Ramazan’da en sık yapılan yanlışlar
Ramazan, Kur'an-ı Kerim'de anılan tek aydır. Cennet kapılarının açılıp cehennem kapılarının kapandığı bu mübarek ayı oruçla geçirenlerin bütün günahlarının bağışlanacağı müjdelenir. Ramazan denildiğinde akıllara ilk önce binbir çeşitten oluşan yemek ziyafetleri geliyor. Gün boyunca yaşanılan aç kalma durumu, insanları sahur ve iftar sofralarında aşırı yemeye ve sağlıksız beslenmeye yönlendirebiliyor. Bu tür yanlışlar da vücutta bazı sağlık problemlerinin yaşanmasına zemin hazırlıyor. İşte Ramazan'da en sık yapılan yanlışlar...
Giriş Tarihi: 27.04.2020
14:02
Güncelleme Tarihi: 27.04.2020
15:36
Ramazan'da sağlıklı beslenmek kadar vücut şeklini ve kiloyu korumak da özen gerektirir. Bu nedenle yapılan fiziksel egzersizlere de dikkat edilmesi şarttır. Çünkü oruçluyken aç karınla yapılan spor hareketleri, vücut için çok sakıncalıdır. Gün içinde gereksinim duyduğu enerjiyi bulamayan vücut, kasları enerji kaynağı olarak kullanabilir. Bu da tartıda kilo düşüşü olarak gözlemlense de sonucu yağ değil kas azalması olacaktır.
Spor yapılacaksa, iftardan iki saat sonrası tercih edilmelidir. Tabii her ne kadar iki saat sonrası uygun görülse de, vücudun hala dolu olduğu göz önünde bulundurulmalı ve zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır. Bu nedenle yemekten sonra yarım saatlik yürüyüş yapılabilir.
Genel bir değerlendirme yapıldığında Ramazan ayı, beslenme olarak yılın diğer zamanlarına göre çok da farklılıklar içeren bir dönem değildir. Yalnızca kendine özgü bir düzene sahiptir. Bu nedenle doğru hazırlanan öğünlerle kişi, vücudunun gereklerini doğru şekilde karşılarken, fazla kilolardan korunabilir.
Ramazan hakkında sıkça sorulan 20 soru
Uzun süren açlıktan sonra iftarda tüm yiyecekler yenilebilir.
İnsanların büyük bir çoğunluğu, uzun saatler aç kaldığı gerekçesiyle iftar saatinde tüm yiyecekleri yiyebilme hakkına sahip olduğunu düşünür. Fakat iftarda yalnızca vücudun ihtiyaç duyduğu kadarının karşılanması gerektiği unutulmamalıdır. Örneğin; normal kiloya sahip bir kişinin iftarda ve sahurda yaklaşık olarak iki su bardağı süt/yoğurt, avuç içi büyüklüğünde et, tavuk ya da balık, her iki öğünde de pişmiş sebze ve salata tüketmesi yeterli olacaktır.
Ayrıca yine iftarda ve sahurda bir kase çorba, bir dilim pide veya küçük bir tabak bulgur ya da makarna, sahurda ve iftardan sonraki ara öğünlerde meyve tercih edilebilir. Bunun yanı sıra bir adet yumurta, 10 adet fındık, ceviz ya da badem ve 50 gram kadar peynir de tüketilebilir.
Mide-bağırsak sisteminin yorulması, tansiyonun aniden yükselmesi ve şekerin hızla yükselmesi gibi durumlardan kaçınmak için yemekleri doğru sırayla ve az miktarlarda tüketmek gerekir. Örneğin; iftarda az çorba, küçük iftariyeliklerle birlikte bir dilim pide (25 gram), içerisinde et bulunan bir sebze veya çok yağlı olmayan bir et yemeği yenilebilir. Ya da altı kaşık kadar bir sebze yemeği, arzu ediliyorsa küçük bir tabak bulgur veya makarna, taze salata, yoğurt, ayran veya cacıktan oluşan bir menü tercih edilebilir.
Ramazan'ı sağlıklı geçirmek için 20 öneri
İftar yemeğinin hemen ardından tatlı yenilebilir.
Ramazan'da en sık yapılan yanlışlardan biri de iftarın üzerine bir de tatlı yemektir. Bu eylem her şeyden önce sağlıklı beslenme düzenine aykırıdır. İftarda yenen yiyecekler vücuda yeteri kadar enerji, protein, karbonhidrat ve yağ yüklemesi yaptığından bir de üzerine tüketilen tatlı, kilo artışına zemin hazırlayabilir. İftar sonrası tatlı gereksinimi duyuluyorsa; hurma, kuru üzüm ya da kuru incir seçenekleri çözüm olabilir. Fakat mutlaka bir tatlı yemek isteniyorsa, Ramazan tatlısı olarak bilinen güllaç iyi bir alternatif olabilir.
Çünkü güllaç, içerisinde yağ bulundurmadığı gibi şeker seviyesi de ayarlanabilir bir tatlıdır. İftardan iki saat sonra, şeker yoğunluğu çok fazla olmamak kaydıyla bir dilim güllaç yenilebilir. Fakat tatlı alternatifi, menüye haftada yalnızca bir gün eklenmelidir.
16 kavram ışığında Ramazan