Arama

Osmanlı'dan günümüze gelen miras "Zimem defteri" hakkında 10 detay

Osmanlı medeniyetinin "insanı yaşat ki devlet yaşasın" anlayışının en güzel örneğinden biri olan Zimem defteri geleneği, yardımlaşma ve dayanışmanın güzelliğini asırlar geçse de içinde barındırıyor. Osmanlı'da Ramazan ayında zenginler, hiç tanımadıkları insanların borçlarını öder; borcu ödenen ihtiyaç sahibi bunu kimin ödediğini, borcu ödeyen zengin de hangi ihtiyaç sahibinin borcunu ödediğini asla bilmez ve böylece birbirini tanımayan insanlar arasında bir hayır zinciri oluşurdu. Sizler için kültürüyle dünyada parmakla gösterilen Osmanlı medeniyetinin, en güzel dayanışma ve yardımlaşma örneklerinden biri olan ve günümüze kadar gelen "Zimem defteri" geleneği hakkında 10 detayı derledik.

  • 5
  • 10
Şükür ve duanın en güzel örneği
Şükür ve duanın en güzel örneği

Böylelikle borcu ödenen, borcunu ödeyenin kim olduğunu, borcu sildiren ise kimi borçtan kurtardığını bilmezdi. Bu şekilde yardım eden kişi, sırf Allah'ın rızasını kazanmak ve ihtiyacı olanın sıkıntısını gidermek amacıyla; karşılıksız, riyasız, gösterişsiz olarak verdiklerini unutur ve bu şuurla verebilmenin de bir mazhariyet, Allah'ın bir lütfu olduğunu düşünerek, şükreder, borcu ödenen de borcunu ödeyen kişi için Allah'a dua ederdi.

  • 6
  • 10
Günümüzde de halen bu zarif gelenek yaşatılıyor
Günümüzde de halen bu zarif gelenek yaşatılıyor

Alan elin veren elden haberinin olmadığı bu sistem son dönemde yeniden yaşatılmaya çalışılıyor. Hayırseverler bakkallardaki veresiye borçlarını kapatıyor. Koronavirüs salgını nedeniyle yaşanan sıkıntıların giderilmesine katkı vermek isteyenler de Osmanlı geleneği olan Zimem (veresiye) defteri uygulamasını yaşatmaya çalışıyor.

  • 7
  • 10
Osmanlı toplumundaki infak, hayır ve yardımlaşma kültürü
Osmanlı toplumundaki infak, hayır ve yardımlaşma kültürü

Osmanlı toplumundaki infak¸ hayır ve yardımlaşma kültürünün dikkat çekici yansımalarından biri de Sadaka taşlarıydı. Sadaka taşları, ecdadın asalet¸ zarafet ve merhametinin taşa bürünmüş¸ kalıba dökülmüş en güzel numunelerindendir. Sözlükte gerçek olmak, doğruluk gibi anlamlara gelen sıdk kökünden türeyen sadaka kelimesi İslam'da Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için ihtiyaç sahiplerine yapılan gönüllü veya zekât gibi dinen yapılması zorunlu, nakdi ve *ayni yardımları ifade eder.

*Ayni: Para olarak değil, giysi, yiyecek içecek vb. biçiminde olan.

  • 8
  • 10
İbn-i Haldun'a göre "manevi kültür değerleri"
İbn-i Haldun’a göre manevi kültür değerleri

İbn-i Haldun, meşhur eseri Mukaddime'de, toplumların maddi kültür değerlerinin yanında manevi kültür değerlerini de ayrıntılı olarak ele almış, neticesinde ise bir toplumun gücünde ve ömrünün süresinde manevi değerlerinin, yani zihniyeti oluşturan değerlerin belirleyici olduğu sonucuna varmıştır.

  • 9
  • 10
Sadaka Taşları aracığı ile ayni ve nakdi yardım
Sadaka Taşları aracığı ile ayni ve nakdi yardım

Sadaka taşları, genellikle, birkaç sokağın birleştiği bir köşede; İmaret veya diğer sosyal yardım kurumlarının yakınlarında; tekke, dergâh, zaviye, mezarlık, türbe gibi yerlerin yakın çevresinde ve mescit, cami gibi ibadethanelerin yakın çevresinde bulunmaktaydı. Sadaka Taşları aracığı ile çoğunlukla nakdi yardım yapılsa da bazen ayni yardım da yapılıyordu. Nakdî yardım özellikle uçup kaybolmaması için de kâğıt para yerine madeni paralar bırakılarak yapılırdı.

Aynî yardım ise giyim, kuşam eşyaları ve çeşitli besinler bırakılarak yapılıyordu. Fakirler sadaka taşında birikenlerden sadece ihtiyacı olan şeyleri ve muhtaç olduğu miktar kadarını alarak, kalanını başkalarına bırakmaya özen göstermişlerdir. Bu kanaat ve diğergamlık her türlü takdire layıktır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN