Tarihte en ölümcül salgınlara sebep olan 8 virüs 🔬
İnsanlık tarihi, yüzyıllar boyunca birçok ölümcül hastalığa tanıklık etti. Yüz binlerce ölümle sonuçlanan bu hastalıklar en az savaşlar kadar toplumlar üzerinde büyük yıkımlar yarattılar. Yakın tarihte ise SARS, domuz ve kuş gribi gibi hastalıklarla boğuştuk. İşte dünden bugüne tarihte insanlığın savaştığı ölümcül virüsler…
Giriş Tarihi: 01.05.2020
15:05
Güncelleme Tarihi: 22.07.2020
11:38
3 AYDAN KÜÇÜK BEBEKLER KORUNUYOR
3 ay ile 24 ay arasındaki çocuklarda daha ağır hastalık tablosuna yol açar. 3 aydan küçük bebeklerde ise anneden plasenta veya anne sütü ile geçen antikorlar bebeği koruyabilmektedir.
Hastalık; mikrop vücuda girdikten genelde birkaç gün sonrasında, hafif veya orta dereceli ateş ve kusma belirtilerine sebep olur. Bu durum genellikle 2 gün kadar sürer. Sonraki günlerde ise belirgin ishal ile devam eder ve çoğu hastada bu tablo 5-7 gün kadar sürebilir.
Tanısında klinik belirtilerin yanı sıra dışkıda etkenin saptanmasına yönelik ülkemizde de yaygın olarak yapılabilen laboratuvar testinden de yardım alınabilmektedir.
AIDS hastalığı, HIV olarak adlandırılan bir virüsün vücudu esir alması ile ortaya çıkar. Dünyanın dört bir yanında binlerce kişiyi mağdur eden bir hastalık olan AIDS, bağışıklık sistemini çökerterek vücudu en ufak bir rahatsızlığa karşı dahi güçsüz hale getirir. Bu da söz konusu hastalıkların ciddi boyuta ulaşarak ölümcül bir hale bürünmesine sebep olur.
Öte yandan insan vücudunda HIV virüsüne rastlanması, kişide AIDS hastalığının varlık gösterdiği anlamına gelmez. Dolayısıyla HIV taşıyıcısı belirtileri hakkında temel bilgilere sahip olmak, AIDS hastalığı dolayısıyla ortaya çıkması muhtemel problemlerin önüne geçilmesini sağlar. HIV, 36 milyon insanı öldüren en tehlikeli virüslerdendir.
AIDS BELİRTİLERİ NELERDİR?
Kas ve eklem ağrıları Baş ağrısı Mide bulantısı ve kusma Farenjit Lenf bezlerinin büyümesi Deri dökülmesi İstem dışı kilo kaybı Ağız içinde derin beyaz yaralar Çeşitli solunum yolu hastalıkları Unutkanlık
SARS (Severe Acute Respiratory Syndrome) 2002 Kasım ayında Çin'de ilk olarak duyduğumuz, 21. yüzyıl dünyasındaki ulaşım olanakları ile dünyanın öbür ucuna dek yayılan, bulaştırıcılık ve mortalitesi yüksek olan ve tıp dünyasının hemen hemen tüm bilgileri internet aracılığıyla aldığı bir hastalık olarak akıllarımızda yer etti.
SARS VİRÜSÜ TEDAVİSİ VAR MIDIR?
SARS hastalarının aile fertleri, yemek araç-gereçleri kullanımı ve birlikte yatmak gibi yakın temastan kaçınması. SARS hastasının vücut sıvıları ile gerçekleşebilecek her türlü temasta, tek kullanımlık eldivenler tercih edilmesi. SARS hastalarının aile fertlerinin bu 10 günlük süre boyunca, ellerini sık sık yıkaması ve alkol bazlı temizleyicileri kullanması. SARS hastasının öksürmeden ya da hapşırmadan önce ağzını ve burnunu mendille kapaması ve devamlı maske takması.
SARS şüphesi altındaki hastalar, şüphe dışlanana kadar tipik ve atipik pnömoni etkenlerini kapsayan geniş spektrumlu antibiyotiklerle tedavi edilmelidir. Tedavide antiviral ajanlar ve kortikosteroidler önerilmektedir.