Sağlıklı beslenmenin asırlık ipuçları
Masa başı çalışan insanlar nasıl beslenmeli? Yaşlanmayı hızlandıran besinler neler? Sofrada hangi yiyecekler hangi sırayla yenmeli? İçilecek sularda insan sağlığı için dikkat edilmesi gereken durumlar neler? Bedensel özelliklerinize göre beslenmeniz mümkün mü? Dört mevsimde beslenmeyle ilgili altın değerindeki bilgiler ve daha niceleri asırlar önce Osmanlı hekimi Şirvani tarafından yazıldı. Şirvani'nin tıpla ilgili Türkçe eseri Sultaniyye, Kaşgarlı Mahmud'un yazdığı Divanu Lugati't-Türk'ten sonra, yiyecek ve içecek konusundaki en geniş bilgileri içeren ikinci eser olarak biliniyor.
Giriş Tarihi: 25.03.2019
16:05
Güncelleme Tarihi: 25.03.2019
16:46
SOFRADA YİYECEKLER HANGİ SIRAYLA YENMELİ?
Üçüncü fasılda çeşitli mizaçlara sahip insanların nasıl beslenmeleri, hangi tür yiyecekleri yemeleri gerektiği üzerinde durulmuştur. Bu bölümün dördüncü faslında sofrada yiyeceklerin hangi sırayla yenileceği , ne tür yiyecekleri nelerle birlikte yemek gerektiği anlatılmaktadır. Burada önem verilen konu, yemeklerin sindirimidir. Bu yüzden sindirimi zor yiyeceklerin sindirimi kolay olanlardan önce yenmesi tavsiye edilir ve bunun sebepleri üzerinde durulur.
Beşinci fasılda yemeklerin hangi vakitte yenmesi gerektiği anlatılır. Yemekten önce mutlaka karnın iyice acıkmış olması, bir önceki yemekten sindirilmemiş bir şey kalmaması istenir. Yenilen yemeklerin iyi ve tez sinmesi için yemekten sonra biraz uyku tavsiye edilir . Özellikle kış mevsiminde daha iyi yemek yenileceği söylenir. Kuşluk öğününden akşam öğünü daha iyidir. İnsan günde iki öğün yemek yemeyi adet edindiyse bu geleneği sürdürmelidir. Günde bir öğüne indirirse sindirim zorlaşır, vücut bundan zarar görür.
YAŞLANMAYI HIZLANDIRAN BESİNLERDEN UZAK DURUN
Altıncı fasılda hangi yiyeceklerin bedene zarar verdiği ve bunları yemekten sakınmak gerektiği anlatılmaktadır. Şirvani, ekşi yiyecekleri çok yemekten kaçınılmasını, çünkü bu tür yiyeceklerin insanı tez yaşlandırdığını belirtir. Yazar, tatlıları çok yemekten de sakınılmasını, çünkü çok yenilen tatlıların mideye zarar verdiğini ve bedeni kurutup incelttiğini anlatır.
Sultaniyye'de yenilen yemeklerin zararlarını yok etmek için de tavsiyelerde bulunulmaktadır. Yazar, tatlının zararlarının ekşiyle, ekşinin zararlarının tatlıyla; tuzlunun zararlarının tuzsuzla, tuzsuzun zararlarının da tatlıyla giderilebileceğini anlatır. Ayrıca birlikte yenilmemesi gereken yiyecekler üzerinde de duran yazar, mesela cüzzam ve titreme hastalığına sebep olacağı için balıkla süt yenilmemesini tavsiye eder.
İÇİLECEK SULARDA İNSAN SAĞLIĞI İÇİN DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR
Kitabın ikinci bölümü suların çeşitleri, iyileri ve kötülerine ayrılmıştır. Bu bölümde içilecek sularda insan sağlığı için dikkat edilmesi gereken durumlar anlatılmaktadır. Devam eden fasıllarda suyun hangi vakitlerde ve nasıl içilmesi gerektiği bütün inceliğiyle verilir. Mesela gece yarısında ve hamamda su içmek zararlıdır . Ayrıca suyun boynu uzun bardaktan yavaş yavaş içilmesi tavsiye edilir. Yemekten hemen sonra su içilmesi yiyeceğin sindirimini zorlaştırır. Su ya yemek arasında içilmeli ya da yemekten sonra biraz beklenmelidir.
Kitabın on ikinci bölümünde dört mevsimde beslenmeyle ilgili tavsiyeler bulunmaktadır. Mesela bahar mevsiminde kışın yenilenlerden daha az yenilmesi ve çok tuzlu yiyeceklerden uzak durulması; yazın soğuk yiyeceklerin çok tüketilmesi; özellikle erik, hıyar, karpuz, kabak vb. yiyeceklerin yenmesi; güzün suyun çok içilmemesi, yemiş yenilmemesi, yenilecekse sigencübin (bal – sirke şerbeti) ile birlikte yenilmesi; kışın ise galiz (sığır eti, bağırsak, ciğer, kavrulmuş et, bakliyat vb.) yiyecekler yenmesi tavsiye edilmiştir.
Sultaniyye'nin 13'üncü bölümünde yiyeceklerin tabiatı anlatılır, özellikle ekmeklerin ve etlerin üzerinde durulur. Bu bölümde insanların bedensel özelliklerine göre yiyecekler tavsiye edilmekte, bütün yiyecekler insan vücudunun özelliklerine göre sınıflandırılmaktadır. Vücudun balgami, demevi, safravi, sevdavi oluşuna göre yiyecekler önerilmektedir. Bu bölümde insanlara et cinsinden tavuk, piliç, keklik, çil, güvercin yavrusunun eti, bütün kuşların boynu ve kanadı, özellikle yumuşak olduğu için küçük balıkların eti; yemiş cinsinden kuru içir, kuru üzüm fıstık, bakliyat, siyah incir, fıstık, bal, karpuz, turp, soğan pırasa, şalgam vb. baharat olarak da hardal, sarımsak, güvey otu, rezene, tere otu, nane, durak otu, kimyon vb. kullanılması tavsiye edilmektedir.
Kitabın son bölümünde yüzlerce tarif yer almaktadır. Burada birçok şerbet, macun, hoşaf, gülbeşeker, reçel tarifi yapılmakta, bunların her birinin insan vücuduna faydaları anlatılmaktadır. Ayrıca değişik hastalıklara ilaç olarak kullanılması gereken yiyecekler ve haplarla bunların yapım tarifleri de verilmektedir. (Derlenen kaynaklar: TDV İslamansiklopedisi, ŞİRVÂNÎ, Muhammed b. Mahmûd / Yemek ve Kültür Dergisi, Sultaniye ve Sağlık-Yiyecek İlişkisi)