Arama

Batılı düşünürlerin İslam'a olan hayranlığı

Batı'da İslam'a karşı son derece bağnaz ve ön yargılı düşünürler olduğu gibi, insaflı yaklaşan kalemler de vardı. "Dünyada her fikir, her söz elli yüz sene içinde eskiyip değerini yitirmeye mahkumdur. Bunun tek istisnası Kur'an'dır. Eskimediği gibi her geçen gün daha anlaşılır hale gelmekte, adeta gençleşmektedir." diyerek İslam'a olan hayranlıklarını dile getirmekten de çekinmediler. Sizler için Batılı düşünürlerin İslam hakkında düşüncelerini derledik.

  • 12
  • 20

Roger, 17 Temmuz 1913'te Marsilya'da doğdu. 1982 yılında Müslüman olduktan sonra İslam ile ilgili birçok kitap yazıp konferans verdi. 1952 yılında Sorbonne Üniversitesi'nden edebiyat dalında eğitim aldıktan sonra 1954 yılında SSCB Bilimler Akademisi'nde doktor unvanı elde etmiştir. Fransa Parlementosu'nda milletvekili, meclis başkan yardımcılığı, milli eğitim komisyonu üyesi ve senatör olarak görev yaptı. Daha sonra profesörlüğe devam etti. Emekliliği sırasında pek çok akademik eser yayımlayan Garaudy, 1982 yılında 69 yaşında iken Müslüman oldu. Garaudy, İslâm'ın insanlığı Allah, insan ve tabiatla yeniden buluşturacağına, böylece dünyaya egemen olan Batı medeniyetini ıslah edip dünyamızı intihardan kurtarabileceğine inanır.

Başta İslâm'ın Aynası Camiler ile İslâm ve İnsanlığın Geleceği olmak üzere birçok kitabında İslâm'ın namaz, oruç, hac ve kurban ibadetlerinin kişiyi Allah ve insanlıkla buluşturması açısından son derece önemli olduğunu, insanın ibadetlerle mânevî yönden âdeta kanatlanıp uçtuğunu dile getirdi. İslâm'ın uyanık bir zihinle uygulanıp değerlendirildiği dönemlerde Müslümanların Atlas Okyanusu'ndan Hindistan ve Çin'e kadar yayıldığını, İspanya'nın çok az bir kuvvetle kolayca fethedildiğini, çünkü insanların İslam adaletine âdeta koştuğunu söyledi. Garaudy'ye göre şeriat, içinden boz bulanık bir su alıp getireceğimiz durgun bir gölet değildir, şeriat, etrafa parıltılar saçarak gürül gürül akan ve kıyılarına bereket yağdıran güzel bir nehirdir.

  • 13
  • 20

Ben bu hayret uyandırıcı insanın hayatını okudum. Ben O'nu insanlığın kurtarıcısı olarak görüyorum. O'nu böyle tanımamız lazım. O bugün aramızda olsaydı, dünyanın bütün problemlerini bir kahve içiminde hallederdi.

Ben Muhammed'in dinini harikulade canlılığından ötürü hep takdir etmişimdir. İslâm, varlığın değişen veçhesine uyarlanabilir kabiliyete sahip tek dindir. Böylece, İslam her çağa hitap etmektedir... Benim tahminime göre, Muhammed'in inancı bugün Avrupa'da kabul edilmeye başlandığı gibi, gelecekte de kabul görecektir. Ortaçağ Kilisesi, ya cahilliklerinden ya da bağnazlıklarından Muhammedîliği hep kara renklere boyayarak anlatmışlardır. Onlar aslında hem Muhammed'den, hem de onun dininden nefret edecek şekilde eğitilmişlerdi. Onlara göre, Muhammed İsa karşıtıydı. Oysa ben onu, o harikulade insanı inceledim. Benim kanaatime göre değil İsa düşmanı olmak, ona insanlığın kurtarıcısı demek gerekir. Günümüz dünyası onun gibi bir peygamberin etkisi altına girse, sorunları, çok ihtiyaç duyulan barış ve mutluluk getirecek şekilde çözüleceğine inanıyorum. Avrupa, Muhammed'in akidesinin aşkına girmeye başlamıştır. Gelecek yüzyılda, Avrupa sorunlarının çözümünü bu inanç içinde görmeye kadar gidebilir.

  • 14
  • 20
Bernard Shaw kimdir?
Bernard Shaw kimdir?

Bernard Shaw, 26 Temmuz 1856'da Dublin'de bir tüccarın oğlu olarak doğdu. 1876'da Londra'ya gitti ve kısa bir süre Edison Telephone Company'de çalıştı. Shaw bu arada edebiyata düşkündü ve tam beş roman yayınlamayı başarmıştı. Ancak hiçbirinde başarıyı elde edemedi.1885'den itibaren çeşitli dergilerde müzik ve tiyatro eleştirisi yazıları yazdı. 1901 yılında yayınlanan Şeytanın Çocukları adlı melodramıyla edebiyatta başarıyı yakaladı. Bu eseri en çok Almanya'da tanındı.

George Bernard Shaw 2 Kasım 1950'de Hertfordshire'de öldü.

  • 15
  • 20

Muhammed, vahye mazhar olan ve İslam'ı inşa eden insan, M.S. 570 civarında putlara tapan bir Arap kabilesinde dünyaya geldi. Sonra, bir takım acı ve dehşete düşürücü olaylar içinde, Tanrı'nın kelâmı ona, melek Cebrail vasıtasıyla vahyolunmaya başladı. Kendinden önceki tüm peygamberler gibi Muhammed, Tanrı'nın kelâmını yaymak için kendisinin nakıs olduğu bilerek, gayet dikkatli bir mücadele verdi. Melek "Oku" diye emretti. Oysa bildiğimiz kadarıyla, Muhammed'in okuma yazması yoktu. Fakat o kendisine vahyolunan sözleri yazmaya başladı. Dünyanın büyük bir kısmını tamamen değiştirecekti bu söz: Allah'tan başka tanrı yoktur. Muhammed, olağanüstü şahsiyetinin gücüyle, Arabistan ve Doğu'daki hayatı her şeyiyle değiştirmişti. O, putları kendi elleriyle paramparça etti ve ancak tek Tanrı'ya kulluk edilen bir dini kurdu.

  • 16
  • 20
James Michener kimdir?
James Michener kimdir?

40'tan fazla kitap yazan James Albert Michener, bunların büyük çoğunluğu, birçok coğrafi bölgede birçok kuşağın hayatını kapsayan kurgusal, uzun aile ataları ile ilgiliydi. Titiz çalışmasıyla tanınan Michener, Pulitzer Kurgu Ödülü'nü kazandı. Michener romanlar, kısa öyküler ve kurgu dışı romanlar yazmaya ek olarak, filmler, TV dizileri ve radyo ile ilgili eserler de kaleme aldı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN