Arama

  • Anasayfa
  • Galeri
  • Edebiyat
  • İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Edebiyatımızın en kuvvetli şairlerinden olan İsmet Özel, okuyucusu ile kurduğu bağı her şiir kitabında güçlendiren nadir isimlerdendir. İsmet Özel şiirleri; manalı sözcüklerin birbirleri ile ahenk içerisinde olduğu, en güzel tasvirlerin içerisinde yer aldığı müstesna sanat eserleridir. Bu sebepten dolayı İsmet Özel'in birbirinden güzel, anlamlı, en güzel ve manalı şiirlerini, sözlerini ve alıntılarını sizler için bir araya getirdik.

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Dişlerimiz Arasındaki Ceset

Biz şehir ahalisi, kara şemsiyeliler!

Kapçıklar! Evraklılar! Örtü severler!

Çığlıklardan çadır yapmak şanı bizdedir

Bizimdir yerlere tükürülmeyen yerler

Nezaketten, haklılardan yanayızdır hepimiz

Sevinmemiz çapkıncadır, ağlatır bizi küpeşteler

Yaşamak deriz-Oh, dear-ne kadar tekdüze

Katliamlar ne kötü be birader

Güneş neredeysek orada bulur bizi

Ya cünup ve yalancı veya miskin ve ülser

Falımız neyse çıksın diye açarız indeksleri

Sayılar bizi bulur, o ayıp işaretler

Saframızla kesemizi birleştiren anatomi bilgisi

Hadım tarih, kundakçı matematik, geri kafalı gramer

Evet bunlar gizlice örgütlenerek alnımıza

Verem Olmak Üretimi Düşürür ibaresini çizer

Biz şehir ahalisi,üstü çizilmiş kişiler

Kalırız orda senetler,ahizeler ve tren tarifesiyle

Kimbilir kimden umarız emr-i b'il-ma'ruf

Kimbilir kimden umarız neyh-i ani'l-münker

Bize yalnız oğulları asılmış bir kadının

Memeleri ve boynu itimat telkin eder.

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Sebeb-i Telif

Başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız

yaprakla yağmurun aşkı meselâ

kim olsa serpilen coşturuyor bizi

imreniyoruz başkalarının mahvına.

Yağmur mahvoluyor çarparak

kendini parçalıyor mâşukunun açılan kıvrımında

yaprak dirimle irkiliyor nazlı ve mağrur

silkiniyor vuran her damlayla.

Başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız

bakıp başkasının başkayla kurduğu bağlantıya

aşka dair diyoruz ilk anı bu olmalı

ilkönce damarlarımızda duyuyoruz çağıltısını

uzak iklimlerin

kokusu gitmediğimiz şehirlerin önceden

bir baş dönmesiyle kabarıyor hafızamızda

sonra ayrılıklar düşüne dalıyoruz:

Bize ait olan ne kadar uzakta!

Başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız

başkalarının düşünceleriyle değil.

Üstümde yıldızlı gök demişti Königsbergli

içerimde ahlâk yasası.

Yasa mı? Kimin için? Neyi berkitir yasa?

İster gözünü oğuştur, istersen tetiği çek

idam mangasındasın içinde yasa varsa.

Girmem, girmedim mangalara

Yer etmedi adalet duygusu

içimde benim

çünkü ben

ömrümce adle boyun eğdim.

Yıldızlı gökten bana soracak olursanız

kösnüdüm ona karşı

onu hep altımda istedim.

Başkalarının aşkıyla başlıyor hayatımız

ve devam ediyor başkalarının hınçlarıyla

düşmanı gösteriyorlar, ona saldırıyoruz

siz gidin artık

düşman dağıldı dedikleri bir anda

anlaşılıyor

baştan beri bütün yenik düşenlerle

aynı kışlaktaymışız

incecik yas dumanı herkese ulaşıyor

sevinç günlerine hürya doluştuğumuzda

tek başınayız.

Diyorum hepimizin bir gizli adı olsa gerek

belki çocuk ve ihtiyar, belki kadın ve erkek

hepimiz, her birimiz gizli bir isimle adaşız

yoksa şimdiye kadar hesapların tutması lâzımdı

hayatımıza kendi adımızla başlardık

bilmediğimiz bu isim, hesaptaki bu açık

belki dilimi çözer, aşkımı başlatırım

aşk yazılmamış olsa bile adımın üzerine

adımı aşkın üstüne kendim yazarım.

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Çözülmüş Bir Sırrın Üzüntüsü

Yaşamaktan öte özür bulamayınca aşka

sonuçları bir bir gözden geçiriyorum

pulluklarla devrilen toprağın ıslaklığındaki can

madenlerin buharından elde edilen büyü

bazı yasak kitapların verdiği dinç duygular

nelerse ki yaşamak sözünü asi kılan

nelerse ki lekesiz, umutlu ve budala.

