Osmanlı’nın çevresel sorunlara karşı aldığı tedbirler
Osmanlı, her alanda olduğu gibi çevresel alanda da farkını ortaya koyan bir devletti. Nitekim ilk çevre kanunu, Sultan Süleyman döneminde oluşturuldu. Öyle ki; Fatih Sultan Mehmed, vasiyetnamesinde, ''İstanbul'un her sokağına ikişer kişi tayin eyledim. Bunlar ki, ellerinde bir kap içerisinde kireç tozu ve kömür külü olduğu hâlde günün belirli saatlerinde bu sokakları gezeler. Sokaklara tükürenlerin tükürükleri üzerine bu tozu dökeler ki yevmiye yirmişer akçe alsınlar.'' diyerek sokak temizliğine ne kadar önem verdiğini göstermişti.
Giriş Tarihi: 24.01.2019
12:43
Güncelleme Tarihi: 24.01.2019
12:49
Fabrikaların inşasına dair ulaşılabilen en erken tarihli nizamname , bu soruna bağlı olarak 1861 tarihli, "hava kirliliğinin önlenmesi amacıyla hazırlanmış layiha "dır. Zamanla İstanbul'un çeşitli semtlerinde buharla işleyen fabrika açma konusunda talepler çoğalmaya başladı. Böylece 1880 yılında fabrikalar hakkında yeni bir nizamname yapma ihtiyacı doğdu. Bu nizamnamede, kamu yararına hizmet edecek, sanayideki gelişmeyi ve ticareti artıracak olan fabrikaların uzak yerlerde bulunmasının nakliyede sıkıntılar yarattığı düşünülerek, uygun mahaller gösterilmesi gereği üzerinde duruldu.
1862 yılındaki "sabit buhar makinelerine dair nizamname "nin ilanından sonra bunu 1886'da "Memalik-i şahane 'de fabrikalar tesisine dair nizamname layihası", 1906 tarihli "fabrikalar nizamnamesi" ve 1913 tarihli "mahallerde kullanılan müvellid-i buharlarla, buhar hazineleri ve motorlar hakkında nizamname layihası" takip etti. Bunların haricinde 11 Şubat 1302/1886 tarihli Şurâyı Devlet kararı ile havanın temizliğini bozan, kömür, paçavra, kemik vb. yakıtların iş yerlerinde vs. yerlerde kullanılmasına karşı tedbir alındı.
1862 tarihli nizamname kuralları haricinde yeni buharlı fabrika inşasına müsaade edilmemesi, mevcut olanların bacalarına havayı kirletmeyecek filtrelerin takılmasına dair 1893 yılında da kararlar alındı. 28 Mayıs 1915 tarihli tezkire ile petrol, ispirto ve benzin gibi yanıcı maddelerin konulacağı depoların şehir dışında, halk için tehlike arz etmeyen yerlerde yapılması, tespit olunan miktardan fazla depolanmaması sağlanmaya çalışıldı.
FAALİYETE GEÇEN DÜZENLEMELER
Çevre sorunları , başta kentin ve kentlinin sorunu olarak, belediyeleri doğrudan doğruya ilgilendirdi. Belediyelerin çevre korumasındaki temel görev ve yetkileri idari kolluk hizmeti özelliği taşır. Bunun yanı sıra, yerel ortak gereksinimleri karşılamakla görevli olan belediyenin, çevreye yönelik, gerekli tüm hizmetleri yerine getirmesine de hukuk sistemi olanak sağladı. 1854 yılında kurulan şehremaneti (belediye) 1868 yılında ilk kez çöp arabalarının yaptırdı. Bu dönemde İstanbul'un caddelerinde ve sokak aralarında dolaşır ve 'arazöz' denilen tahta el arabasıyla çöpleri alırdı. Birinci Dünya Savaşı'nda erkeklerin neredeyse tamamı cepheye gidince şehremaneti kadın çöpçüler almaya başladı. Temizlik işinde çalışan 1100 amelenin büyük bir kısmı kadınlardan oluşmaktaydı.
Osmanlı Devleti'nde 19'uncu yüzyılın son çeyreğinde faaliyete geçen çevre düzenlemelerini şöyle sıralamak mümkün:
-Dar sokakların olabildiğince genişletilmesi, yeni ve geniş yollar yapılması,
-20 Nisan 1859 tarihli "Sokaklara Dair Nizamname" ile İstanbul'un Beyoğlu ve Galata bölgesindeki sokakların düzenlenmesi,
-1863 tarihli "Turûk ve Ebniye Nizamnâmesi" ile İstanbul dışında imparatorluğun bütününü kapsayacak şekilde Osmanlı kentlerinin yeniden planlanması, cadde ve yolların genişletilmesi, alt yapı sorunlarının çözümlenmesi,
-Mahallelerdeki temizlik işlerini düzenlenmesi,
-Su yolları ve su kanallarının temizlenmesi ve düzenlenmesi,
-8 Ocak 1854 tarihli "Rıhtımlar hakkındaki Nizamname"nin düzenlenmesi (Bu nizamname ile İstanbul, yeni imar planına uygun estetik değer taşıyan yeni yüze kavuşturulmuş, günümüze kadar ulaşan muhteşem güzellikteki Boğaziçi yalıları İstanbul'un peyzajına yeni bir anlam katmıştır),
-Petrol, ispirto ve benzin gibi yanıcı maddelerin konulacağı depoların şehir dışında, halk için tehlike arz etmeyen yerlerde yapılması, tespit olunan miktardan fazla depolanmaması (28 Mayıs 1331/1915 tarihli tezkire),
-Camî, türbe, çeşme, sebil ve muvakkıthâne gibi "mebâni-i nefîse" (pek beğenilen, güzel binalar) ye ilan yapıştırılmasının yasaklanması (4 Mart 1331/1915),
-Eski milli anıt ve eserlerin korunması için özen gösterilmesi,
-Mahalle aralarında bulunan halkın gezip dolaştığı, nefes aldığı bostan ve bahçe yerlerinin parsellenip, bina inşa edilerek, yok edilmesine engel olunması,
-Yeşil alanların korunması,
-Fırın dükkânlarının çevre binalara zarar vermeyecek şekilde yapılması. Ev planlarının, inşaattan önce sağlığa uygunluğunun tetkik edilmesi gerekliliği,
-Havayı kirleten kömür, paçavra, kemik vb. yakıtların iş yerlerinde vs. yerlerde kullanılmasına engel olunması (11 Şubat 1302/1886 tarihli Şurâyı Devlet kararı),
23. 1278/1862 tarihli nizamname kuralları haricinde yeni buharlı fabrika inşasına müsaade edilmemesi, mevcut olanların bacalarına havayı kirletmeyecek filtrelerin takılması (1303/1893 tarihli karar)
Denize akıtılan lağımlarla ilgili kararlar ve yeni düzenlemeler,
Kar kuyularının temizliği ve kar depolanmasında belirlenen kurallara uyulması,
Sokakların deniz suyuyla yıkanması ve temizlenmesi,