Robotlar ve yapay zekâ hangi meslekleri elimizden alacak?
Geçtiğimiz yüzyılda hayatımızı kolaylaştıran ürünlerle ortaya çıkmıştı robot teknolojisi. Otomobil, telefon, uçak, televizyon, bilgisayarlar derken, kendimizi bir anda teknolojiyle bütünleşen bir hayatın içinde bulduk. İlerleyen yıllarda, bilgisayar tabanlı teknolojinin gelişmesiyle, dünya için de yeni bir sayfa açıldı. Hayal gücünün sınırlarını zorlayan yapay zekâ, gündelik yaşamımızın içine sızdı ve bugün pek çoğumuzun mesleğini elinden alacak seviyeye ulaştı. Peki, yaklaşık 500 milyon insanın işsiz kalmasına sebep olacağı tahmin edilen bu teknolojiler, gelecekte hangi meslekleri tehdit ediyor?
Giriş Tarihi: 09.10.2018
17:44
Güncelleme Tarihi: 10.10.2018
12:31
YAPAY ZEKÂ NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Bugün matematikçi, bilgisayar bilimcisi ve kriptolog olarak adından sıkça söz ettiğimiz Alan Mathison Turing, 1950'lerde Manchester Üniversitesi'nde bilgisayar laboratuvarında çalışmış ve ilk gerçek bilgisayarlardan olan "Manchester Mark 1" in yazılımını hazırlamıştı.
Turing, o dönemde bir yandan da yapay zekâ ve makine zekâsı üzerine çalışmalara başladı. Yapay zekâ, bilgisayar ya da bilgisayar kontrollü robotik sistemlerin, insanın düşünme yöntemlerini analiz ederek, insana özgü davranışlar sergileme kabiliyetini kapsayan bir teknolojiydi.
Alan Turing, çalışmalarının sonucunda bugün "Turing Testi" olarak da adlandırılan, bir makinenin "insan seviyesinde ve zeki" olduğunu gösteren testi ortaya koydu. Böylece Turing, bilgisayar teknolojisinin ardından yapay zekânın da mimarı oldu .
TURING TESTİNİ GEÇEN İLK YAPAY ZEKÂ
Adıyla özdeşleşen bu test, bir yapay zekâ ve insanın karşılıklı olarak, sesli ya da yazışarak konuşması sonucunda, kişinin karşısındakinin insan olup olmadığını belirtmesi üzerine kurulu.
Eğer kişi yapay zekânın insan olduğuna ikna olursa, Turing Testi "başarılı" olarak nitelendiriliyor; aksi durumda, konuşulanın bir robot olduğunu anlaşılırsa, testin "başarısız" olduğu varsayılıyor .
2014 yılında Eugene Goostmen isminde bir yapay zekâ, kendisinin 13 yaşında bir çocuk olduğuna karşısındaki insanı inandırmış ve Turing Testini geçen ilk yapay zekâ olmuştu.
YAPAY ZEKÂNIN TEMEL ALGORİTMASI NE?
Yapay zekâ, makinelerin problemlere karşı insanlar gibi çözüm üretmesini hedefliyor.
İnsan zekâsının karakteristiğini algılayıp, bilgisayarda algoritma olarak işlenmesi ile gerçekleştiriliyor. Kısaca, talep edilen ihtiyaçlara göre "hangi etkiye karşı, hangi akli tepki sergilenebilir" şeklinde özetlemek de mümkün .
AKLIMIZA İLK GELEN ÖRNEK: SİRİ
Yapay zekâ konusunda hiç şüphesiz her birimizin aklına gelen ilk örnek ise, Apple'ın son yıllarda popüler olan uygulaması Siri.
İsmi ile seslendiğinizde Siri, "size nasıl yardımcı olacağını" soruyor; verdiğiniz komutlara göre telefonunuzun alarmını kuruyor, arama yapıyor, internetten dilediğiniz bilgiye ulaşıyor veya mesaj gönderebiliyor.
Hatta sorduğunuz soruyu anlamadığında, size konu ile ilgili sorular sorarak anlamadığını dile getiriyor.
ZAYIF VE GÜÇLÜ YAPAY ZEKÂLAR
Yapay zekâ, temelde "zayıf" ve "güçlü" olmak üzere iki sınıfa ayrılıyor. Belirli bir görev için tasarlanan zayıf yapay zekâlar, Siri uygulaması gibi kısa komutlarla çalışmaya odaklı olarak üretilen yazılımlar.
Güçlü yapay zekâ ise genelleştirilmiş, insana ait bilişsel yeteneklere sahip yazılımlar olarak tanımlanıyor. Kısaca, verilen bir göreve çözüm üretmek için, neredeyse insan kadar yeterli bir zekâya sahip.
Zaten Turing Testi'nin hedeflediği sonuç da bu: Bir bilgisayarın insan gibi düşünebileceğini kanıtlamak.