Rahat bir şekilde başkanlık yarışını kazanan ve Beyaz Saray'daki koltuğuna yerleşmeye hazırlanan Donald Trump'ın ikinci dönemi birincisinden biraz farklı olacak gibi görünüyor. Birinci dönemi, sakarlıklar ve çaylaklıklar ile dolu idi. Bu şekilde de kapandı. Yüzyılın pazarlığı gibi konularda çuvalladı. İkinci döneminde Obama'nın Beyaz Saray'da hala gölgesi dolaşan mirasını eledi. Biden ile Kamala Harris'in Obama'dan tevarüs eden siyasi mirasını sona erdirdi. Obama'nın gölgesini Beyaz Saray'dan kovduğu konuşulmaktadır. Özellikle de Suriye halkı Obama'nın mirasından bizar. Bush hanedanlığı ile Obama dönemi, İslam alemi için yıkım oldu. Bush'ların başlattığı süreci, Obama derinleştirdi. En fazla da karaktersiz Obama zarar verdi. Bu dönemlerde felaketler zinciri yaşanmıştır. Trump bir konuşmasında George Walker Bush'a üç defa çağrıda bulunduğunu ve Irak'ı mahvetme dediğini hatırlatıyor. Sonrasında şu yorumda bulunuyor:
"Irak eskisi gibi kalsaydı İran bölgeye sarkamaz, uzanamaz ve abanamazdı. Saddam sonrasında boşluk doğdu ve denge İran lehine bozuldu. George Walker Bush ve ekibine ruh hastası olarak tanımlamaktadır. Bush moron yani geri zekalı olarak biliniyordu. Bu sayede bilinmedik bir sıfatını daha keşfetmiş olduk. Trump, ruh hastalığını da deşifre etti.
Öyledir de. Lakin sadece ruh hastası olan Bush değildi. Nuri Maliki gibi Irak Dava Partisi erkanı da İran'ın Irak'taki uzantıları da katıksız ruh hastasıydı. Ruh hastalarının buluşmasıyla Irak felaketten felakete sürüklendi. Bunlardan birisi de Mehdi Ordusunun kurucusu Mukteda Sadr olmuştur. Kays Hazalı gibi ondan kopma Asaib gibi çetelerin veya milis güçlerinin liderleri de öyle. Dünya hala Kays'lar; Kays Said gibi deliler ya da çılgınlarca yönetiliyor.
Donald Trump, haliyle Demokrat Parti'nin aileyi ve ailevi değerleri aşındıran liberal eğilimlerine ve politikalarına da karşı çıkmaktadır. Bu anlamda Putin'e benzer tarafları olduğu söylenebilir. Kadın düşkünü olsalar da aileyi önceliyorlar.
Ynetnews Den Ron Ben-Yishai, ilginç bir habere imza attı. O da yeni dönemde damat Jared Kushner'in Beyaz Saray'da danışman sıfatıyla bulunmayacağıdır. Bu, İsrail açısından kötü bir haberdir. Beyaz Saray'daki en yakın adamlarından oldular. Toy, acemi ve çaylak birisi olan Jared Kushner, birinci dönemde Araplar nezdinde kesesini doldurmaktan ve İsrail adına arz-ı endam etmekten başka bir işe yaramamıştır. Hala da ilk dönemden kalma Araplar nezdindeki ticari bağlantılarını sürdürmektedir. Birinci dönemde damat, kızı İvanka ile birlikte daima Trump'ın ayrılmaz parçası olmuşlardır. Anlaşılan dört yıllık fasıla ve nadas döneminde biraz durulmuşlar, kendilerini geriye çekmişler. İvanka, babası lehine tek bir kelam etmiyor.
Birinci dönemde Trump, İsrail lehinde kararlı adımlar attı. Amerikan elçiliğini Kudüs'e taşıdı. Ancak bu, sembolik bir karar olmaktan öteye geçemedi. İbrahim anlaşmalarını kotardı. Golan Tepelerini İsrail toprağı olarak tanıdı.
2015 yılında Obama döneminde İran'la varılan nükleer anlaşmayı 2018 yılında tek yanlı olarak iptal etti. Trump'ın Obama'ya karşı bitmez ve sönmez bir kini var. Bu kinini her fırsatta izhar ediyor.
6 Ocak 2021 tarihinde Trump taraftarlarının Capitol Hill'e çılgın bir şekilde baskın düzenlemeleri üzerine damat ve kızı İvanka, Trump ile yollarını ayırdı, siyasetten elini eteğini çekti. Siyasete uzak durmaya başladılar. Damat Jared Kushner, Filistin sorununda alıklık göstermiştir. Karmaşık bir sorun olan bu soruna sanki ticari bir meseleymiş gibi yaklaştı. Meselenin cevherini nüfuz edemedi. Belki etmek de istemedi. Zevahiri kurtarma peşindeydi.
İkinci döneminde Filistinliler ve Lübnanlılar, Trump'tan sözünü tutmasını bekliyorlar. Söz verdiği gibi bölgedeki savaşı sona erdirmesini bekliyorlar. Özellikle de ABD'de Arap başkenti olarak anılan Michigan sakini Araplar Trump'dan barışa şans vermesini istiyorlar. Zor ama mümkün.
Lakin görevden alınan İsrail savunma eski Bakanı Yoav Galant, bölgede başlayan savaşın kolay kolay sona ermeyeceğini, yıllarca sürebileceğini söylüyor. Bölgede bir final kapışması ve savaşı yaşanıyor gerçekten de ilk yılını dolduran savaş birkaç yıl daha sürebilir.
Mustafa Özcan
