İmgelerin gücü: Koku duyusu
Koku, tüm canlıların farkında olmadan hayatının merkezine aldığı güçlü bir çağrışım aracıdır. İnsanoğlunun hayatta var olduğunu ilk hissettiren duyudur. Belleğimizin sınıflandırma yapmasında, hatıralarımızın kolayca geri çağrılmasında ve birçok tedavide etkili olan koku duyusunu daha da yakından tanımaya ne dersiniz?
Giriş Tarihi: 12.08.2022
18:02
Güncelleme Tarihi: 12.08.2023
08:59
💠 En eskicil duyularımızdan olan koku, hakkında en az konuştuğumuz ve en az bilgiye sahip olduğumuz duyumuzdur. Bundan ötürüdür ki fark ettiğimiz kokuların hepsi için bir isim bulamayız. Devamlı başka bir nesneye benzeterek tarif etmeye çalışırız.
💠 Örneğin, bir şeyin nasıl göründüğünü, duyulduğunu ya da nasıl bir dokusu olduğunu iyi tarif edebiliriz. Fakat iş kokuya geldiğinde hiçbir zaman net bir şekilde ifadede bulunamayız. "Ne kokuyor?" sorusu yerine "ne gibi kokuyor?" sorusunu sorarız.
Dostluk-düşmanlık arasında bir paradoks: Hafıza
💠 Kokunun bellekteki en önemli tezahürü, anılarımızı canlandırmasıdır. Kokunun beynimizdeki yeri yani koku alma soğanımız, anısal hafızanın kaynağı olan hipokampüsün yanında bulunduğu için anılarımızı çağrıştırır.
Hipokampüs nedir?
Beynin merkezi olarak bilinen bu kısım, bilgileri kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarmak ile görevlidir. Aynı zamanda anıları yaşanılan olaylarla ilişkilendirir, kişinin yönünü bulmasına yardımcı olur. Hipokampüs, nörojenez yeteneği olan alanlardan biridir. Nörojenez ise sinir kök hücrelerinden , sinir sistemi hücrelerini yani nöronları üreten sistemdir.
Bilincimizi arındırma yöntemi: 'Zihin detoksu'
Proust Etkisi
💠 Fransız deneme yazarı Marcel Proust, koku felsefesi görüşünü ortaya atan bilim insanıdır. Proust, küçük yaşlarda astım hastası olur. Ailesi tarafından hastalığına iyi geleceği düşüncesiyle, Fransa'nın bir şehrinde yaşayan halasının yanına gönderilir. Burada halasıyla vakit geçiren Proust, bir zaman sonra evine döner ve yaşamına devam eder.
💠 Bir gün dışardayken çok hastalanan Marcel evine dinlenmek için gelir. Oğlunu hasta olarak gören annesi ona bir fincan ıhlamur çayı ile madeleine (mekik) keki getirir. Ihlamurun içine mekik kekini batırıp yiyen Proust'un zihninde , halasıyla geçirdiği bir anı canlanır ve adeta çocukluğuna bir yolculuk yapar.
💠 Deneyimlemiş olduğu bu zengin imgesel olayın ardından "Kayıp Zamanın İçinde" adlı 7 ciltlik bir romanı yazmaya başlar. Böylece koku ile geri çağrılan anılar ve anıların vermiş olduğu hisse Proust Etkisi adı verilir.
💠 Birçok insanın hatıraları ile eşleştirdiği kokular, yaşantılarının önemli bir parçası haline gelir. Bu durumdan doğan etki, anlam veremediğimiz şekilde bizi sevindirir, heyecanlandırır, üzer veya şaşırtır . Ama birçoğumuz da bundan mutluluk duyarız. Çünkü geçmiş, iyi veyahut kötü de olsa geçmişte kalmıştır.
Tüm insanlığın ortak zihni: Kolektif bilinçaltı
Anne kokusu
💠 Koku, kimi zaman bize güven verse de kimi zaman da güvende olmadığımızı hissettiren bir duyudur. Bu ani duygu değişimlerinin sebebi ise kokunun diğer duyularımızdan daha hızlı algılanmasından kaynaklanır.
💠 Koku fenomeninin en ilkel duyularımızdan olduğunun kanıtı , anne karnındaki bebeğin doğduktan sonraki serüvenidir. Bu süreç aşağıdaki şekilde gerçekleşir.
💠 Dünyaya gelen bir bebek gözleri görmez ve konuşamazken annesini nasıl tanır? Cevabımız; annesinin kokusu olacaktır. Anne karnındaki bebeğin bulunduğu amnisyon sıvısı, annenin kokusunu barındırır. Bebek, anne karnındayken bu kokuya alışır ve doğduğu anda da bu kokuyu arar. Böylece insanoğlunun hayatında algıladığı ilk duyu, koku duyusu olur.
Bebek ve çocuk sağlığı hakkında doğru bilinen yanlışlar
Aromaterapi
💠 6 bin yıllık geçmişe sahip olan aromaterapi kavramı ilk olarak Mısır Uygarlığı tarafından kullanılır. Birçok medeniyete yayılan ve devamlı gelişen bir tedavi türü haline gelir.
💠 Kokuların duygu durum üzerindeki etkileri literatürde yaygın olarak çalışılan bir alandır. Tarihin belli dönemlerinde varlığını sürdüren bazı medeniyetler, aromaterapinin adını dahi bilmeden bir tedavi yöntemi olarak kullanmışlardır.
Strese iyi gelen 14 bitki