Arama

Prof. Uğur Derman
Nisan 2, 2021
İstifleriyle meşhûr hattat: Çırçırlı (Haydarlı) Ali
Sesli dinlemek için tıklayınız.

İstanbul'un Fâtih semtinde, Çırçır veya Haydar ismiyle tanınan mahallede doğduğu için "Çırçırlı" yâhud "Haydarlı" lakabıyla anılan Mehmed Ali Efendi, Maliye Nezâreti kâtiblerindendir. Şefîk Bey'den sülüs-nesih ve celî sülüs meşk etmiştir.

Son derece sağlam bir ele sâhib olan Ali Efendi kadar, tarama ucuyla çizgi çekmekte mâhir bir başka hattata rastlamadığımı bilhassa belirtmek isterim. Eski hattatların yazılarının üstünden -çalışmak için- ince kâğıda aldığı örnekler, bir saç telinden ince ve keskin görünüşlüdür. Hele nesih gibi ufak tefek bir yazıyı bile iki kıyısından çift çizgiyle çizebilme kudretine hayrân olmamak elde değildir.

Ali Efendi'nin yazı taklîdinde de dikkate değer bir muvaffakiyeti görülmektedir. Meselâ, talebesine: "Bu gün Râkım olalım" diyerek onun üslûbunu; başka bir gün de: "Bu gün Celâleddin olalım" deyip Mahmud Celâleddin'in üslûbunu taklîd ettiği bilinmektedir. Birbirine zıd iki üslûbda yazı taklîd edebilmek için, fevkalâde bir istîdâda sâhib olmak gerekir.

Ali Efendi'nin dervîşâne hayatı sona erdiğinde Üsküdar'daki Karacaahmed kabristanına defnedilmiştir, fakat makberesi belli değildir. Elimizde mahfuz ve taşa hâkkedilmeden kalmış bulunan –Ferid Bey (1858-1930?) hattıyla– celî sülüs mezar kitâbesinde Ali Efendi'nin ölüm târihi olarak 30 Rebîülevvel 1320 (7 Temmuz 1902) günü geçmektedir.

Ali Efendi'nin burada görülen hicrî 1281 (1864) tarihli girift istifinde şu ibâre okunmaktadır:

"Rabbi yessir ve lâ tuassir Rabbi temmim bi'l-hayr".

Netîcesinden hayır umulan her işe başlanırken okunan ve hat meşklerinde yazılan bu duânın mânâsı: "Rabbim! Kolaylaşdır, güçleşdirme... Rabbim! Hayırla tamâmına erdir..."

Bu istifin ortasındaki küplü ve küplü ayn harflerinin ağırlığına karşı, be ve ra harflerinin sağda ve solda terazilenmeyi sağlaması, müdevver vav ve çengelli mim harflerinin de bunu takviye etmesi sâyesinde, celî sülüsde bir muvâzene şâheseri olarak, yazı san'atı meraklılarınca pek beğenilir. İstifin kenarına rastlayan lâm elif harfinin bir kolu -yer iktizâsı- büyük bir cür'etle ortasından kırılıp, yönü de aksi tarafa çevrilmiştir. Başka bir yazıda hiç de hoş görülmeyecek bu zarûret, Ali Efendi'nin istifine daha da güzellik katmaktadır. harfinin küpünde ve bu armûdî istifin merkezinde toplanan dört nokta için de aynı mülâhaza tekrarlanabilir. Bi'l-hayr ibâresindeki elif ve lâm ise, istifin âdetâ asılma çengelini teşkil ediyor.

Celî sülüs yazılarında asıl zorluk, istifi ibda' etmek, yani ilk defâ bulup harfleri yerli yerine oturtmaktır. Ondan sonra aynı istifin tekrarlanması, usta bîr hat san'atkârı için işden bile değildir. Rabbi Yessir istifi de ilk defâ Ali Efendi tarafından tertiplenmiştir. Rahmetli Üstâdım Necmeddin Okyay'ın anlattığına göre: "Şefîk Bey, Alî Efendi'yi çok takdîr etdiği için, ara sıra kendi üstâdı Kādıasker Mustafa İzzet Efendi'ye beraberinde götürür, bâzan da İzzet Efendi'nin huzurunda buluşurlarmış. İşte, bu Rabbi Yessir istifini yazışından sonra, Kādıasker'in Bebek'deki yalısına gitdiği vakit, henüz Şefîk Bey gelmediği cihetle, Ali Efendi, yazısını üstâdının üstâdına göstermiş. İstifi pek beğenen Kādıasker Efendi, biraz sonra Şefîk Bey de içeriye girince: 'Gel bak Şefîk! Bu çırağın yok mu? Ne senin ne benim, hiç birimizin hatırına gelmeyen şu istifi yapıp getirmiş; seyret de zevkyâb ol!' diyerek takdirlerini ona da nakletmiş".

Bu yazının etrâfı klâsik üslubda zer-ender-zer (altın içinde altın), iç pervazı zencerek (geçme), dış pervazı zer-efşan (altın serpme) olarak 1396/1976'da F. Çiçek Derman eliyle tezhib edilmiştir.

Prof. Uğur Derman

Resim 1: Çırçırlı Ali Efendi'nin celî sülüs levhası

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN