Hafızamızdaki taze yaralar: Depremler
İnsanlık tarihi boyunca deprem, insanların en büyük korkularından biri oldu. Tarih boyunca yerleşim merkezlerinin kuruluşunda deprem olgusu önemli bir rol oynadı. Üç deprem levhasının birbirine yaklaştığı Anadolu, dünya tarihi boyunca bir deprem beşiği oldu. Her doğal afet esnasında ciddi yaralar alsa da bölge, yeniden imar edilerek insanlık tarihine hizmet etti.
Giriş Tarihi: 07.02.2023
19:59
Güncelleme Tarihi: 08.02.2023
12:43
◾ Fatih Sultan Mehmed Han'ın İstanbul'u fethetmesinin ardından gerçekleşen ilk ciddi deprem, II. Bayezid döneminde 1509 yılında gerçekleşti . Yıkım derecesi çok büyük olan afet halk arasında yıllarca "Küçük Kıyamet" olarak anıldı.
◾ Artçıları ile birlikte kırk beş güne yakın bir zaman dilimi boyunca devam eden deprem sonucunda İstanbul'daki binaların ciddi bir kısmı yıkıldı ve binlerce insan vefat etti. Tehlike o denli büyüktü ki Sultan II. Bayezid bir müddet sarayın bahesinde bir çadırda kaldıktan sonra Edirne'ye avdet etti.
Şair sultan: II. Bayezid
◾ 1509 yılındaki büyük deprem sonucunda İstanbul'un imar planı dahi değişti . O güne kadar yığma taş tekniği ile inşa edilen yapılar yerini ahşap malzemeye bıraktı.
◾ Deprem anında daha az zarar veren ahşap tercih edilse de bu tarihten itibaren de İstanbul'da daha evvel görülmemiş büyüklükte yangınlar görüldü.
İstanbul'un son büyük depremi
◾ 1766 yılında gerçekleşen İstanbul Depremi, 1509 yılındaki kadar geniş ve büyük ölçekli olmasa da depremin artçıları yaklaşık iki buçuk sene sürdü.
◾ Üç seneye yakın süren bu dönem, Osmanlı insanının manevi hayatını da olumsuz etkiledi. Sultan III. Mustafa Han savaşa rağmen şehri yeniden imar etti.
◾ Sultan II. Abdülhamid döneminde gerçekleşen 10 Temmuz 1894 tarihli deprem İstanbul tarihinde bir ilktir. Merkezi İzmit Körfezi'nde olan depremde bir buçuk metreye yakın tsunami dalgaları oluştu.
◾ 10 Temmuz 1894 İstanbul Depremi'nde büyük fayda gösteren kişilere Sultan II. Abdülhamid tarafından "Hareket-i Arz Madalyası" verildi.
◾ 1-2 dakika süren 1939 tarihli Erzican depremi milletimizin göğsünde kapanmaz yaralar açtı. Han ve gar dışında şehirdeki tüm yapılaşma dümdüz oldu.
◾ Dönem idaresinin, Erzincan'a yönelik ilgisiz tavrı ve şehrin tekraren aynı bölgeye inşa edilmesi Erzincan'ın diğer depremlerden de yara alarak çıkmasına sebep oldu.