Geçmişten günümüze kadim halk reçeteleri
Binlerce yılda tecrübe edilerek öğrenilen halk tıbbında eskiden beri çeşitli ilaçlar kullanıldı; sonraki nesillere bilgi ve uygulamalar aktarıldı. Hatta geçmişte kullanılan bazı maddeler, bugünkü modern tıbbın da zeminini hazırladı. Sizler için halk tıbbında bulunan bazı ilaçları ve tarihini derledik.
Badem yağının yumuşatıcı, yara tedavi edici, yanıkları iyileştirici ve saç gürleştirici etkileri eskiden beri bilinir. Orta Çağ'da İbn Sina, yolculukta susuzluğu giderici olarak kullandı . 16. yüzyılda Nidai ve 17. yüzyılda Salih bin Nasrullah yağın yüzdeki çillere sürüleceğini, sıcak halinin kulak ağrısında kulağa damlatılacağını ve saçların gürleşmesi için başa sürüleceğini bildirirler.
Eski aktarlar, badem yağını elde etmek için bademleri değirmen taşında ezer, çıkan yağı tenekelere doldururlardı.
Geleneksel halk reçetesi ise şöyle;
Dışarıdan deriyi yağlayıcı, yanıkları yumuşatıcı, saçları gürleştirici olarak sürülür. Bebeklere müshil etki için 1 kahve kaşığı verilir.
Ardıç kozalağı olarak da bilinen ardıç tohumu Avrupa'da çokça bulunmasına rağmen ülkemizde yalnızca Trakya'da bulunur.
Eskiden beri halk arasında uyarıcı, midevi, tonik, böbrek kumu ve taşına karışı kullanılır. Ardıç bitkisi en çok Mezopotamya'da, Roma'da, Orta Çağ'da ve sonraki dönemlerde çok revaçta olan bir bitkiydi. Özellikle Roma'da ardıç meyvesi Romalı kadınlar tarafında çok kullanılırdı. Orta Çağ'da Salernolu Trotula ardıç tohumunu öksürüğe karşı kullandı.