Peygamber Efendimiz (sav) doğa hakkında bizlere hangi öğütleri verdi?
İslam'da doğa ve içinde barındırdığı canlı-cansız tüm varlıklar çok kıymetli bir konuma sahip... Bu konudaki bilgileri, Müslümanlar için en güzel örnek olan Hz. Muhammed'in (sav) hayatı ve hadislerinde gözlemlemek mümkün. "Kıyametin kopacağını bilseniz dahi elinizdeki fidanı dikiniz." buyuran Peygamber Efendimiz, çevrenin en iyi şekilde korunmasına büyük ihtimam göstermiş, ashabına da özellikle ağaçları korumayı teşvik etmişti. Gelecek nesillere daha yeşil bir tabiat bırakmak adına Efendimiz'i örnek almak gerekirken, yaşadığımız dehşet verici olaylar tüm Türkiye'nin ciğerini yaktı. Peki, Rasulullah doğanın korunması için bizlere neler öğütlemişti?
Giriş Tarihi: 30.07.2021
15:50
Güncelleme Tarihi: 30.07.2021
17:06
Tek teselli "mucize" oldu
📌 Antalya'nın Manavgat ilçesindeki orman yangını sırasında alevlerin arasında doğduğu belirtilen oğlağa "Mucize" adı verildi.
◼ Kalemler Mahallesi'nde evi, ahırı, otomobili yanan, bazı küçük ve büyükbaş hayvanları da telef olan 30 yaşındaki Sercan Bayat, tahliye edildikten 3-4 saat sonra evine döndü.
◼ Bu sırada bir oğlak sesi duyan Bayat, çevresi yanmış toprakta yeni doğan keçi yavrusu fark etti. Kucağına aldığı yavruyu hemen güvenli bir yere götüren Bayat, oğlağa "Mucize" adını verdi.
◼ Bayat, "Hayvanlarımız bizim için her şeyden daha kıymetli. Onları terk edemedim. Her yer yanmaya başladığında, iplerini kestiğim inekleri açık araziye götürdüm. Keçilerimi de alevlerin arasından uzaklaştırdım. Ellerimde ve ayaklarımda yanıklar oluştu. Bu sırada bazı hayvanlarımı kaybettim. Gebe ineklerim, keçilerimin bazıları öldü. Alevler nedeniyle mahalleden ayrılmak zorunda kaldık." dedi.
İslam bize doğa konusunda neler öğütler?
📌 Peki, İslam bize doğa karşısında neler yapmamız gerektiği konusunda neler öğütledi?
◼ "Kıyametin kopacağını bilseniz dahi elinizdeki fidanı dikiniz." buyuran Peygamber Efendimiz, çevrenin en iyi şekilde korunmasına büyük ihtimam göstermiş, ashabına da özellikle ağaçları korumayı teşvik etmişti. Gelecek nesillere daha yeşil bir tabiat bırakmak adına Peygamber Efendimiz, gereksiz yere ağaç kesimini yasaklamıştı.
Peygamber Efendimizin dilinden tabiat
◼ Hz. Muhammed (sav) canlı cansız bütün mahlûkata karşı sevgi ve rahmetle yaklaşılmasını öğütlemiş ve şöyle buyurmuştur:
"Merhametli olanlara Alah da merhamet eder. Siz yerde olanlara merhametli olun ki, gökte olanlar da size merhamet etsinler." (Tirmizî, "Birr" B. 16).
◼ Dolayısıyla ahiret yurdunda kolay bir sorgu görmek ve iyi bir muamele iyi karşılaşmanın en güvenilir yollarından biri dünya hayatında çevremizdeki varlıklara iyi ve merhametli davranmaktır.
◼ Kişinin yeryüzündeki varlıklara rahmetle yaklaşmasının en önemli vasıtalarından biri doğayı koruması ve ağaçlandırma faaliyetleri içerisinde bulunmasıdır. Allah Rasûlu (sav) Müslümanları her daim ağaç dikmeleri konusunda teşvik etmiş, dünyanın sonunun geldiğini bilse dahi kişinin elindeki fidanı dikmekten geri durmaması gerektiğini dile getirmiştir.
◼ Aynı zamanda kişinin dikmiş olduğu ağaçlar sadaka-ı cariye hükmündedir.
Sadaka-i câriye, zaman ve mekânla sınırlı olmaksızın hayır işleme gayretidir. Sadaka-i câriye, öldükten sonra bile amel defterini kapatmama arzusudur.
◼ Yani bir kimsenin diktiği bir fidan neticesinde ileriki zamanlarda bu ağaçlardan istifade eden canlı-cansız, akıllı-akılsız bütün varlıklar vesilesiyle öldükten sonra dahi kişinin iyilik defteri kapanmaz ve sevap yazılmaya devam eder. Bu sebeple belki de amellerinin yetersizliği sebebiyle cehenneme giren bir kişi dünyada diktiği fidanlar sebebiyle belli bir müddet azap gördükten sonra cennete girmeye hak kazanabilir.