Arama
Zihin sağlığını arttıran 12 ipucu
Zihin sağlığını korumak, yeni fikirler ortaya koyabilmek ya da düşünme süreçlerimiz üzerinde söz sahibi olabilmek için beynin zinde olması oldukça önemli. Günlük yaşamımızda pek çok enformasyona maruz kalıyor, kendimize zaman ayıramıyor ya da yeni bilgiler öğrenmeyi zor ve karışık bulabiliyoruz. Tüm bunların önüne geçerek bilişsel yeteneklerinizi arttıracak, daha zinde bir zihin sağlayacak 12 ipucunu derledik.
Su, bütün canlılar için vazgeçilmez bir yaşam kaynağı olmasına karşın çoğumuz, beyin sağlığımızı korumak ve zihnimizi daha taze tutmak için su tüketmemiz gerektiğinin bilincinde olmayız.
📌 Uzmanlar, vücudun yüzde 1-2 oranında dahi olsa sıvı kaybına maruz kalınmasının bile ciddi sonuçlarına değiniyor.
Buna göre su kaybı, bilgiyi işleme sürecinde yavaşlamaya, dikkat eksikliğine, kısa süreli hafızada ve gözle takip becerisinde bozulmaya neden oluyor. Bu sebeple yeni bir şey öğrenmek ya da önceden bilinenler hatırlamak zorlaşıyor ve beyin daha yavaş çalışıyor.
Günde en az 2-2,5 litre su tüketilmesi öneriliyor ve terleme, sıcak hava ya da egzersiz gibi sıvı kaybının arttığı durumlarda bu oranın arttırılması gerekiyor.
Her bireyin uyku ihtiyacı farklı olsa da insan ömrünün üçte birinin uykuda geçirdiğini söylemek mümkün. Bu nedenle yediğimiz besinler ya da soluduğumuz hava kadar iyi bir uyku da oldukça önemli.
📌 Kaliteli bir uyku için her gün aynı saatte uyumak, uyku öncesi egzersiz ve yemekten kaçınmak, teknolojik cihazların kullanımını sınırlamak gerekiyor.
Uyku için doğru ısıyı ayarlamak, melatonin hormonunun salgılanması için ışıksız bir ortamda uyumak, nefes egzersizi gibi rahatlama tekniklerini öğrenmek ve kafein tüketiminden kaçınmak, kaliteli bir uyku için kaçınılmaz unsurlardan.
Uyku konusunda "sirkadiyen ritm" olarak adlandırılan vücudun biyolojik saati ile ilgili bilgilerden de yararlanabilirsiniz.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte hafıza, sebep sonuç ilişkisi kurma ya da tepki verme gibi zihinsel fonksiyonlarda azalma görülür. Bu nedenle bazı yöntemlerle beynin yeniden yapılandırılması gerekir.
📌 Beyni yeni şeyler yapmaya ya da farklı şeyler öğrenmeye yöneltmek, zihnin ufkunu genişleten bir aktivitedir.
Böylece beyinde bulunan nöronlar, yeni bir şey deneyimlerken düşünme kabiliyetini arttıran yollar açacaktır.
Araştırmalara göre sık kullandığınız eliniz yerine diğer elinizi kullanmanızın dahi bu konuda etkili olduğunu, beyin korteksinin bilgiyi işleyen kısımlarının daha hızlı bir şekilde aktive olduğunu gösteriyor.
📌 Öyle ki yapılan araştırmalar da iki ya da daha fazla dil bilen kişilerin beyinlerindeki aktivasyonun daha yoğun olduğunu kanıtlıyor.
Pek çok kişi yaşın yeni bir dil öğrenme sürecinde önemli olduğunu düşünse de yeni dil öğrenmek özellikle hafıza ile ilgili sorun yaşayanlara, Alzheimer hastalarına sıklıkla tavsiye edilen bir yöntem.
Hatta dil öğrenmenin bunama üzerindeki etkisi, ilaçlarla elde edilebilecek etkilerden daha yüksek olabileceği ifade ediliyor. Ayrıca dil öğrenmek dikkati arttırdığı gibi aynı anda birden çok işe daha hızlı geçiş yapabilmeyi de kolaylaştırıyor.
Bu anlamda en tehlikeli konu ise teknolojiyi kullanım konusunda herhangi bir sınır koymamak.
📌 Teknolojik cihazlar beynin elektriksel aktivitesi ve işleyişini bozuyor. Çevreye yaydıkları ışınlarla beyin hücrelerine zarar verebiliyor.
Özellikle akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle durum daha da ciddi bir hale gelmiş vaziyette. Çünkü bireylerin bu cihazlarla etkileşimi daha fazla arttı ve pek çok işlevi aslında teknoloji ile yerine getirir hale geldiler.
Bu nedenle uzmanlar, teknolojinin beyni kullanmayı azalttığını, zihinsel tembellik yaratabileceği konusunda uyarılarda bulunuyorlar.