Yaşam kaynağımızı bilinçli kullanmak için: Su okuryazarlığı
Tüm canlılar ve doğa için yaşamın olmazsa olmazı su, ne yazık ki sonsuz bir kaynak değildir. İklim krizi, artan dünya nüfusu, tarım ve sanayideki gelişmeler su kaynaklarının varlığını tehlikeye sokuyor. Bu noktada suyun bilinçli kullanımı ve yönetimi oldukça önem arz ediyor. Peki, topluma farkındalık kazandırmayı ana hedef olarak belirleyen su okuryazarlığı nedir? Su okuryazarlığı konusunda ailelere nasıl eğitim verilmeli gibi soruların cevaplarını araştırdık.
Giriş Tarihi: 30.09.2023
16:28
Güncelleme Tarihi: 30.09.2024
08:55
◼ Artan nüfusun belli alanlarda yoğunlaşması, temiz suya ulaşmayı güçleştiriyor. Gelişen teknoloji ile birlikte su sorununun çözümünde gerek Türkiye'de gerekse dünyada su arıtma tesisleri ön plana çıkmıştır. Okyanus ve denizlerdeki tuzlu suyu kullanılabilir nitelikte dönüştürme çalışmaları gün geçtikçe daha çok başvurulan bir yöntem olsa da maliyeti yüksek olduğu için her ülke tarafından tercih edilmiyor.
◼ Çevreyi ve doğal kaynakları korumak ve kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların en önemli görevlerinden biridir. Suyun sağlık için yaşamsal önemi bireylerin temiz ve güvenli suya ulaşması insan haklarındandır. Bu konuda küresel anlamda tüm insanların bilinçlendirilmesi su okuryazarlığı ile mümkün olur.
Kuruyan nehirler ve kıyametin ayak sesleri
Su Okuryazarlığı
◼ Su okuryazarlığı, suyun ekosistemdeki hareketini ve etkileşimini anlamak, su kullanımı hakkında birey ve toplum bazında bilinçli karar almak olarak tanımlanabilir. Suyun hayati önemi, su döngüsü, küresel boyuttaki su kaynaklarının tanınması, suyun sürdürülebilirliği ve korunması ile ilgili farkındalık kazanmaktır.
◼ Suyun önemini vurgulamak, iklim değişikliği ve kuraklaşma sorununa dikkat çekmek, içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması noktasında görülür adımların atılmasını sağlamak için 1993 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 22 Mart'ı "Dünya Su Günü" ilan etmiştir.
◼ Yaşam kaynağımız olan suyun okuryazarlığı, eğitim ve uygulama adımları ile yürütülür. Su, tüm yaş grubundaki insanları ilgilendiren bir sorundur.
◼ İnsanın ve doğal yaşamın devam edebilmesi için alternatifi olmayan tek kaynak sudur. Doğal ve yitirilebilir bir kaynak olan suyun korunması, doğal su kaynaklarının zarara uğratılmadan aktif bir şekilde kullanılması, tüketimde her açıdan akıllıca paylaşım yapılması (tarım, enerji, sanayi ve evsel kullanımda), su bilincinin küçük yaşlarda çocuklara kazandırılması en önemli eğitim unsurlarıdır.
Çölde bir vaha: Darbat Vadisi
◼ Su okuryazarlığı dersi toplumun farkındalık ve sorumluluk kazanmasını hedefler. Bu ders aracılığıyla kişi kendi yaşamı ve gözlemleriyle suyun davranışlarını öğrenir ve su ayak izini hesaplayabilir.
◼ Su okuryazarlığı dersini çocuklara erken yaşlarda vermek bireyde su kullanım bilincinin kalıcı hale gelmesini sağlarken aynı zamanda doğaya ve geleceğe katkı sunar.
*Su ayak izi nedir?
Bir mal ya da hizmetin bütün üretim ve tüketim zincirindeki süreçlerinde harcanan su miktarıdır. Suyun ekonomi içindeki rolünün ve su yönetiminin ekonomik kalkınmada nasıl bir araç olarak kullanılabileceğini anlatır.
◼ Su okuryazarlığı eğitimi ile su tüketiminin çevre ve dünya bazındaki etkisini anlayan, su tasarrufu yapan ve su ayak izini önemseyen bireyler yetiştirilir. Dünyanın ortak geleceği için, sürdürülebilir bir ekosistem, doğaya saygılı ve sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmek su okuryazarlığı eğitiminin ana hedefi olmalıdır.
Peki, suyun bilinçli kullanılması için neler yapılabilir?
◼ Bireysel önlemler kitlesel olarak yapıldığında etkili olur. Suyun bilinçli kullanılması yönünde devletlerin önlem alması daha büyük ve hızlı bir gelişimin görülmesini sağlar.
◾ Yağmur suyunu toplayarak sürdürebilirliğini sağlamak oldukça önemli bir adım olabilir. Fakat bu tüm kurum binalarında ve yapılarda uygulanan bir yöntem olduğunda fayda sağlar.
◾ Okyanus ve denizlerdeki suyu kullanabilir özelliğe getirme çalışmalarına yetkililer tarafından önem verilmeli ve bu çalışmalardaki maliyeti azaltmaya yönelik teknolojik donanımlar geliştirilmelidir.
◾ Sanayi tesislerinin üretimlerinde açığa çıkan atıkları ve zararlı kimyasalları denize dökmeleri caydırıcı şekilde cezalandırılmalıdır.
Kanallar üzerine yerleşen şehirler