Osmanlı Sarayında bayram törenleri nasıl olurdu?
Ramazan'ın bereketini, huzurunu şükürle nihayetlendirdiğimiz bayram günleri eski zamanlardan bu yana gönülleri birleştiren zaman dilimleridir. Özellikle Ramazan medeniyeti olan Osmanlı'da bunun için özel çalışmalar yapılırdı. Peki, bayram törenlerinin Fatih Kanunnamesi'nde yasallaştığını biliyor muydunuz? Peki, kimler padişahın elini öperken kimler ayaklarını öperdi? Padişah kimleri ayakta karşılardı? İşte, tüm ayrıntılarıyla Osmanlı Sarayında bayram…
Giriş Tarihi: 04.06.2019
09:57
Güncelleme Tarihi: 19.05.2020
19:39
Günler öncesinden yapılan hazırlıklar, büyükleri ziyaretler, küçükleri sevindirmeler, yoksullara yardımlar "insan ve kul" olmanın gereklerini yerine getirmenin yanında bu günleri toplu olarak en iyi şekilde yaşamak ve yaşatmak çabasının ortaya çıkmasıdır.
Çok uzun bir geçmişe sahip olan dini bayramlarımız etrafında kendisine has olmak üzere tarih içinde oluşmuş bir yaşam tarzı söz konusudur. Bununla beraber hayatın ve zamanın değişmesine paralel olarak bayram yaşantısına yeni unsurların eklendiği de bir gerçektir.
Bayrama mahsus olmak üzere şehrin meydanlarında kurulan atlıkarıncaların, dönme dolapların yerini şimdilerde büyük alış veriş mağazalarının eğlence yerleri almıştır. Ancak teferruatta kalan olumsuzluklara rağmen ne olursa olsun bayram yine bayramdır. Bizi kucaklamaya, bağrına basmaya devam etmektedir.
Padişahın yaşadığı ve devletin yönetildiği bir merkez olma dolayısıyla sarayda düzenlenen bayram törenlerinin diğer adıyla muayedelerin ayrı bir anlamı ve önemi bulunur. Saray hayatının işleyişine hâkim olan ve zaman içinde kanun hükmünü alan teşrifat kaideleri en yoğun şekilde bayram kutlamalarında kendisini göstermektedir.
Osmanlı sarayında geniş katılıma sahip padişah merkezli bayram kutlamaları ayrıntılı bir yapıya sahipti. Günümüz için basit görünen bu ayrıntılar dönem içerisinde çok derin anlamlar ve mesajlar ifade etmekteydi. İmparatorluk ve büyük devlet olma iddiası, büyüklüğü, inceliği, eşsizliği, ulaşılmazlığı ve ihtişamı ifade eden bu ayrıntılarıyla bir bütünlük gösterir. Bu durum geçmişte olduğu gibi günümüzde de geçerlidir.