Arama

Attila İlhan'ın şiirlerindeki bilinmeyen hikayeler

"Babam şairdi, Divan tarzında şiirler yazardı. Ben de elbet, hem onun şiir tutumunu yadsıyorum hem de kendimi ona kabul ettirmeye çalışıyorum." demişti Attila İlhan. Kelimelerle öyle güzel oynardı ki moda, yalnızlık, aşk ve sevgili belki de hiç böyle güzel anlatılmadı. Sizler için Attila İlhan'ın doğum yıl dönümünde, şiirlerindeki bilinmeyen hikayeleri derledik.

  • 11
  • 14
LİMAN
LİMAN

"gözümden yere bir damla kan damladı kırmızı
adım adım şehrin ışıklarını yaktım sokak sokak
içimde sonrasız bir yolculuğun iç bulantısı
galata rıhtımında eski bir liman kahvesi
hepyekten düşeşe günahlarım ve salkım saçak
avucumun içinde iki satır Japon yazısı
bunun ne demek olduğunu öğrenemeyeceksiniz"

Liman konusu beni çekiyor. Bir kere çocukluğumun filmlerinden dolayı, ayrıca 'şehir' gerçeğinin en renkli, en önemli kesimlerinden birisi olmasından. Ben ki genç kuşağın, 'şehir'i şiirleştirmeye çalışan ilk ozanlarından biriyim. Liman'ı es geçemezdim. Şiirin ilk bölümü İstanbul, ikinci bölümü İzmir Limanı üzerindedir. Ama geride 'dünyayı görmeye gitmek' teması açıkça duyumsanır.

  • 12
  • 14
TATYOS’UN KAHRI
TATYOS’UN KAHRI

"son yolcunun adı attila ilhan'dı
miyoptu kısa boylu bir adamdı
dostu yoktu yalnızlığı vardı
yazı makinasıyla binmişti
bizimle konuşmaktan çekinmişti
gözlerini görseniz korkardınız
polis'ten kaçıyordu derdiniz
bir cinayet işlemişti derdiniz
halbuki kendinden kaçıyordu"

Tatyos Tatyosyan'ı Ankara vapurunda tanıdım. Şiirde anlattığım gibi Tatyos, 'feleğin sillesini yemiş' bir adamdı. Hem Türkiye'de hem de Fransa'da ezilmişti. Yol boyunca, kıç güvertesinde uzun uzun çene çaldığımızı hatırlarım. Dehşetli korkuyordu. Onu yüreklendirmeye çalışmıştım. Neticede Galata rıhtımında ikimizi de polisler aldı götürdü. Kurtulduktan epeyce sonra annesinden bir mektup aldım. Tatyos'a yardımcı olduğum için bana teşekkür ediyordu. Niye kaybettim acaba o mektubu?

  • 13
  • 14
CİNAYET SAATİ
CİNAYET SAATİ

"haliç'te bir vapuru vurdular dört kişi
demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
dört bıçak çekip vurdular dört kişi
yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu"

Yayımlandığı sıralar hayli tartışma konusu olan bir şiir. Bu şiirde, gerçeküstücü imgeyi bir gerilim içeriğini vurgulamak için kullanıyorum. Yargılandı ama bu şiirin tutulmasına, epeyce yayılmasına engel olamadı.

  • 14
  • 14
BAŞKA YERDE OLMAK
BAŞKA YERDE OLMAK

"on iki sıfır beş'te izmir'de bir yıldız kaydı
imbat durmuştu kan ter içindeydim"

İzmir'de yazdım. İlk bakışta 'kaçış' şiiri izlenimi verebilir. Öyle midir? Pek emin değilim. Daha çok, Türk şiirinde o tarihte geçerli olan, belirli coğrafyalara bağlı, adeta 'kapalı devre' bir şiir anlayışını aşmak çabası. Elbet içinde yolculuk heyecanı, dünyayı görmeye gitmek esprisi var. Var ama belki yaşayamadığı geniş açılı bir yaşantının özlemi ve saptaması da çok açık.

(Sisler Bulvarı / Attila İlhan)

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN