyor musunuz?
Eminiz ki, 10 kişiden dokuzu bu soruya "Asla!" cevabını verecektir. Bilim insanları çikolatanın yapıldığı kakao bitkisinin 32 yıl içinde soyunun tükenebileceği konusunda uyarıda bulundu. İşin şakası yok. Dünya çikolatasının yarısından fazlası sadece Batı Afrika'daki iki ülkeden (Fildişi Sahili ve Gana) geliyor.
Bu bölgeler kakaoya, yetişmesi için gereken sıcaklık, yağmur ve nemi sağlıyor. Fakat önümüzdeki yıllarda iklim değişikliğinin sebep olacağı yüksek sıcaklığın ciddi bir nem kaybına yol açması bekleniyor.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'ne göre, sadece 2.1 santigrat derecelik sıcaklık artışı, 2050 yılına kadar dünya çapında çikolata endüstrisine son verebilir. Araştırmacılar, mevcut çikolata yetiştirme alanlarının yüzde 89'undan fazlasının ekvator etrafındaki nem oranının azalması nedeniyle 2050 yılına kadar ürünlere uygun olmayacağını belirtiyor.
Açıklamalar Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley ve Mars şeker şirketinden yapılan ortak araştırmaya dayanıyor.
AFRİKA'DA 66 MİLYON ÇOCUK OKULA AÇ GİDİYOR
Afrika küresel ısınmayı resmen zirvede yaşıyor. Gün geçtikçe daha sıcak ve kuru bir iklime bürünen Afrika son 2 bin yılda büyük değişimler geçirdi. Son 20 yıl içinde milyonlarca fakir insanı açlık sınırına iten dört şiddetli kuraklık yaşandı. Hem de ardı ardına.
Dünyanın en fakir insanlarının yaşam mücadelesi verdiği Afrika iklim değişikliği ve yoksulluk arasında adeta can çekişiyor.
Beş yaşın altındaki 650 binden fazla çocuk gün geçtikçe büyüyen gıda krizi sebebiyle kötü besleniyor. 66 milyon çocuk sabahları okula aç gidiyor. Gıda yetersizliği ve iklim değişikliğine bağlı olarak hastalıklar çıkıyor.
Pirinç, mısır, buğday ve soya üretimini inceleyen bilim insanları her 100 yılda bir aksayan üretimin 2050'ye kadar 30 yılda 1'e düşebileceğini savunuyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, 2050 yılında gıda talebinin yüzde 60 yükseleceğini söylüyor. Bu da gıda üretiminde ciddi baskılara yol açacak ve dünya artık laboratuvar ortamında et yetiştirmenin yollarını arıyor.
EFES SULAR ALTINDA KALABİLİR
UNESCO geçen hafta Akdeniz çevresindeki düzinelerce dünya mirası alanının yükselen deniz seviyeleri, toprak erozyonu ve diğer çevresel tehlikelerle tehdit edildiğine dair uyarıda bulundu. Sayılan yerler arasında Türkiye'den Efes de var.
Araştırmacılar, Venedik kentini, Aquileia'nın Patriklik Bazilikası'nı ve Rönesans şehri Ferrara'yı ve Po Delta'yı yükselen deniz seviyesinden en yüksek riskli alanlar olarak sıraladılar. Öte yandan, Lübnan'da Tire, İspanya'daki Tarraco'nun arkeolojik alanları ve Efes, raporlara göre kıyı erozyonu yaşanabilecek en riskli bölgeler .
Raporda, "Bu Dünya Mirası Alanları, deniz seviyesinin aşırı yükselmesiyle, deniz seviyesinin en yüksek olduğu kuzey Adriyatik Denizi ile çakışıyor. Deniz seviyesinin yükselmesi, bir fırtına dalgasına bağlı olarak Dünya Mirası Alanları için büyük bir tehdit oluşturabilir. Akdeniz'de yer alan alanlarda 2100'e kadar sık sık tehditler meydana gelebilir" şeklinde açıklamalar yer alıyor.
2013 yılında, BM'nin iklim bilimi bölümü, okyanus seviyelerinin 2100'e kadar 76 santimetreye kadar yükselebileceğini duyurdu. Ancak, daha yeni çalışmalar buz tabakalarının erimesinin deniz seviyesini düşünülenden daha fazla etkileyebileceğini tahmin ediyor.