Denedim. Soğuk sular dökünüp fırladım sokaklara

sorular sordum nice kara sıfatları üstüme alaraktan

ipte boynum, ağzım şehvet yalaklarında

çapraştım, and içip ayna kırdım

doğadan bir vahiy bekledimse boşuna

baktım akşam herkesin kabul ettiği kadar akşamdı

hiç bir meşru yanı kalmamıştı hayatımın.

Sözlerimin anlamı beni ürkütüyor

böylesine hazırlıklı değilim daha.

Bilmek. Bu da ürkütüyor. Gene de biliyorum:

Kapanmaz yağmurun açtığı yaralar çocuklarda.

İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Geceleyin Bir Koşu

Külden bir ağzım vardı mermilerden önce
çanların saçlarıma değdiği yerde ulurdu
Mori, bakırcı çarşısı, incitepe
ağzımın üniformasına sokulurdu.

Bir çocuğun ağrıyan gülüşü vardı mermilerden önce.
Onu gizlice öperdim.
Onu sürüngen yumurtaları ve mezarlarla
birbirine açılan karanlık mağaralarla öperdim.
Öyle sessiz, öyle gelişmeyen bir yangına
bir insan kıvranışını bırakırmış gibi
bir acı saplanırmış gibi sol böğrüme
ellerime Mori'yi eklerdim.
Ağzım ağızla doluydu mermilerden önce.

Mori vardı
usunu bir seccade gibi kullanan yaşamakta
Mori'nin köpekleri vardı her şeyden önce
her akşam adını yıkardı mahalle çeşmesinde
ayaklarını yıkardı, tertemiz tanrılar çıkarırdı ortaya.
Nasıl ki doğuran ve öldüren
köpekler gezinir herkesin şapkasında
ki herkesin şapkası mermilerden öncedir,
— Elma dersem çıkma.

  • 10
  • 35
İsmet Özel Şiirleri: Anlamlı, Etkileyici, En Güzel İsmet Özel Sözleri ve Alıntıları

Mevsimlerin İnsanlara Yaptığı Fenalıklar

Mevsimlerin bizim âşıklarımız olduklarını bilmezdim

Bizi duysunlar için doluyorlarmış meğer etrafımıza

Koynumuzdan her geçişinde kendine yol edermiş bir mevsim

Ve gelirmiş sargımız kalkıverince uyarak çağrımıza

Ruhu saran zevklerden sözaçtı da nice yıldır nice insan

Kimseler anlatmadı sargıların kaldırıldığı zamanı

Söylenmedi çıplak kaldı mı ruh neydi hemen rengi koyultan

Neydi öperken akıtır öpülürken pıhtı kılardı kanı

Özlenen bir pişmanlık diye tarif ederler aşkı sorarsak

Ve her sevilen nobran biraz her mevsim severken birer zorba

Çözülür tirleşir çatık ten sonra tekrar toparlanıcak

Farkederiz üstümüzde bir çentik hangi mevsimden acaba

Bir yemini hatırlatsın diyedir belki de yazdansa bu iz

Uzayan gün bıktırıcı setreylemeyen karanlık müzevir

İnsan olmaktan kalan elemin zamkı gibi belli belirsiz

Depreşen o ilk yeminden başka yazın herşey alelâdedir

Herşey bir soruyu katederkenki hayatımız kadar ürkek

Taze şarap herbirimiz son korkusuna garkolmaya teşne

Köhneleşmekten kaçarken güç ararız kahverengi ve erkek

Böyle kalır bir güz lekesi yükü artan göklerden kinâye

Yani hataya önceye ait önce öbür yüz öpülecekti

Öbür gölden içecektik kaplamasaydı çabuk sineyi kış

Üşüdük terkedilmekten utandık ruh kendini içe çekti

Aldırdık aldanmak için çentik dedik oysa sadece yanlış

Koyverin matemi tasvire çengiyle köçek çullanadursun

Her yanlışı yeşeren dal fışkıran otla kapatsak n'olur

Ağlayış buldu eşin neydi adı ko bahar coşkusu olsun

Yüze vurmaz artık elem yapışır âdeme göğsünde solur

kitâbe

Bende mevsim denilen üftâdelerin yardığı yer apaçık

Esebilsin sevgililer diyerek cân içre dünden hazırım

Korkarım kalmazsa sevişmekten bir yangılı yer ya da sıyrık

Ömrüm fenâlıklara kayıp ağulanmazsa ben ne yaparım

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN