Arama

Koruma altına alınan, doğaseverlerin uğrak noktası 9 bölge

Doğaseverlerin uğrak noktası 7 ilde; göl, mağara ve ada içeren 9 bölge "Kesin Korunacak Hassas Alan" ilan edildi. Böylece koruma altına alınan alanlarda, yaşam zincirinin sağlam ve etkili akışının muhafaza edilmesi, koruma bilincinin geliştirilmesi, kaynak değerlerinin devamlılığının sağlanması, gelecek kuşaklar için daha kaliteli, sağlıklı ve yaşanabilir ortamlar oluşturulması amaçlanıyor. İşte doğaseverlerin uğrak noktası olan 9 bölgenin özellikleri...

  • 3
  • 14
Denizli, Kamara Traverten Sırtı
Denizli, Kamara Traverten Sırtı

Turizm açısından önemli bir güzergahta yer alan Denizli; "Aphrodisias" antik kentine komşu olup sınırları içinde Colossae, Tripolis, Hierapolis, Laodikya gibi antik şehirleri, beyaz ve kırmızı renkte travertenleri, termal tesisleri ile önemli bir uygarlık beşiğidir. "Kutsal Hac Yolu" olarak bilinen İzmir-Efes yolunun sonunda bulunması; İzmir'i Mezopotamya'ya bağlayan, Anadolu'yu kuzey ve güneyden ayıran fetih ve kervan yollarının üzerinde bulunması, Denizli'ye ayrı bir önem kazandırmaktadır. Denizli'nin Buldan ilçesinde termal suyun etkisiyle doğal yollardan oluşan 'Kamara Traverten Sırtı', kesin korunacak hassas alan ilan edildi. Yenicekent Mahallesi'nin Narlıdere Mevkii'nde, Büyük Menderes Nehri kenarında termal suyun çıkmasıyla, zaman içinde doğal yollarla oluşan 'Kamara Traverten Sırtı', 2003 yılında doğal sit alanı ilan edildi. Sırtın bulunduğu bölge, bu kez kesin korunacak hassas alan ilan edildi.

Yaklaşık 100 metre uzunluğunda ve 1200 metrekare alandaki doğal bir oluşum olan traverten sırtı, zengin mineral içerikli suyun akmasıyla meydana geldi. Ancak zamanla suyun kesilmesiyle traverten sırtı, hava şartlarıyla birlikte deforme oldu. Daha önce termal suyun akışından dolayı burada zamanla traverten dokusu oluşmuş. 100 metre uzunluğunda doğal oluşan kaya parçasıdır. Uzun süredir su akmadığı için kaya parçası hava şartlarıyla birlikte deforme olmaya başladı. Suyla oluşan traverten kaya parçası, suyu kesildiği için yıpranıyor.

  • 5
  • 14
Adana, Tuz Gölü
Adana, Tuz Gölü

Tuz Gölü, Karataş ilçesi sınırlarında, Çukurova Deltası'nda bulunan lagün gölüdür. Akyatan Gölü ile birlikte su toplama alanı 657,75 km2'dir. Alanı, çevresindeki çorak alanlarla birlikte 2120 hektardır. Tuzlu düzlükler ve kıyı bataklıkları, 500 hektar kumullardan oluşmaktadır. Kuzey ve batısındaki kumullar insanlar tarafından tarım alanlarına dönüştürülmüştür.

1970'li yıllarda derinlik 1,5-2 metre iken drenaj kanallarının lagünlere malzeme taşıması ile 0,69-0,77 m arasına düşmüştür. Lagünü Akdeniz'den ayıran dar ve alçak kumula balık girmesi amacıyla kanal açılmıştır.Tuz Gölü'nün her iki tarafı kumullarla sınırlandırılır. Kuzeyindeki kumul tepeleri tarım alanına dönüştürülerek tahrip edilmiştir. Gölü Akdeniz'den ayıran kumullar 12 m yüksekliğe erişirler.

  • 7
  • 14
Osmaniye, Karatepe Aslantaş Doğal Sit Alanı
Osmaniye, Karatepe Aslantaş Doğal Sit Alanı

Denize paralel olarak uzanan Toros Dağları, Silifke'den sonra kuzeydoğu istikametinde kıvrılarak ovanın kuzeyini çevreler. Doğu hududu ise İskenderun-Payas hattında denizden itibaren kuzeye doğru uzanan Gavurdağları ile çevrilmiştir. Yörenin dağlık ve ovalık coğrafî yapısı, ilk zamanlardan beri halkın sosyal ve kültürel gelişmesini derinliğine etkilemiştir. Osmaniye'nin de içinde bulunduğu bölge Türklerin fethinden önce Kilikya olarak adlandırılıyordu. Fetihten sonra gerek Türk tarihi içerisinde, gerek modern coğrafyada ve gerekse idari sistemde Çukurova olarak isimlendirilmiştir. Çukurova'yı oluşturan ovanın uzunluğu kuzeyden güneye 80, batıdan doğuya 160 km'dir. Osmaniye yerleşim merkezinin bulunduğu mevkii ise Yukarı Çukurova olarak isimlendirilmektedir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN