Arama

Necip Fazıl'ın şahsi eşyalarının sergilendiği "Hatıra Odası"

Merhaba sevgili Fikriyat okurları... Ne Haber'de bugün manevi değeri çok yüksek olan bir mekandayız. Necip Fazıl'ın çalışma masasından, gözyaşını döktüğü mendiline kadar yer alan şahsi eşyalarının bulunduğu "hatıra odası"nda… Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfı'nda yer alan Necip Fazıl Müzesi, daha doğru tabirle "hatıra odası"nda; Üstad'ın kişiliğini, ruhunu şahsi eşyaları üzerinden okuyabilirsiniz. "Eski Elbiselerin Hafızası" adlı hikayeden alınan ilhamla kurulan bu odada üstadın ceketleri, Neslihan Hanım'ın elbisesi, kızı Ayşe Hanım'ın üzerinde iğneleri duran, prova halindeki ceketi, dikiş makinesi, gibi tüm bu detaylar Üstad ve onun hayatı hakkında çok kıymetli bilgiler veriyor.

🔸 Burada bizim daha önceki sergimizde de bahsettiğimiz, has odaya koyduğumuz, sergimizin can damarı dediğimiz O ve Ben'de bahsettiği ucu yanık o kitap, merkezimizde duruyor.

🔸 Necip Fazıl için plakları her zaman çok kıymetliydi…

🔸"Evde şezlonguna oturup, plaklarını dağıtıp, onlar arasında bir tasnif yapıp notlar düşer ve çalışmalarına devam ederdi" şeklinde anlatıyorlar anılarını, Üstad'ın torunları… Üzerinde tek tek el yazılarıyla tuttuğu notlar da yer alıyor.

  • 10
  • 18

Serginin ilerleyen kısımlarında eşi Neslihan hanıma ait, üstadın hayatı sırasında ve vefatından sonra yaşadıklarına dair tarihi kıymet içeren notlar yer alıyor. Neslihan hanımın dikiş makinasının yanı sıra üzerinde prova için toplu iğneleri bulunan ceket de burada. Neslihan hanımı biz üstadın her zaman arkasında, ona cesaret veren bir eş olarak tanıyoruz.

🔸 Şeyma Kısakürek Sönmezocak: Neslihan Hanım, hanımı zevcesi ki çok önemlidir Neslihan hanımın portresi, kimliği, şahsiyeti, üstadın arkasında. Vefatından önce hala yargılanır, Necip Fazıl... Bir anlık hal içinde zevcesine, "hapishanede ölebilirim" der. Neslihan Hanım der ki, "oradaki ölüşünüz ebedi kurtuluşunuz olabilir."

Böyle bir hanım var üstadın arkasında. Dolayısıyla çok önemli bir yeri var babaannemin.

🔸 Emrah Kısakürek: Babaannemi gördüğüm zaman hep şu aklıma geliyor. 40 sene… Onunla 40 sene… 40 yıl hep onu desteklemiş, arkasında durmuş… Üstadın vefatından çok kısa önce - üstad yine vefat etmeden önce bir davadan dolayı mahkûmdu- odaya giriyor, babaannem görüyor dalgın olduğunu, soruyor, "hayırdır ne oldu?" diye. Diyor ki "davada sonuç geldi yine mahkûm oldum."

- E ne var bunda?

- Hapse girebilirim.

- İlk defa mı giriyorsunuz? Daha önce de girdiniz?

- Ama bu sefer ölebilirim.

-"Ölün" diyor siz kahraman olursunuz onlar düşünsün" diyor. Bu şekilde bir destek her zaman. Her zaman cesaretlendirici. Üstad da Elhamdülillah yarınlarını düşünüp de, ne olacak diyen biri değil ama Neslihan Hanım'ın da desteği bu şekilde her zaman ona...

  • 11
  • 18

🔸 1960 senesinde üstadın hapiste olduğu bir zamanda, en yakın dostlarından birisi evlerine haciz gönderir ve evdeki seccadeyi aldırır. Bu üzücü yaşanmışlıkla ilgili de çok kıymetli notlar, el yazıları yer alıyor hatıra odasında…

🔸 Bunların dışında pek çok orijinal evrakın da koruyuculuğunu üstleniyor müze…

🔸 Aziz Nesin'in, Kültür Bakanlığı Ödülü'nü aldıktan sonra "üstadım aslında onları onurlandırdınız" dediği mektubu...

🔸 Annesine yazdığı kartpostal

🔸 Abidin Dino'nun, Mehmet Kısakürek doğduğunda gönderdiği mektubu

🔸 Hasan Ali Yücel'in mektubu.

🔸 Mehmet Şevki Eygi'nin mektubu gibi...

  • 12
  • 18

🔸 Kıymetli şairlerin üstada imzaladığı kitaplar da bu hatıra odasında…

🔸 Özellikle "çok sevgili üstadıma hürmetlerimle" diye Cahit Zarifoğlu'nun 1978'de imzaladığı kitabı…

🔸 Hasan ali Yücel'in 1938'de "şair kardeşim Necip Fazıl'a" diye imzaladığı kitabı gibi.

🔸 Bu hatıralar kültürel, siyasi ve edebi tarihimizde çok fazla değer içeren vesikalar…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN